23 / 12 / 2024

Dekorasyon terapi bahar enerjisi vaat ediyor!

Dekorasyon terapi bahar enerjisi vaat ediyor!

Yaşadığımız mevsim değişimiyle yeşilin ve güneş ışığının giderek azalması, insan psikolojisi üzerinde negatif etkilere yol açabiliyor. Bu etkileri azaltmak ve evlerimize her daim bahar neşesi katmak için dekorasyon terapisine başvurabiliriz.



Yaşadığımız mevsim değişimiyle yeşilin ve güneş ışığının giderek azalması, insan psikolojisi üzerinde negatif etkilere yol açabiliyor. Bu etkileri azaltmak ve evlerimize her daim bahar neşesi katmak için dekorasyon terapisine başvurabiliriz. Işık, bitki, çiçek, renk, doğal ve endüstriyel objeler gibi birçok unsuru ve mekan düzenleme tekniğini içeren dekorasyon terapisi, metropol insanına dinginliği vaat ediyor.


Metropol yaşantısında insanların en çok aradığı, iş yaşantısınınkoşturmacasında, plazalar ve kapalı alanlar içinde doğadan izlere rastlayabilmek; bu sadeye toprak ve insan ilişkisini dar alanlarda da olsa sürdürebilmek. Yeşilden ve doğadan uzak kalmanın yaratacağı mutsuzluğu giderecek olan dekorasyon uygulamaları ile artık yaşam alanlarımıza bahar coşkusunu ve enerjisini taşımak mümkün.


 İster evimiz, ister iş yerimiz olsun, bulunduğumuz mekâna küçük dokunuşlarda bulunarak ruh halimizi yükseltebiliriz. Uzmanlar bunun için birçok unsur kullanıyor. Işık, bitki, çiçek ve renk, doğadan ilham alınan unsurlar. Bu temel unsurlara birçok obje ekleyebilirsiniz. Sanatsal objeler, kokulu mumlar, değişik renkte dokulu kumaşlar gibi beş duyumuza hitap eden her tür dekorasyon unsurunu kullanabilirsiniz. Ametist, turkuaz, sitrin, kuvars gibi doğal taşlar da, hem renkleri hem de enerjileriyle evinize değer katabilir. Uzmanlar, dekorasyonu bir terapi olarak tanımladıkları tasarım uygulamalarıyla kış ayları için birbirinden yaratıcı ve heyecan verici çözümler sunuyor. 


İç Mimar Oya Çavdar ve Enerji Terapisti Seda Olanbatur’un önerileri, hayatımıza büyük değişiklik katabilecek değerde. Çin kültüründe 3 bin yıldır uygulanan feng shui (feng şui) bu alandaki önemli uygulamalardan biri. Rüzgar ve su anlamına gelen feng shui, doğanın “chi” olarak bilinen yaşam enerjisini dengeleyerek hayatımızda sağlık, mutluluk, başarı, zenginlik gibi olumlu enerjileri artırma, olumsuz enerjileri ise önleyecek şekilde yerleştirme ve düzenleme sanatı olarak tanımlanıyor. Doğadaki her şeyin birbiriyle ilintili ve etkileşim halinde olduğunu kabul eden feng shui, doğaya ve kendisine yabancılaşan metropol insanına yeniden dinginliği, huzuru ve rahatı yaşatmayı vaat ediyor.


DEKORASYON, HUZURLU VE VERİMLİ YAŞAMALANLARI YARATMALIDIR


Yaşam alanının ruh ve sağlık üzerindeki etkilerine dikkat çeken Oya Çavdar, “Oluşturulan mekânın en önemli özelliği, mekânın sahibini yansıtabilmesidir. Dekorasyon bir bakıma mekânlar arasında bu farkı yaratabilme sanatıdır” diyor.


Dekorasyon terapi bahar enerjisi vaat ediyor!


Mimar Funda Varlık ve İç Mimar Oya Çavdar, düşük ruh halleri için dekorasyon terapisi öneriyor. Yaşam alanının ruh ve sağlık üzerindeki etkilerine dikkat çeken Oya Çavdar, destekleyici, besleyici ve enerji artırıcı bir ortamda olduğumuzda kendimizi çok daha iyi hissedeceğimizi, böylelikle hüznümüzün azalacağını ve yaşama sevincimizin artacağını söylüyor. 


