İnşaat Mühendisleri Odası'ndan deprem açıklaması!
İMO Türkiye'nin deprem gerçeğine ilişkin dikkat çeken bir uyarıda bulundu. Uyarıda, ülke genelindeki yaklaşık 20 milyon yapının yüzde 67'sinin ruhsat olduğuna da vurgu yapıldı.
TMMOB İnşaat Mühendisleri Odası (İMO) Başkanı Cemal Gökçe, 17 Ağustos depreminin 20. yıldönümünde, Türkiye’nin deprem gerçeğine ilişkin dikkat çeken bir uyarıda bulundu.
Cumhuriyet Gazetesi'nde yer alan habere göre, Kaz Dağları’nda gerçekleştirilen altın madeni arama çalışmalarını hatırlatan Gökçe, “Ağaçların kesilerek yeni yapıların yapılması heyelan, sel ve su baskınları yaratıyor. Kaz Dağları’nda olduğu gibi maden aramak için ormanların yok edilmesi yeni afetlerin habercisi oluyor. Maden ayrıştırma havuzlarında siyanür kullanılıyor. Deprem anında havuzlar çatlayarak, içindeki zehirli suların, içme veya sulama sularına karışması her zaman mümkündür” ifadelerini kullandı.
Topraklar inşaat sektörüne
Kaçak yapılaşmanın olağan sayıldığı ülkemizde, ağır hasarlı binaların arasında devlet daireleri, hastane, okul ve köprülerin de bulunması, sorunun sadece bir imar sorunu olmadığını ortaya koydu. “İmar Barışı” adı altında kaçak ve mühendislik hizmeti almayan yapılara af getirildi.
Toplanma alanları AVM oldu
1999-2003 yılları arasında çadır kurulacak yer ve toplanma alanı olarak belirlenen 493 noktanın dörtte üçünden fazlası AVM ve gökdelenlere dönüştürüldü. Tüm yaşam alanları inşaatlarla dolduruldu.
Binaların yüzde 67’si ruhsatsız
Türkiye’de yaklaşık 20 milyon yapı bulunmakta ancak bu yapı stokunun ayrıntılı bir envanteri çıkarılmadı. Bilinen, mevcut binaların yüzde 67’sinin ruhsatsız, yüzde 60’ının 20 yaşından büyük olduğu.
Sahteciliğe çağrı yaptı
“Ruhsatlardan mühendis ve mimarların” imzalarının kaldırılmış olması, sahteciliğe çağrı yapmak, mühendis ve mimarları yok saymaktır. Bu durum; mesleki yetkinliği ve meslek insanlarının gelişmesini zaafa uğratacaktır. Uğratmıştır.
Rant düzeni oluşturuldu
Depremlerin acı sonuçları kullanılarak yeni bir rant düzeni oluşturuldu. Üçüncü köprü, üçüncü havalimanı, Avrasya tüp Tüneli ve birçok AVM ile gökdelenin yapılmasında olduğu gibi kentler yeni risk ve afetlere açık hale gelmekte.
Dağ, taş TOKİ’ye bırakıldı
TOKİ de istediği gibi planlar yapıp uygulamaya koyarak, İstanbul gibi kentler başta olmak üzere yaşanmaz kent parçalarının oluşmasının öncülüğünü yaptı.