Gayrimenkul insanoğlunun mütemmim cüz'ü dür..
Konut ihtiyacı insanoğlu için ilk çağlardan günümüze kadar süregelen bir sosyal ihtiyaç ve bir gereksinimdir.
Bu vazgeçilmez ihtiyaç çağlar boyunca hep sürmüş ve bu sosyal talep her dönemde devam etmiştir. Hatta tarihsel süreç içerisinde insanoğlunun inşa ettiği yapıların planları, inşasında kullanılan malzemeleri, ısınması, çatısı, iç dekorasyonu ve evde kullanılan taş, cam, kumaş ve diğer ev objeleri gibi her şey merak edilmiş ve araştırılmıştır. İnşa edilen evlerin tamamında günümüz ihtiyaçları ve beklentileri o devirlerde de yapılmış öncelikli olarak güvenlik ve emniyet ön planda tutularak inşa edildiği ve tedbir alındığı bu yapılarda hemen kendini göstermektedir.
Aslında dün ile bugünün yapılarında ki ihtiyaçlar ve kriter sıralamasında pek te değişen bir şeyin olmadığı görülecektir.
Günümüz insanı yaşamsal ve sosyal ihtiyaçlar için hayatına mutlaka bir hedef koymak zorundadır. Kazandığı ilk büyük parada yatırım yapacağı şey başını sokacağı bir ev satın almak olacaktır. Veya arsa alıp ilerde ev yapmak isteyecek veya para kazanma amaçlı prim yaptıktan sonra gene alternatif yatırım aracı olarak hep emlak ön planda olacaktır. Bu döngü asırlar boyunca devam edip duruyor. İnsanlar evlenip çocukları olunca veya evlenme çağına gelince onların istikbalini sorgularken ve düşünürken ilk yapacağı iş onlara gene ev almak olacaktır. Çünkü konut insanoğlu için sosyal bir vakıa ve ihtiyaçtır. Bu konuda ünlü bilim adamı Abraham H. Maslow'un ihtiyaçlar hiyerarşisi kuramı na göre de bunun böyle olduğu açıklanmış ve öğretilmektedir. Bizim eskiler ise işi erken çözmüşler ve ''Dünya da mekan ahirette iman'' denilerek bu sosyal tesbitin hem bu dünya için hem de ahiret için yapılarak önemi vurgulanmış ve yeni kuşaklara da önemle belletilmiştir. Tabi önemli olan bu ihtiyacın doğru şekilde kullanılması ve yatırımın doğru yapılmasıdır. Artık yeni yetişen nesiller ve hedef kitle beklentileri çok farklılıklar göstermeye başladı. Misal 2 kişilik aileye 150 m2 lik bir evde değil, daha ergonomik planlarda ve fonksiyonel tasarımlarla inşa edilen evde yaşaması tavsiye ediliyor. Yeni evlenen çiftler yakın zamana kadar 3+1 planlanan hantal daire seçimine mecbur kalıyorlardı. Şimdi ise daha çok küçük m2 lerde, ekonomik ve ergonomik tasarımlı, fonksiyonel evleri tercih etmeye başladılar. Bu durum hem maliyet hem de satış açısından şirketler içinde doğru bir karar olacaktır. Bakın ülkemiz çok genç bir nüfusa sahip ve neredeyse ülke nüfusunun 3/4 ü 40 yaşın altında. Bu yıl ülkemizde evlenecek olan insan sayısı ise 700 binden fazladır. İstanbul da ise bu sayı 90 binleri geçiyor ve her geçen zaman bu sayıda giderek artıyor.
Ben uzun yıllardır dikkat ediyorum ve görüyorum; alıcı kitlede kararlar genellikle kadınların tercihleri yönünde oluyor. Türk aile yapısında karar mercii kesinlikle evin hanımı olduğu için parayı veren düdüğü çalamıyor. Bunun oranı nedir derseniz %70 gibi yüksek bir oranda satın alma kararını kadınların verdiği ortada. Eğitim seviyesi ise yükseldikçe bu oran daha da artıyor. Benim yaptığım araştırmalarda bakın ortaya nasıl veriler çıkıyor; alıcılar villa satın almak istediklerinde,
2 katlı,
Salon min. 35 m2,
Mutfak min. 17 m2,
Ebeveyn yatak odasında dolap odası ve banyo,
Alt katta banyolu bir odası,
Odalarda dolap bölümü olan,
Eğer daire olursa salon ve mutfak m2 leri mutlaka aranıyor.
Ancak küçük m2 lerde tasarlanan dairelerde ise loft sistemi ile satış yapılması bence daha doğru bir iş ve seçim olacaktır.