Oya Çavdar’a göre, iç mekân tasarımı yapan bütün mimarların, iç mimarların, tasarımcı ve dekoratörlerin, dekorasyon terapisini önemsemesi gerekiyor. “Dekorasyon terapisi mimarlığın yeni bir boyutu değildir. İşini doğru yapmaya çalışan her mimar, iç mimar ve tasarımcının zaten ilk yapması gereken, müşterisini iyi tanımaya çalışmaktır” diyen Çavdar, yaşam tarzı, estetik anlayışı, merak ve ilgi alanlarının, mekanı oluşturmada çok önemli unsurlar olduğuna işaret ederek sözlerini şöyle sürdürüyor: 


“Müşterinin yaşam mekânlarında rahat, huzurlu ve en önemlisi de kendilerine ait bir ortamda olduklarını hissedebilmeleri için, mimarın onların gözüyle bakabilmesi gerekir. Bunu başarabilen mimar görevini yerine getirebilmiş demektir. Bu genel olarak mimarın dekorasyon terapisidir. Dekorasyon, bir mekânın içini tasarlarken birbiriyle uyumlu, doğru ilişkili, huzurlu ve verimli yaşam alanları yaratmaktır. Bu alanların oluşturulmasındaki en önemli etken, içinde yaşayacak kişi ya da kişilerdir. Ortaya çıkarılan mekânın en önemli özelliği o kişileri yansıtabilmesidir. Dekorasyon bir bakıma mekanlar arasında bu farkı yaratabilme sanatıdır.” Renklerin ve ışığın depresyonla baş etmek için kullanılan organik bir yol olduğunu vurgulayan Oya Çavdar, evlerimizin daha dengeli ve rahat olabilmesini sağlayacak iç tasarım önerilerinde bulundu. 


Yeşil, mavi kasvetinizi azaltır; kırmızı, mor... 


Antik çağlardan beri uygulanan renk terapisi, depresyonu tedavi etmekte son derece faydalı. Hatta fiziksel rahatsızlıkların tedavisinde de sık sık başvuruluyor. Evinizde yaratıcı renkler kullanmak; zihninizi tazelemek için mükemmel ve pahalı olmayan bir yöntem olabilir. Duvarlarınızı örten renkler sizi iyi hissettirmeli. Boya, duvarlar üzerinde güneş ışığının etkisini çoğaltıyor. Duvarlarınızı boyamak için açık mavi ve yeşillerden oluşan rahat latıcı yumuşak renkler seçebilirsiniz. Yeşil, yumuşak mor ve derin mavinin, alanı genişlettiği ve kasveti azalttığı kanıtlanmıştır. Mavi ışık sinirlerinizi yatıştırır, dinlendirir ve huzur verir. Kırmızı ve turuncunun iştah açıcı etkisi vardır, enerjiyi ve gücü arttırır. Açıkmor tonları ise beyinsel faaliyeti ve sanatsal düşünceyi arttırarak ilham verir. Fakat dikkatli kullanılması gerekli olan bir renktir. Koyu tonlarının hüzün ve depresyonu çağrıştıran etkileri vardır. Duvarları boyamanın ötesinde, yatak örtünüzde, mobilyalarınızda ya da dekoratif yastıklarınızda da sevdiğiniz renkleri seçebilirsiniz. 


Perdelerinizi açın, ışık terapisi yapın 


Bilimsel araştırmalara göre, direkt güneş ışığı bireyin ruh halini ve enerjisini pozitif anlamda artırıyor. Daha çok güneş ışığı alabilmek depresyonla mücadelede ruh halini yükseltecek etkili ve basit bir yöntemdir. Doğal ışığın ruh halinizi iyileştirmesinin en önemli nedeni, vücudu iyi hissettiren endorfin ve serotonin hormonlarını arttırmasıdır. Yeteri kadar doğal güneş ışığı almak mümkün değilse, kontrol edilebilir yapay ışık da kullanabilirsiniz. Yatak odası, oturma odanız veya mutfağınız kadar ışık alması gerekmiyor. Doğal güneş ışığının bir başka artısı da uyanmaya etkisidir. Sabahları güneş ışığını daha çok aldığınızda, vücudunuz melatonin hormonunu üretmeyi durdurması için bir sinyal alır. Bu hormon uyuma ve uyanma döngüsünü düzenler ve kolay uyanmanıza yardımcı olur. Bu nedenle perdelerinizi ve güneşliklerinizi açık tutun. 


