İstanbul Şehir Üniversitesi sorunu ne?
Köşe yazarı Dilek Güngör, "Görenleriniz oldu mu bilmiyorum. Başkan Recep Tayyip Erdoğan'ın açıklamalarından sonra art arda konuşmaya başladılar. Önce Ahmet Davutoğlu sapla samanı harmanladı, sonra Şehir Üniversitesi demagojiye başladı" diyor...
Sabah Gazetesi yazarlarından Diler Güngör bugün köşesinde "Ucuz 'Şehir' numaralı" başlıklı yazısına yerdi. İşte yazının detayları;
Tekel'in arazisini usulsüz alelacele devrettiler. İnşaatı dikmek için araziyi teminat gösterip Halkbank'tan kredi çektiler. Yeterli gelir üretemeyince kredi borcunu aksattılar. Mimarlar Odası'nın arazinin bedelsiz tahsis edildiği iddiasıyla Danıştay'da açtığı dava aleyhlerinde sonuçlanınca yan çizmeye başladılar. Banka o dönemde bile iyi niyet gösterdi. İlave teminat için bekledi, vadeyi öteledi, 6 ay sonra hiçbir hareket olmayınca ihtarı çekti. Herkese yapılan gibi... Bu sefer mağduru oynamaya başladılar. Dün de baktım ki, 'ucuz' şehir numaralarına sarılmışlar!
Görenleriniz oldu mu bilmiyorum. Başkan Recep Tayyip Erdoğan'ın açıklamalarından sonra art arda konuşmaya başladılar. Önce Ahmet Davutoğlu sapla samanı harmanladı, sonra Şehir Üniversitesi demagojiye başladı.
Ne diyor üniversite?
"Kullandığımız kredileri ödeyebilecek durumdayız." Yahu, o zaman sorarlar adama...
"Madem öyle, krediyi ödeseydiniz de bu kadar tantana yapmasaydınız" diye...
Üniversite, arazi devrinin yasalara uygun olduğunu ifade ediyor. Peki o zaman Danıştay devri neden iptal etti? Danıştay 13. Daire'nin kararının meali şu: "Kamu idarelerine bedelsiz tahsis yapılır ama siz kamu idaresi değilsiniz." Velhasıl, kimse kimseye algı yapmasın...
Gelelim para pul işlerine...
Açıklamada "Dragos kampüs arazisi için ön-izin ve irtifak hakkı bedeli olarak toplam 12.581.195 TL İstanbul Defterdarlığı hesabına ödeme yapılmıştır.
Ödeme yapılan tarihlerdeki Merkez Bankası döviz satış kuruna göre yapılan ödemelerin dolar karşılığı 6.512.506 dolardır.
Bu meblağın bugünkü TL karşılığı ise 37.500.309 TL'dir" denilmiş.
Bismillah... Durduk yerde döviz hesabı neden? Eee, başka türlü o günkü cüzi ödemeyi yüksek gösteremezler de ondan... 370 milyon TL kredi ile neler yapıldığını da yazmışlar ama bakkal hesabıyla...
O parayla kampus inşaa ettiklerini iddia ediyorlar. Bir kere o para inşaatlara yeter mi! Yettiyse Murat Ülker'den alınan paralar ne oldu?
Üniversite, harcamaların yapıldığı dönem dolar kurunun 3.5 TL olduğunu, binaların dolar karşılığı değerinin 85 milyon dolar olduğunu, bugün ise bu rakamın TL karşılığının 500 milyon TL'ye çıktığını söylüyor. Sadece kampus alanında inşa edilen binaların bugünkü değerlerinin bile Halkbank'ın alacakları için teminat olarak yeterli olduğunu belirtiyor.
Böyle bir değerleme mantığı mı var?
Devri iptal edilen arazi ile beraber bütün parseller çöp oldu. İktisadi bütünlük bozuldu. Diğer parsel sadece eğitim amaçlı kullanılabilecek yerler. Ana parsel iptal olunca tali parsellerin de bilirkişi raporuna göre satılma imkânı yok.
Anlayacağınız, buranın imar değeri artık sıfır. Ne yani banka satamayacağı bir araziyi ipotek mi kabul etsin? Üstelik, binalar mı bankaya ipotekli? Sen kredi borcunu ödeme, sonra da dön bankaya "Sat binaları tahsilat yap" de..
Haa, bir başka numara da diğer vakıf üniversitelerini yanlarına çekmek... Herkese bedelsiz arazi tahsis edildiği algısı yapıyorlar.
Halbuki, böyle bir örnek yok. Çünkü vakıf üniversiteleri kamu tüzel kişiliği değil. Bedelsiz tahsis olamaz. Olsa olsa böyle bir durum devlet üniversitelerinde vardır. Konuyu üniversiteye bir çift lafla bitireyim. Algıyla oluşturulan yalanlar saman alevi gibidir, etkisi çabuk söner. Patronunuzun yeni partisi böyle parlatılmaz!
İstanbul Şehir Üniversitesi'nin hazin hikayesi!
5 vakıf üniversitesine 1 milyon 700 bin metrekare arazi tahsisi yapıldı!