Ekonomi

Doların geleceğine dair flaş tahminler! Doları olanlar aman dikkat!

20 yılın zirvesini gören dolardaki son durum merak ediliyor ve araştırılıyor. Peki dolar kurunu neler bekliyor? İşte flaş tahminler...Söz konusu bu durum, küresel çapta dolara olan talebi artırırken, birçok ülke para birimi ve varlıkları da satış baskısı altında kalmış oldu

Tüm dünyayı etkisi altına alan koronavirüs salgını sürecinde ekonomileri desteklemek için para musluklarını açan merkez bankalarının, özellikle Rusya-Ukrayna savaşı sonrası enflasyonist baskıların artmasıyla sıkı para politikalarına geçişi hız kazandı. Söz konusu bu durum, küresel çapta dolara olan talebi artırırken, birçok ülke para birimi ve varlıkları da satış baskısı altında kalmış oldu. 

Konu ile aktarılan detaylara göre, böylelikle ABD'nin en önemli ticaret ortaklarının para birimlerine karşı doların değerinin ölçülmesinde kullanılan dolar endeksi de tüm dünyayı etkisi altına alan koronavirüs salfını sürecindeki kayıplarını telafi etmiş oldu.

Peki dolar kurunu neler bekliyor? İşte flaş tahminler...

Son zamanlarda sık sık gündeme gelen dolar endeksi, ultra gevşek para politikalarının devreye alınmasının ardından 2020 yılında yüzde 6,7'lik kayıpla 90 kritik eşiğinin altına inmiş ve geçen senenin 2. yarısından itibaren de küresel çapta ortaya çıkan tedarik zinciri problemleriyle kademeli olarak yükselişe geçti.

2022 yılının başında Rusya-Ukrayna savaşının patlak vermesinden sonra halihazırda yüksek seyreden enflasyonist baskıları daha da artırmasıyla birlikte merkez bankalarının para politikalarında normalleşme adımları resmi şekilde başlarken, ABD Merkez Bankası'nın (Fed) faiz oranlarını artırım sürecinde gerekirse daha agresif adımlar atabileceği sinyalini vermesiyle dolar endeksi, Nisan'da 103,9 ile 20 senenin zirvesini görmüştü.

Peki, önümüzdeki günlerde neler olacak?

SERT KAYIPLARA DİKKAT

Küresel çapta süren jeopolitik riskler ve tüm dünyayı etkisi altına alan salgın endişeleri, tarihi seviyelerde seyreden enflasyona rağmen Avrupalı ülkelerin destekleyici para politikalarından geri dönme konusunda ikilemde kalmasına sebep oldu. Söz konusu bu durum, normalleşme adımları ile güçlenen dolar karşısında avroyu daha da zayıflattı.

Haber Global'in aktardığına göre, söz konusu bu gelişme ile Avrupa Merkez Bankası (ECB), bu sene içerisinde faiz artırımlarına başlayacağı sinyali vermesine rağmen avro/dolar paritesi 1,0471 ile Ocak 2017 tarihinden bu yana en düşük seviyelere geriledi. Geçtiğimiz ayı 1,0550'ten kapatan paritenin toplam kaybı da yüzde 4,7 şeklinde oldu.

Konu ile ilgili aktarılan detaylara göre, dünyanın aksine düşük enflasyonla mücadele eden Japonya Merkez Bankası ise (BoJ) para politikaları konusunda emsallerinden ayrışarak ultra gevşek para politikasına devam ederken dolar/yen paritesi, 131,2 ile Nisan 2002 tarihinden bu yana en yüksek seviyeyi gördü. Paritenin Nisan'daki toplam değer kaybı yüzde 6,7 seviyesindeyken, aşırı kur hareketleri karşısında ülkede mali ve finansal tedbirlerin yakın zamanda devreye alınması bekleniyor.

Dolar endeksinin hesaplanmasında ağırlığı alınan diğer para birimlerinin performansı masaya yatırıldığında, Nisan ayında, Temmuz 2020 tarihinden bu yana en düşük seviyeyi gören sterlin/dolar paritesi yüzde 4,2 gerileme gösterdi. 2 senenin zirvesine çıkan dolar/İsviçre frangı paritesi de yüzde 5,5 yükseldi.

Yine açıklanan resmi rakamlara göre, dolar karşısında Nisan'da Kanada doları yüzde 2,8 ve İsveç kronu yüzde 4,6 değer kaybetti.

İşte merakla beklenen o tahminler

"DOLARIN ÜSTÜNLÜĞÜ VAR MI?"

Nordea Bank Piyasa Stratejileri Birimi Başanalisti Niels Christensen yaptığı açıklamada, döviz piyasalarındaki mevcut havanın dolar için oldukça olumlu olduğuna değindi.

Yaptığı açıklamada, Rusya ve Ukrayna arasındaki savaşın, özellikle Avrupa'da ekonomik görünüm açısından yüksek belirsizliğe sebep olmayı sürdürdüğünü kaydeden Christensen, "Şu anda dünyanın her yerinde enflasyon baskıları yüksek seyrediyor ve merkez bankaları, salgın esnasında benimsenen gevşek para politikasını normalleştirmeye istekli. Şahin sinyaller gönderen ve önce hareket eden merkez bankalarının para birimleri iyi desteklenirken, adım atmakta geciken merkez bankalarının para birimleri zayıflıyor ve savunmasız kalıyor. Fed ve dolar önce hareket eden grupta..." dedi.

Christensen yaptığı açıklamada Fed'in likiditeyi çekmeye başladığını ve yolun devamına ilişkin de agresif faiz artırımı sinyali verdiğini dile getirerek, ECB'nin her ne kadar sıkı para politikasına geçiş işaretleri verse de Rusya-Ukrayna savaşında barış sağlanmadığı müddetçe avronun kırılgan kalmaya devam edeceğini kaydetti.

Tüm gelişmeler masaya yatırıldığında mevcut ortamda doların açıkça üstünlüğü olduğunu kaydeden Christensen, şöyle konuştu:

"ABD'de hanehalklarının yükselen enflasyon karşısında keskin bir şekilde düşen satın alma gücü, ülkenin ekonomik büyümesini yavaşlatacak ve Fed'in parasal sıkılaştırma sürecini daha hızlandıracak. ECB'nin sıkılaşma döngüsüne başlaması ve Rusya-Ukrayna savaşından gelebilecek olumlu haberler, Avrupa ekonomisi ve avro için görünümü iyileştirebilir. Gelecek yıl Fed, faiz oranlarında zirveye yaklaşmış olacak ve odak noktası Fed'in ilk potansiyel faiz indiriminin zamanlamasına doğru kayacak. Bu süreçte ECB de daha yavaş bir hızda olsa da sıkılaştırma döngüsünü sürdürecek. Biz avro/dolar paritesinin bu yılı 1,10 civarında bitirmesini, 2023'te 1,16'ya doğru hareket etmesini bekliyoruz."

Elinde doları olanlar, adım atmadan önce dikkat! Dolar bugün ne kadar? İşte 3 Mayıs 2022 dolar kuru!

Dolarları oluk oluk elden çıkarıyorlar! Merkez Bankası'nın faiz kararı öncesi görülmemiş olay

Gram ve çeyrek altını olanlar dikkat! Altın 900 TL'nin altına düştü! İslam Memiş altın için tarih verdi!