Bitkiler eve enerji ve hayat verir


 Mekân düzenlemelerinde bitkilerin de önemli etkisi bulunuyor. Bitkiler doğayı içeri getirir; mekana enerji ve hayat verir. Endişeleri, bitkinliği azaltarak, psikolojik olarak pozitif etki yaratır ve soğukmevsimlerde bahar ve yaz neşesi katabilir. Örneğin cam kenarlarında kroton gibi mevsimsel olarak uygun bitkiler yerleştirilebilir. Bahçe işleri ile uğraşmanın da tedavi edici etkisi kanıtlandı. İlham almak için bitkileri içeriye taşıyın ya da balkonunuzda, bahçenizde kendinize huzur veren bir alan yaratın. Bitkilerinize günde birkaç dakikanızı ayırabilirseniz daha canlı, enerjik, daha mutlu olduğunuzu hissedeceksiniz. 


Kapı girişini boşaltın 


Evinizin girişi pozitif enerjinin geçiş yoludur. Bu yüzden kapınızın önü ve girişiniz pozitif enerji akışına uygun şekilde ferah olmalıdır. Temiz, aydınlık ve görmek istemediğiniz şeylerden arınmalıdır. Kapının arkasında tam olarak açılmasını engelleyecek bir şey bulunmamalıdır. 


Mekânınızı aynalarla genişletin


 Aynalar, alanınızı daha geniş göstermek için ve odanızda başka bir ışık kaynağı görevi yaptıkları için çok önemlidir. Feng shui uzmanlarına göre aynalar odadaki enerjiyi arttırır. Bu yüzden yatak odasında aynaya yer verip vermemeyi dikkatli düşünmek gerekir. Rahatsız uyumanıza ve kötü hissetmenize neden olabilir. Evinizdeki mobilyaların tamamının yüksek ve ağır parçalar olmamasına özen gösterin. Alçak, hafif ve renkli mobilyalara da yer verin, böylece mekânın daha ferah ve aydınlık göründüğünü fark edeceksiniz. Böylece evinizde pozitif enerji akışı da kesintisiz sağlanacaktır. 


Elektronik eşyaları yatak odanıza sokmayın 


Elektronik ürünleri yatak odanızda en aza indirmek hatta hiç bulundurmamak daha dinlendirici uyumanıza yardımcı olacaktır. Bu da depresyona karşı çok gereklidir. Özellikle başucunuzda cep telefonu ile yatmamanız gerektiğini unutmamalısınız.




MEKÂNDAKİ HER OBJE RUH HALİMİZİ YANSITIR



Evimizdeki ve iş yerlerimizdeki her bir alanın psikolojimizi etkilediğini, mekândaki tüm objelerin şekli, muhteviyatı, duruşu ve rengiyle ruh halimizi yansıttığını vurgulayan Seda Olanbatur, feng shui çözümlemeleri ile mekânları ruh halimize iyi gelecek şekilde düzenlemeyi öneriyor.


Dekorasyon terapi bahar enerjisi vaat ediyor!


İnsan değişken bir varlık. Neşe de bize ait, hüzün de… Kadim Uzakdoğu kültürü olan feng shui, sıkıntılı anların aşılması için bize önemli ipuçları veriyor. Enerji Terapisti Seda Olanbatur, mekânlarımızı feng shui çözümlemeleri ile dekore ederek ruh halimizi yükseltebileceğimizi belirtiyor. Olanbatur, insanlığın yüzyıllardır biriktirdiği kadim bilgileri, günümüz psikoloji bilimiyle birleştirerek insanın kendini tanımasına, böylelikle ruhsal ve bedensel olarak daha sağlıklı olmasına katkıda bulunuyor.


