İmar barışının binanın sağlamlığıyla ilgisi var mı? Affedilen binadan müteahhitler sorumlu mu?

Kahramanmaraş merkezli meydana gelen ve büyük yıkıma neden olan depremler sonrasında "İmar Barışı"nın gündeme gelmesine sebep olan konulardan biri de 2018'deki düzenleme içerisinde yer alan 9'uncu madde oldu. 

Analiz Gazetesi'nde yer alan habere göre; maddede "Yapı Kayıt Belgesi, yapının yeniden yapılmasına veya kentsel dönüşüm uygulamasına kadar geçerlidir. Yapı Kayıt Belgesi düzenlenen yapıların yenilenmesi durumunda yürürlükte olan imar mevzuatı hükümleri uygulanır. Yapının depreme dayanıklılığı ve yapının fen ve sanat norm ve standartlarına aykırılığı hususu yapı malikinin sorumluluğundadır" ifadeleri bulunuyor.

Peki bu madde sosyal medyada bazı kişilerin iddia ettiği gibi bir deprem durumunda denetimleri yapmakla yükümlü kurumların ya da müteahhitlerin sorumluluğunu ortadan kaldırır mı? İstanbul Barosu Kat Mülkiyeti Hukuku Komisyonu Eski Başkanı Şeref Kısacık ve Prof. Dr. Gürsel Öngören, konu ile ilgili merak edilenleri yanıtladı. 

Avukat Şeref Kısacık, öncelikle 9'uncu maddeyle devletin deprem durumunda sorumluluğu vatandaşa bıraktığı yönündeki iddialara  katıldığını dile getirerek, "Diyor ki devlet. Bak kardeşim diyor. Ben senin beyanına göre sağlam diye kayıt belgesi verdim. İleride deprem olur ölürsen karışmam. Aynen özeti bu. Sorumluluk sana ait diyor" açıklamasında bulundu. 

Fakat kamunun sorumluluğunu ortadan kaldırmadığının altını çizen Şeref Kısacık, "Her türlü hukuki, cezai sorumluluk kamuya ait olup tam aksine bir yandan insanlar daha sağlıklı, daha donanımlı binalarda yaşasın diye kentsel dönüşüm çıkartıyorsun. Yasada afet riski altında kalanların dönüştürülmesi deniyor" şeklinde konuştu.

Kısacık, "Kamunun sorumluluğu açısından oraya yapı kayıt belgesi verip vermemesi tek başına önemli değil ki" dedi ve müteahhitin de kurtulamayacağının altını çizerek "Yapı kayıt belgesi alınması kurtarmaz. Hatta hatta hem müteahhidi bana göre hem de buna izin veren kamuyu, devleti birlikte sorumlu tutar" açıklamasında bulundu. 

Prof. Dr. Gürsel Öngören de konu ile ilgili açıklamasında imar affının binanın sağlamlığıyla bir alakası olmadığına vurgu yaptı. "Beyan şuna ait. Ben projeye aykırı, kaçak bir imalat yaptım. Örneğin balkonu salona ekledim, çatıya çıktı, bahçeye müştemilat yaptım gibi. Bunlara yönelik imar barışı" ifadelerine yer veren Öngören, binanın sağlamlığıyla ilgili hiçbir şey olmadığına, imar barışına başvuruldu diye birinin gelip denetleme yapmadığına dikkat çekti. 

Öngören, imar barışıyla ilgili başvuran kişilerin verdiği beyanın müteahhidi olası bir depremde yaşanacak sorumluluktan kurtarmadığına da vurgu yaparak açıklamasında "Müteahhit bir binayı kötü yapmışsa zaten baştan itibaren sorumlu yani. İmar barışı, müteahhidin sorumluluğunu kaldırmıyor yani" diye konuştu. 

Öngören, kişilerin projede olmamasına karşın yapılarına mevzuata aykırı inşa ettiği fakat imar barışına soktukları eklentilerde bir depremde yaşanacak yıkımdan ise sorumlu tutulabileceklerine dikkat çekti. 

İmamoğlu duyurdu! İşte İstanbul’daki hasarlı ve ağır hasarlı bina sayısı!

Kahramanmaraş depremleri 11 şiddetinde hasara neden oldu! Eşi benzeri olmayan bir yıkım!