Fi Yapı mağdurları 13 senedir alamadıkları evlerini istiyor!
Fi Yapı tarafından İstanbul'un Esenyurt ilçesinde başlatılan Fi-Side projesinde teslimlerin 2012'de yapılması planlanıyordu. Ancak teslimler hala yapılmadığı gibi mağdurlara yeni faturalar çıkıyor. İşte ayrıntılar...
Sözcü'de yer alan habere göre; "Şu an görmüş olduğunuz inşaatın hâli içler acısı ve bizden bu dönem içerisinde KDV istiyor. 2013 yılında buradaki insanların çoğu KDV'lerini ödedi. İlk evi satın aldığımızda, bize fatura kestiğinde KDV'yi zaten kesmesi gerekiyordu, kesmemiş" ifadelerini kullanan mağdurlar, 2013 yılında tapu alırken KDV kesilmesi gerektiğini, ancak orada KDV kesilmediğini, ‘KDV kesilmiştir' diye makbuz karşılığında paraların toplandığını belirtti.
Fikret İnan'ın bu paraları devlete ödemediğini dile getiren mağdurlar, "Bu paraları devletimize ödememiş. Şirketi tekrar geri aldığında bize diyor ki ‘Bana tekrar KDV verin'. Ne kadar? Yüzde 18. Neden yüzde 18? ‘Çünkü ben size sattığımda yüzde 1'di'. Yüzde 8'e değişti şu an ama o, yüzde 8 değil, ‘Yüzde 18 ödeyeceksiniz' diyor" açıklamasında bulundu.
"14-15 sayfalık sözleşmemiz var. Sözleşmemizde detaylı bir şekilde ‘anahtar teslim' yazıyor. Buna rağmen bize natamam teslim edeceğini, tek taraflı olarak kendi kârına sözleşmeyi bozmaya çalıştı. Herkese icra yolluyor, ilamsız icra takipleri" diye konuşan konut mağdurları, itiraz edilmemesi halinde bu ilamsız icra takibinin kesinleştiğine, eve ve hesaba blokeler konulduğuna dikkat çekerek birçoğunun borcu olmamasına rağmen icra ile karşılaştığına vurgu yaptı.
Konutun ücretini ödediğinde 30'lu yaşlarda olduğuna, fakat bugün 50 yaşına geldiğine dikkat çeken Memduh Kızıltaş, konuyla ilgili "Bakın pencerelerin sökülme şekline, hepsi balyozla kırılmış. Kapılar, pencereler, doğal gaz boruları, hepsi sökülüp satıldı. Buranın bitme oranı yüzde 85'teydi, şimdi yüzde 40-45. Bize gelip deseydi, ‘Gelin, yardımcı olun, biraz para verin' diye, biz yine yardımcı olurduk. Hepimiz kiracıyız, mağduruz" açıklamasında bulundu ve devletten yardım beklediklerini aktardı.
"Hepimizin tapusu var, hepimiz parasını son kuruşuna kadar ödemişiz. Sözleşmemiz var, anahtar teslimi. Kullanılan tüm malzemelerin markaları bile yazıyor" şeklinde konuşan Memduh Kızıltaş, kendilerine şimdi başka bir sözleşme geldiğine, sözleşmede 'natamam' yazdığına dikkat çekti.
"Daire başına, metre başı 5 bin TL daha bizden para talep ediyor. Hırsız, bir insanı bir kere soyuyor. Bu, dönüyor bir daha soyuyor, tekrar geliyor bir daha soyuyor. Hırsız bile bu kadar gaddar ve acımasız olmaz" ifadelerini kullanan mağdurlar, 14 senedir bu durumda olduklarına artık çözüm beklediklerine, 12 bin mağdur olduğuna dikkat çektiler.
Bir başka mağdur Yiğit Günaydın ise projenin başladığı dönemde projeye yabancı yatırımcıların da ilgisinin olduğuna vurgu yaparak, "Burada yaklaşık olarak 700 yabancı yatırımcı var. Bu adam şu an herkese ilamsız icra gönderiyor ve bu yabancıların da bunlardan haberi yok. Biz dahi ulaşamıyoruz, birçok kişinin numarası olmasına rağmen yabancı ev sahiplerine. Bu şekilde devam ederse bu adam, bu 700 kişiden belki 300 kişiye icra başlatıp burayı bir şekilde ele geçirmeyi düşünüyor ve yapıyor da" ifadelerini kullandı.
Burada bir korku hegemonyası oluşturulduğunun ve insanların 14 senedir mağdur olduğunun altını çizen Günaydın, "Hükümet değişti, TMSF el koydu; kim geldiyse bizi bir şekilde mağdur ediyorlar. Burası bir virüs gibi yayıldı, içimizden atamıyoruz. Biz, buradan bir sonuç bekliyoruz" şeklinde konuştu.
Mağdurlar, devletten para beklemediklerini aktararak, Çevre ve Şehircilik Bakanlığı'mızın özellikle bu işe adım atması gerektiğine, senelerdir oturmadıkları evlerin vergisini ödediklerine vurgu yaparak, mağdurların Fikret İnan'ın ellerine bırakıldığını, Fikret İnan'ın her ay farklı farklı paralar isteyerek tehdit ettiğini, 3 bin 200 kişinin tapusunu iptal edeceğini söylediğini dile getirdi.
Mağdurlardan Feyza Önal, yaşadıkları süreçle ilgili açıklamasında "2010 senesinde aldım daireyi, tüm parasını peşin vererek. 2012 yılında teslim edileceği söylenmişti. Daha sonra, tapumu alabilmek için iskân parasını da ödedim. Hepsinin makbuzları bende. Sözleşmem, her türlü evrağım var ama şimdi ödemiş olduğum paralara rağmen icra takip davası açıldı hakkımda. Benim dairem burası, tamamen bitmişti yani. Neredeyse içine girip oturabileceğimiz düzeydeydi. En bitmiş olan buydu" ifadelerini kullandı ve şimdi ise ne çerçeve ne kapı olduğunu belirtti.
Fikret İnan'a seslenen Önal, "Yapamıyorsan gel anlaşalım. Ben vereyim başka müteahhide, insanlar ödesin üstünü; neyse hakkımız, ödememiz gereken, yapılsın dairelerimiz de oturalım" diyerek, eşinin evi göremeden vefat ettiğine, devletten destek beklediklerine dikkat çekti.
"Satsınlar adayı, yapsınlar bizim evimizi. Bizim paralarımızı aldıktan sonra bütün dizilere, bütün kanallara reklam verdi. Bizim paralarımızı oralarda yedi. İnsanda biraz utanma olur. Bana ilk defa icra geldi" diye konuşan Önal, 13 senede site değil şehir inşa edileceğini belirtti.