Seda Olanbatur, vaktimizin büyük çoğunluğunu geçirdiğimiz evlerimiz ve iş yerlerimizi sadece bir yapı olarak, sıradan bir mekân olarak görmememiz gerektiğini, her bir alanın psikolojimize etkileri bulunduğunu söylüyor. “Bu bir ruhsal etkileşimdir” diyor ve ekliyor: “Feng shui’ye göre cansız olarak düşündüğümüz binalar, bilgisayarlar, araçlar, eşyalar, kayalar dâhil her türlü nesnenin enerjisi vardır ve aslında bir nevi canlıdır. Kısacası fiziksel dünyadaki her şey yaşayan enerjiye, “Chi”ye sahiptir. Mekânlarımızda kullandığımız renklerden objelere kadar her şey genel ruh halimizi yansıtır. Diyelim depresyondasınız, bu sizi farkında bile olmadığınız şekilde dağınık biri yapabilir ve psikolojinizi olumsuz yönde etkileyecek seçimler yapmanıza neden olabilir. Kişi bunu fark edip etrafını toparlamaya başladığında, değişen çevre enerjisi farkında bile olmadan o kişinin modunu da yükseltecektir.” 


Seda Olanbatur, feng shui çözümlemeleri ile mekânlarımızda farkındalıklı seçimler yaparak şikâyetlerimizi hafifletmenin, hatta kökten çözmenin mümkün olabildiğini dile getiriyor. Bunun için birtakım özel hesaplamalar yapıldıktan sonra elde edilen verilerle yeni bir düzenlemeye gidildiğini kaydeden Olanbatur, evin değişik mekânlarının insan psikolojisine etkisi ve bunlara uygun feng shui çözümlerine ilişkin şu bilgileri veriyor: 


Mutfak bir evin en önemli yeridir


Ocak, evin ateşi ve enerji merkezidir. Eskiler ocağın sönsün diye bir laf kullanırdı. Zira ocak, o evin ateşi ve enerji merkezidir. Bu yüzden de ocak, sürekli temiz tutulmalıdır. Mutfak evin giriş kapısının karşısında bulunmamalıdır. Bu şekilde olan mekânlarda mutfak masraflarının çok olduğu görülmektedir. Bir de yemek yaparken kişinin sırtı kapıya dönük olmamalıdır. Bunun kişiyi güvensiz bir ruh haline soktuğu, bu ruh halinin de yaptığı yemeğe aktarıldığı düşünülür. Mutfakta, beyaz, yeşil (bereketi temsil eder), krem tonları rahatlıkla kullanılabilir. Kırmızı ve turuncu renkler iştahsızlık sorununuz varsa yardımcı olacak renklerdir. Daha az yemekle meşgul olmak istiyorsanız, turkuaz tonlarını tercih edebilirsiniz. 


Yatak odası dinlenme ve yenilenme yeri 


Yatak odası geceyi temsil ettiğinden, dinlenme, yenilenme yerimizdir. İyi ve huzurlu bir uyku için yatak odamız çok fazla eşyayla dolu olmamalıdır. Kapılar ve pencereler eve enerjinin girdiği noktalardır. Yatağımız oda kapısının tam karşısına konulmamalıdır. Tabut pozisyonu olarak da bilinen, kişiyi oldukça huzursuz eden bu pozisyonu tercih etmemeliyiz. Yatağın iki tarafında mutlaka şifonyer kullanılması tavsiye edilir. Bu, yaşam içinde desteklenmeyi ifade etmektedir. Yatağın baş kısmı banyo, tuvalet, ocak ve su giderlerine yaslanmamalıdır. Nasıl bedenimizde bağırsaklarımız boşaltım sistemini temsil ediyorsa banyo, tuvalet ve giderler de aynı şekilde mekânlarımızdaki negatif enerjinin toplanıp atıldığı yerlerdedir. Yine pencere önüne yatak başı gelmemelidir. Çünkü aktif enerji sürekli dinlenmek isteyen bedeni etkiler; bu da kendini uykusuzluk hali olarak gösterebilir. Bu tür mecburi yerleşim durumlarında ise yatak başlarının malzemesinin ve renginin daha dikkate alınarak kullanılması önerilir. Yatak odalarımızda ayna ve elektronik eşya kullanılmaması da çok önemlidir. 


