Erdoğan Bayraktar: Şehirlerimizin fotoğrafını değiştireceğiz!

Bakanlığının kentsel dönüşüm çalışmalarına ilişkin Diva Business Dergisi'ne açıklamalar yapan Erdoğan Bayraktar, "Kentsel dönüşüm genel bir konsept, genel bir oluşumdur. Biz demokrasiyle idare ediliyoruz. Demokraside ortak akıl olması lazım, şeffaflığın olması lazım ve mülkiyet hakkına saygıyla bu işleri götürmek lazım" diye konuştu. 

Çevre ve Şehircilik Bakanlığı olarak kentsel dönüşüme ilişkin idealleri bulunduğunu ifade eden Bakan Bayraktar, şunları söyledi: "İdeallerimiz, çok ciddi projelerimiz var. Bizim hedefimiz yaşanılır çevre ve marka şehirler. Bu doğrultuda şehirlerimizin fotoğrafını değiştireceğiz, siluetlerini güzelleştireceğiz. Bunun en önemli amillerinden bir tanesi meydanlardır, şehir meydanları ve şehir parklarıdır. Şehirlerimizde büyük meydanlar yapmamız lazım. 81 vilayette yanşmayla 150 tane park yapacağız. Yarışmayı kazanan projeyi bize getirecekler, parasını da belediyelerimize biz bulacağız, vereceğiz." Türkiye'nin şehirleşmede dünya değerlerini yakalaması için çalıştıklarını vurgulayan Bayraktar, şöyle devam etti: "Biz İspanya'ya, Güney Kore'ye benziyorduk, İspanya Avrupa Birliği'ne girerek bizle arayı açü, Güney Kore de çok ciddi bir sanayi devrimi yaparak, imalat sanayinde Samsung gibi, Hyundai gibi markalarla dünya gündemine girerek kaynağını yükseltti; kişi başına gelirini 25 bin, 30 bin dolara çıkarttı. 

Şimdi biz Brezilya'yla, Meksika'yla, Tayland'la benzeşiyoruz. Brezilya dünyanın 6'ncı büyük ekonomisi, fakat şehirleşme konusunda bizden kötü durumda. Meksika, Tayland, Mısır, İran, Pakistan, Hindistan hatta Çin de öyle. Biz Türkiye olarak bir taraftan kişi başına gelirimizi 11 bin dolar, 12 bin dolar seviyesine çıkarttık, 18 bin dolarlar seviyesine çıkartmak için mücadele veriyoruz. 

Aynı zamanda şehirlerimizi düzenlemeye çalışıyoruz. 

Bu işin özelliği gereği, başarısı seviyesi mukayeseyle ortaya çıkar. Dünyaya baktığımızda, biz Meksika'ya, Brezilya'ya göre çok başarılıyız. Onlar bize bakıyorlar, bizden yardım istiyor. Kuzey Afrika ülkelerinin, Arap ülkelerinin gözü bizde." 

"ŞEHİR MERKEZLERİ BÜYÜRKEN KÖYLER BOŞALIYOR" 

Köylerden şehir merkezlerine doğru olan nüfus hareketinin çok yoğun bir baskı oluşturduğuna işaret eden Bayraktar, şunları kaydetti: "Şehir merkezleri büyürken köyler boşalıyor. 

Belli şehirlerin merkez nüfuslan artıyor. Örneğin, Trabzon'un genelde nüfusu azalıyor, ama şehir merkezinin nüfusu artıyor. Gaziantep, Denizli, Antalya, Bursa, İzmir, İstanbul, Kocaeli artıyor. Hem bu çok hızlı şehirleşmenin getirdiği altyapı meselelerini çözmemiz, hem kentsel tasarımları yapmamız, hem konut stokunu yenilememiz lazım. Böyle bir zorluk içerisindeyiz. Yani bu güzellikleri beraber yakalamamız gerekiyor. Bir taraftan da şehirleri salaş yapılardan, kaçak yapılardan, afete dayanaksız, depreme dayanaksız yapılardan da kurtarmamız lazım. Böyle büyük bir mücadele veriyoruz." 

Bir yandan şehirleri güzelleştirme mücadelesinin içindeyken, bir yandan da mimariye önem verdiklerini anlatan Bayraktar, "Şimdi bir de Selçuklu mimarisi, Osmanlı mimarisi, tarihten gelen mimari, yöresel mimariyle ilgili çalışmalara başladık. Bunun için çok ciddi çalışmamız var. İnşallah önümüzdeki süreçte onu da kamuoyuyla paylaşacağız" dedi. 

