Kahramanmaraş'tan Hakkari'ye kadar olan şehirlerde deprem riski çoğaldı! Naci Görür, il il uyardı!
Yer Bilimci Prof. Dr. Naci Görür, Kahramanmaraş'tan Hakkari'ye kadar olan şehirlerde deprem riskinin yükseldiğine dikkat çekti ve il il uyarılarda bulundu. İşte Görür'ün o açıklaması...
Bilim Akademisi Üyesi Yer Bilimci Prof. Dr. Naci Görür, Antalya’da katıldığı bir programda önemli açıklamalarda bulundu. Görür, hem Antalya hem de Tunceli, Pülümür, Bingöl bölgesi için çarpıcı uyarılar yaptı.
Prof. Dr. Naci Görür, ürkiye'deki deprem riskini yok saymanın mümkün olmadığına dikkat çekti ve her şehrin depreme dirençli hale getirilmesinin önemini vurguladı.
Ekonomimcom'da yer alan habere göre; deprem uzmanı Görür, Türkiye coğrafyasının içinde 4 levhanın olduğunu aktardı ve "Bu levhaların hareketleri sonucunda sınırlarında büyük faylar gelişmiş. Bu faylar da 13 milyon seneden beri Türkiye'de depreme neden oluyor. Daha milyonlarca yıl da deprem üretmeye devam edecek. Bu sebeple Türkiye hiçbir zaman depremlerden kurtulamayacak. Depremler bitmeyecek, sona ermeyecek. Bu sebeple Türkiye'nin deprem dirençli yerleşim alanlarına sahip olması gerekiyor" diye konuştu.
6 Şubat 2023 tarihinde yaşanan Kahramanmaraş merkezli depremlerdeki can kaybının altını çizen Yer Bilimci Prof. Dr. Naci Görür, Antalya'nın karasal nitelikli kireç taşlarından ve alüvyon dolgularından meydana gelen bir zemine kurulu olduğuna dikkat çekti.
Görür, konuya ilişkin açıklamasında "Antalya'nın çok büyük bir bölümünün yer aldığı zemin sağlam değil. Özellikle Antalya'nın doğu kısmı kesimlerinde alüvyonlar fazla yaygın. Çünkü kuzeyden dağlık yüksek yerlerden çok sayıda akarsu körfeze geliyor. Bu akarsular önemli oranda alüvyonları körfeze depoluyorlar. Bu nedenle körfezin kara kısmı, Antalya'nın oturduğu yerlerde bu dolgulardan oluşuyor" ifadelerine yer verdi.
Şehirde bir deprem olması halinde alüvyon zemin sebebiyle Antalya'nın doğu kısmının daha çok hasar görebileceğini aktaran Naci Görür, "Antalya'da ne kadar gökdelen yaparsanız tehlikeyi o kadar büyütürsünüz. Depreme dirençli bir Antalya için bu zeminde, özellikle alüvyon zemin içerisinde bunlar son derece sakıncalı. Akşehir zonu, Isparta-Burdur zonu ve Göller yöresinin bulunduğu düşey atımlı fayların olduğu bir bölge. Yani körfezimiz hem doğudan hem batıdan hem de kuzeyden aktif faylarla çevrili" diye konuştu.
Bu fay kuşaklarında meydana gelecek tüm depremlerin Antalya'yı önemli oranda etkileyeceğini dile getiren Görür, şehrin güneyinde de Akdeniz'in içerisinde dalma batma zonu denilen Kıbrıs Helen yayı olduğunu, bu tehlikenin denizden gelebileceğini, 3 büyük tektonik hattın Antalya'yı tehdit ettiğini söyledi.
Prof. Dr. Naci Görür, beklenen büyük İstanbul depremine de değindi ve Marmara Bölgesi'ndeki sanayinin oldukça etkileneceğine bunun için gerekli altyapı sağlanarak Anadolu'ya taşınması gerektiğine vurgu yaptı.
Naci Görür, diğer taraftan Tunceli, Pülümür, Bingöl yöresinin de deprem riskine karşı dikkatli olması gerektiğine, 6 Şubat depremlerinin Adana havzasına saçaklanan faylara stres yüklemiş olabileceğine dikkay çekti.
Görür, konuya ilişkin açıklamasını "Şimdi Tunceli, Pülümür, Bingöl yöresinin tehdit altında bulunduğunu düşünüyorum. Erzincan ile Bingöl, Karlıova arasında Kuzey Anadolu Fayı'nın bir bölümü geçiyor. O fay, en son 1794'te kırılmış. 7.2 büyüklüğünde depreme neden olmuş. Her 250 yılda bir ortalama deprem üretiyor. Onun için buradan endişe ediyoruz. 6 Şubat depremleri Arap levhasını Doğu Anadolu'ya 7-10 metre kaydırdı, sıkıştırdı. Kahramanmaraş'tan Hakkari'ye kadar olan şehirlerde deprem riski yükseldi. Arap levhasının kuzeye ittirmesi sebebiyle. Doğu Anadolu fayı, Kahramanmaraş'ın kuzeyi, Elbistan kuzeyinden Adana havzasında saçaklanıyor. 6 Şubat depremlerinde de Adana'ya giren faylara stres yüklenmiş olabilir. O bölgelerin dikkatli olması gerekiyor" ifadelerini kullanarak tamamladı.
Deprem bölgesindeki konutlar için 'orta hasar' çıkmazı: Konutlar neden güçlendirilmiyor?