Sürekli ıslak ve kirli banyolar, evin bereketini kaçırabilir 


Banyo ve tuvaletler, evin enerjisinin çıkış alanı olarak düşünülür. Zira banyo arınma, temizlenme işleminin yapıldığı, tuvalet ise boşaltım yani bırakma yeridir. Bu nedenle banyo kapılarının kapalı olması, klozet kapaklarının mutlaka kapalı olması çok önemlidir. Eğer evinizi düzenleme şansınız varsa, klozeti tamkapının karşısına yerleştirmeyin. Banyolar temizlik açısından en az salon kadar önemlidir, mutlaka temiz ve düzenli olmalıdır. Sürekli ıslak ve kirli banyolar, evinizin bereket ve huzur çıkışının artmasına neden olabilir. Kokulu mumlar veya güzel kokular banyolar için ideal enerji düzelticidir. Özellikle banyodaki su kaçaklarına sadece bütçeniz açısından değil, enerjiniz açısından da dikkat edin. Zira buradaki önemsenmeyen su kaçakları, bozuk musluklar vs, sizin enerjinizin aktığı, boşuna harcandığı yerlerdir. Gri, beyaz, mavi tonlar bu alanlar için idealdir. 


Salonda sivri köşeleri bitkilerle yumuşatabilirsiniz 


Feng Shui felsefesine göre salonunuzu düzenlerken, odanızın şekli çok düzgün değilse, her yere aynalar yerleştirerek, yansımalardan faydalanabilirsiniz. Sivri köşelerin, sivri kolonların önünü kesin. Bunların önünü bitkilerle ya da dolaplarla yumuşatın. Eğer salonda girinti çıkıntı veren duvarlar, nişler veya kolonlar varsa, bunların üzerine yine ayna yerleştirerek çözümler bulunabilir. Odanızda yapay çiçekler, kurutulmuş çiçekler bulundurmayın. Renk seçimi olarak da gösterişli turuncu, ilham kaynağı sarı, yatıştırıcı yeşil, yaratıcı mor, dengeli beyaz şeklinde seçimler yapabilirsiniz.


Ofiste su elementi bereketin, paranın sesi 


Ofiste kapıya ve pencereye sırtınız dönük oturmayın. Başka şekilde konumlanamıyorsanız, pencerede bir perde ya da jaluzi kullanın. Koridorun sonundaki odalar da dik enerjinin tehdidi altındadır. Dik enerjiyi kesmek için duvarlara ya da koridorlara resimler asın. Kapıdan gelip dik şekilde masaya gidilmemelidir. Ofisinize gelip giden insanlar da enerji bırakır ve onların enerjileri de dik gelmemelidir. Hafif dans eder gibi, masaya gelecek şekilde ofisi tasarlayın. Su elementi çok önemlidir. Bereketin, paranın sesidir. Su akvaryum ya da siyah renklerle kullanılabilir. İş ortamında iş stresini bastırmak için siyah kullanılır. Çok siyah kullanmak da iş motivasyonunu düşürebilir. Ofiste bitkilerin olması da çok önemlidir. Büyük kaktüs çiçeklerinin ofis ortamında kullanılması pek iyi değildir. Ama küçük kaktüsler tercih edilebilir. Küçük kaktüslerin elektromanyetik dalgaları azalttığı da bilinmektedir. Yoğun güneşi bloke edin. Fazla güneş alan ofislerde fazla enerji var demektir. Bunu dengelemek gerekir. Bir jaluzi ile güneş ışınlarını kesmek gerekir. Satışı hızlandırmak için satış departmanında turuncu, kırmızı gibi canlı renkleri kullanın. Finans merkezleri de mavi olmalı. Havalandırmalar da çok önemlidir. Ofise sürekli taze hava girmelidir. Tuvalet kapısı ile ofis kapısı birbirine bakmamalıdır. 


TOKİ Haber


Geri Dön