Kentsel dönüşüm için çok ciddi parasal kaynak gerektiğini, ifade eden Bayraktar, "Hem kaynak bulmamız, hem de istikrarı devam ettirmemiz lazım. Yolumuza devam ediyoruz. Tabi bu 20 senelik bir süreç, yani 6,5 milyon konutun dönüştürülmesi 20 seneyi alacak. Kaynak olarak, imar yaptığımız arsa ve arazilerdeki kısımlardan yüzde 25'ini, İller Bankası'nın kar ettiği projelerden yüzde 50 alıyoruz. Hazine'den aldığımız para, döner sermayeden aktardığımız paralar, çevre katkı payları kaynaklarımız arasında, biriktiriyoruz, o paraların oraya yüzde 80'ine kadar olan kısmını aktarıyoruz" dedi. 

Kentsel dönüşüme kaynak sağlama amaçlı olarak vergisel bir düzenlemenin gündemde olmadığını da kaydeden Bakan Bayraktar, 2-B'lerden gelecek paranın yüzde 90'a kadar olan kısmının kentsel dönüşüm hesabına aktarılması gibi bir fikrin ortaya atıldığını, sonra bu oranın yüzde 10'a kadar düştüğünü, şu ana kadar da 2-B'den ciddi bir para gelmediğini söyledi. Bayraktar, "Bir mekanizma geliştirmek lazım. 2-B'den gelirse bir miktar para alacağız. Bu kaynakları akıürsak, o para da bize yetecek inşallah" dedi. 

"TÜRKİYE KALKINMA VE GELİŞME YOLUNDA" 

Türkiye'nin kırsal kesimin dışında kasabalarda ve şehirlerde 20 milyonun üzerinde birim konut stokuna sahip olduğunu, bunun 5,5 milyonu 99 depreminden sonar yapıldığını, geri kalan 15 milyon konutun incelenip analiz edilmesi ve elden geçirilmesi gerektiğini belirten Bayraktar, şunları kaydetti: "Bu konutlardan da yaklaşık 6,5 milyonu ya deprem fay hattı üzerinde ya da fay hatü üzerinde olmasa bile herhangi bir afete dayanamayacak, hatta afet olmadan da içinde insan varken yıkılma riski taşıyan binalar. 

Türkiye gelişme yolunda, kalkınma yolunda çok ciddi bir mesafe aldı, alıyor; bir mücadele veriyor. Türkiye'yi kalkındırmak için, geliştirmek için çok ciddi bir mücadele veriyoruz. Türkiye'nin şehir nüfusu da bir taraftan artıyor; yüzde 76-77'lere geldi. Şehirlerin marka değerlerini, yapı stokunun kalitesini artırmamız lazım. Bir afet, bir deprem olduğu zaman insanlarımız ölmesin, binalarımız yıkılıp ekonomik çöküntü içinde olmayalım diye büyük bir hareket içine girdik. Bu, Türkiye'nin kalkınmışlık, gelişmişlik bakımından geldiğimiz seviyenin bizi mecbur ettiği bir konumdur." 

"VATANDAŞIN MORALİ YÜKSELDİ" 

Hükümet olarak, 11 yıla yaklaşan iktidarları süresince 500 binin üzerinde konut yaptıklarını, konut piyasasını disipline ettiklerini, fiyatları aşağı çektiklerini, özel sektörün gitmediği bölgelerde konut yaptıklarını anlatan Bakan Bayraktar, sözlerini şöyle sürdürdü: "Vatandaşların konut edinme moralitesi arttı, imajı arttı. kiralar düştü. Bu çerçevede Türkiye'nin çeşitli yerlerinde kentsel dönüşüm de yaptık. TOKİ'de benim Başkan olarak bulunduğum süre içerisinde olduğu gibi şimdi de devam ediyor. Bu süre içerisinde konut üretimi yaparken, Erzincan'da, Karabük'te, Denizli'de, İstanbul'da,  Ankara  kent girişi protokol yolunda, hava alanı yolunda, çeşitli yerlerde çok ciddi kentsel dönüşümler yaptık. Bu kentsel dönüşüm seferberliği, konut üretiminden öte insanlarımızın yaşama hakkını korumaya yönelik bir proje. Türkiye'deki mühendislik hizmeti almamış kaçak yapıları, salaş yapıları, afet riski taşıyan, deprem riski taşıyan yapıları Türkiye'den söküp atma projesidir bu." 

Diva Business