Sonuç olarak; büyüyen nüfus göz önüne alındığında, projelerin hedef kitle seçimleri ve beklentiler mutlaka önceden cevaplandırılarak fiyat ve zamanlamalar doğru bir şekilde yola çıkılmalıdır. Hedef kitle tespitleri olmadan, alıcı kitlenin beklentilerine cevap verilmeden yapılacak olan satış ve pazarlamalar hüsranla bitecektir. Gayrimenkul alımlarında kadınların önceliklerini ve beklentilerini dikkate almadan ve onlara beğendirmeden kimse ev satamaz.
İnşa ettiğiniz proje veya ev ne olursa olsun bu böyledir.
İyi haftalar.
[email protected]
Aslında dün ile bugünün yapılarında ki ihtiyaçlar ve kriter sıralamasında pek te değişen bir şeyin olmadığı görülecektir.
Günümüz insanı yaşamsal ve sosyal ihtiyaçlar için hayatına mutlaka bir hedef koymak zorundadır. Kazandığı ilk büyük parada yatırım yapacağı şey başını sokacağı bir ev satın almak olacaktır. Veya arsa alıp ilerde ev yapmak isteyecek veya para kazanma amaçlı prim yaptıktan sonra gene alternatif yatırım aracı olarak hep emlak ön planda olacaktır. Bu döngü asırlar boyunca devam edip duruyor. İnsanlar evlenip çocukları olunca veya evlenme çağına gelince onların istikbalini sorgularken ve düşünürken ilk yapacağı iş onlara gene ev almak olacaktır. Çünkü konut insanoğlu için sosyal bir vakıa ve ihtiyaçtır. Bu konuda ünlü bilim adamı Abraham H. Maslow'un ihtiyaçlar hiyerarşisi kuramı na göre de bunun böyle olduğu açıklanmış ve öğretilmektedir. Bizim eskiler ise işi erken çözmüşler ve ''Dünya da mekan ahirette iman'' denilerek bu sosyal tesbitin hem bu dünya için hem de ahiret için yapılarak önemi vurgulanmış ve yeni kuşaklara da önemle belletilmiştir. Tabi önemli olan bu ihtiyacın doğru şekilde kullanılması ve yatırımın doğru yapılmasıdır. Artık yeni yetişen nesiller ve hedef kitle beklentileri çok farklılıklar göstermeye başladı. Misal 2 kişilik aileye 150 m2 lik bir evde değil, daha ergonomik planlarda ve fonksiyonel tasarımlarla inşa edilen evde yaşaması tavsiye ediliyor. Yeni evlenen çiftler yakın zamana kadar 3+1 planlanan hantal daire seçimine mecbur kalıyorlardı. Şimdi ise daha çok küçük m2 lerde, ekonomik ve ergonomik tasarımlı, fonksiyonel evleri tercih etmeye başladılar. Bu durum hem maliyet hem de satış açısından şirketler içinde doğru bir karar olacaktır. Bakın ülkemiz çok genç bir nüfusa sahip ve neredeyse ülke nüfusunun 3/4 ü 40 yaşın altında. Bu yıl ülkemizde evlenecek olan insan sayısı ise 700 binden fazladır. İstanbul da ise bu sayı 90 binleri geçiyor ve her geçen zaman bu sayıda giderek artıyor.
Ben uzun yıllardır dikkat ediyorum ve görüyorum; alıcı kitlede kararlar genellikle kadınların tercihleri yönünde oluyor. Türk aile yapısında karar mercii kesinlikle evin hanımı olduğu için parayı veren düdüğü çalamıyor. Bunun oranı nedir derseniz %70 gibi yüksek bir oranda satın alma kararını kadınların verdiği ortada. Eğitim seviyesi ise yükseldikçe bu oran daha da artıyor. Benim yaptığım araştırmalarda bakın ortaya nasıl veriler çıkıyor; alıcılar villa satın almak istediklerinde,
2 katlı,
Salon min. 35 m2,
Mutfak min. 17 m2,
Ebeveyn yatak odasında dolap odası ve banyo,
Alt katta banyolu bir odası,
Odalarda dolap bölümü olan,
Eğer daire olursa salon ve mutfak m2 leri mutlaka aranıyor.
Ancak küçük m2 lerde tasarlanan dairelerde ise loft sistemi ile satış yapılması bence daha doğru bir iş ve seçim olacaktır.
Sonuç olarak; büyüyen nüfus göz önüne alındığında, projelerin hedef kitle seçimleri ve beklentiler mutlaka önceden cevaplandırılarak fiyat ve zamanlamalar doğru bir şekilde yola çıkılmalıdır. Hedef kitle tespitleri olmadan, alıcı kitlenin beklentilerine cevap verilmeden yapılacak olan satış ve pazarlamalar hüsranla bitecektir. Gayrimenkul alımlarında kadınların önceliklerini ve beklentilerini dikkate almadan ve onlara beğendirmeden kimse ev satamaz.
İnşa ettiğiniz proje veya ev ne olursa olsun bu böyledir.
İyi haftalar.
[email protected]
