Emlak sektörünün Endüstri 4.0 ile karşılaşması!

Günlük rutinlerimizdeki değişim tüm sektörlerin bir kırılma sürecinde olduğunu söylemiyor mu sizce de? Teknoloji ve güvenlik öncelikleri her sabah işyerlerimize giriş prosedürlerimizi değiştirirken, bu acımasız dönüşüme ayak uydurmak için şirketler de üretim süreçlerini değiştirir oldular. Kesin olan şu ki dünyanın gündemindeki 4. Endüstri Devrimi yeni sektörlerin açılmasına, değişime direnen veya ayak uyduramamış sektörlerin yok olmasına neden olacak. 20. yüzyılın başında kol gücü olumsuz etkilenmişti, ortalarında da teknisyenler; 21. yüzyılla beraber sıra mühendis ve diğer beyaz yakalılara geldi. Teknolojik devrimin sonucu olarak Demokles’in çağcıl kılıcı konvansiyonel mesleklerin üstünde sallanmaya başladı. Peki endüstri devrimleri süreci nasıl gelişti?

I. Su ve buhar gücünün kullanılmasını sağlayan mekanik tezgahların bulunması. 

II. Henry Ford’un üretim bandı tasarımı ve elektriğin seri üretimde kullanılması. 

III. 1970’lerde programlanabilir makinelerin kullanılmaya başlanması.

IV. Endüstri 4.0.

Bilişim ve endüstri birleşti

Endüstri 4.0 ya da 4. Endüstri Devrimi terimi ilk olarak 2011 yılında Almanya Hannover Fuarı’nda kullanıldı. Kavram, temelde bilişim teknolojileri ile endüstriyi bir araya getirmeyi hedefliyordu. Düşük maliyetli, az yer kaplayan, az enerji harcayan, az ısı üreten, ancak bir o kadar da yüksek güvenilirlikte çalışan donanımlar ile bu donanımları çalıştıracak işletim ve yazılım sistemlerinin kaynak ve bellek kullanımı açısından tutumlu olması amaçlanıyordu. Nesnelerin interneti (Internet of Things), yeryüzündeki tüm bileşenlerin birbiriyle bilgi - veri alışverişi için kullanıldığı, her türlü araç gerece entegre edilmiş, sensör ve işleticilerle donanarak gelişiyor. Buna kısaca Siber- Fiziksel Sistemler de deniyor.

4.0 yatırımları yıllık ciroların yüzde 5’ine ulaşacak

‘PwC Industry 4.0: Building the Digital Enterprise’ Raporu’na göre Endüstri 4.0 önümüzdeki 4 sene içinde sanayi şirketlerinin maliyetlerinde yüzde 3.6 oranında azalma sağlayacak. Dijitalleştirilecek ürünler, ekosistem genelindeki yeni dijital ve diğer hizmet gelirlerini yüzde 2.9 arttıracak. Ancak bu kolay olmayacak: Şirketler güçlü veri analiz yeteneklerine evrilmek için insan ve kültüre yatırım yapacak. Öte yandan bu yatırım hiç de ucuz olmayacak: Endüstri 4.0 yatırımları yıllık ciroların yüzde 5’ine ulaşacak. Doğaldır ki, değişen rekabet ortamında verimli geri dönüşler de olacak. Araştırmaya katılan 26 ülke ve 9 sektörden 2 binden fazla firmanın yüzde 33’ü şimdiden ileri dijitalleşme seviyesine geldiklerini, yüzde 72’si de 2020 itibariyle geleceklerini kaydediyor. Emlak sektörümüze bakacak olursak, işletme maliyetine aşırı odaklı sektörün yetersiz Endüstri 4.0 yatırımı yapması, G8 ülkelerinin üçte biri düzeyinde işçilik maliyetlerinden kaynaklanıyor. Bu lakayıtlığın sürdürülebilir olmadığı açık…

Nesnelerin İnterneti kavramı bizi “İnternet Tabanlı Tesis” gerçeğiyle karşı karşıya getirdi bile… Peki emlak sektörünün siber-fiziksel bina yönetiminin hakim olacağı bu yeni düzene uyum sağlaması için neler yapması gerekiyor? Üç temel adımla yola koyulabiliriz: Yatay ve dikey değer zincirlerini dijitalleştirip, bütünleştirmek; ürün ve hizmet sunumlarını dijitalleştirmek ve dijital iş modellerini müşterilere açmak. Sonrasıysa tüm sektörün bu süreci içselleştirilmesi, birçok sektörün yaşadığı bir dönüşümün parçası olarak eko sistemde bir yer edinmesi... Özetle söyleyecek sözümüz, yapacak çok işimiz var.

Dünya