Kanal İstanbul'un ÇED Raporu onaylandı!
Çevre ve Şehircilik Bakanı Kurum, Kanal İstanbul ÇED Raporu'nu bugün itibarıyla onayladıklarını bildirdi.
Çevre ve Şehircilik Bakanı Murat Kurum, Bakanlık binasında gazetecilerin Kanal İstanbul Projesi ve gündeme ilişkin sorularını yanıtladı.
Bir gazetecinin, Kurum'un Akıllı Şehirler Programı'nda yaptığı konuşması üzerine İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı Ekrem İmamoğlu ve CHP'li belediye başkanlarının programı terk ettiği ve CHP'li Özgür Özel'in "Açıklamalarla belediyeleri ezdirmeyiz" şeklindeki sözlerini hatırlatması üzerine Kurum, amaçlarının kimseyi ezmek ve ezdirmek olmadığını belirtti.
Bunun aksine katılımcı, çevreyi ve doğayı koruyan, milletin menfaatlerini içeren projeler gerçekleştirmeye çalıştıklarını vurgulayan Kurum, 18 yıllık AK Parti iktidarı sürecinde yaptıkları tüm projelerde, attıkları her adımda önceliklerinin çevre ve doğa olduğunun altını çizdi.
Anadolu Ajansı'nda yer alan habere göre; Kurum, şehirleri akıllı ulaşım sistemleriyle, akıllı altyapılarla, akıllı binalarla başka bir boyuta taşıyacak, tasarrufu ön planda tutacak, insanların hayatlarını kolaylaştıracak adımları attıklarını belirtti.
"Kanal İstanbul, Boğazımızın özgürlük projesidir"
Kanal İstanbul'un, Çevre ve Şehircilik Bakanlığının görev alanı içerisinde, Ulaştırma ve Altyapı Bakanlığı ile birlikte yürüttükleri bir proje olduğunu vurgulayan Kurum, şöyle konuştu:
"ÇED sürecini, planlama sürecini bakanlığımızın yürüttüğü, yine uygulama süreçlerinde imar uygulamalarının bakanlığımız nezdinde yapılacağı ve asrın projesi diyeceğimiz Boğaziçi'ni, İstanbul Boğazı'nı koruma ve kurtarma projesidir. Boğazımızın özgürlük projesidir. İstanbul'umuzun medeniyet projelerinden bir tanesidir. Kanal İstanbul Projesi içerisinde de hem akıllı şehir uygulamalarını gerçekleştireceğiz hem de kanalın iki yakasında 500 bin nüfusunu aşmayacak, yatay şehirleşme örneği gösterecek, örnek bir şehircilik modelini uygulayacağız. Bugün ÇED sürecinde, değerlendirmeleri yaptık, itirazları değerlendirdik ve ÇED raporumuzu bugün itibarıyla onaylamış durumdayız. 1/100.000 ölçekli planımız askıya çıktı, 5000 ve 1000 ölçekli uygulama İmar Planlarının da hazırlığını yapıyoruz. İnşallah onları da 4-5 ay içerisinde tamamlayacağız ve uygulamaya geçireceğiz."
Kurum, konuşmalarında "kimseyi yermek, kimseyi aşağılamak" niyetinde olmadıklarını ifade ederek, "Biz, Sayın Cumhurbaşkanımızın liderliğinde Kanal İstanbul Projesi'ni yapacağız. Yani 'onlar öyle istedi', 'burası böyle' dedi. 'şurası şöyle oldu' diye bu projeden vazgeçecek durumda değiliz. Bugüne kadar yapmış olduğumuz her projede halkımızla beraber hareket ettik yine halkımızla beraber hareket edecek ve İstanbul'umuzun, 82 milyon vatandaşımızın geleceğini ilgilendiren bu projede de kararlı bir şekilde yolumuza devam edeceğiz." değerlendirmesinde bulundu.
Özgür Özel'in ifadelerinin hatırlatılmasına Kurum, "Sayın Cumhurbaşkanımız ülkemizde halkımızın yüzde 52 oyunu alarak Cumhurbaşkanı seçilmiştir ve Sayın Cumhurbaşkanımızın iradesi de Cumhurbaşkanlığı Hükümet Sistemi'ndeki kabineyi oluşturmuştur. Dolayısıyla bir kişinin seçtiği değil, yüzde 52 çoğunluğun seçtiği bir kabineyiz. Dolayısıyla bizim nasıl konuşacağımızı, nerede konuşacağımızı belirleyecek olan Sayın Özgür Özel değildir. Cumhurbaşkanımızın iradesi ile kabinemiz görev yapmaktadır. Nerede konuşacağımızı da nasıl konuşacağımızı da biz çok tabii biliyoruz ve o çerçevede hareket ediyoruz. Herkes işine baksın." karşılığını verdi.
Kurum, halkın sağlığını, geleceğini ilgilendiren tüm projeleri, bugüne kadar nasıl yaptılarsa bundan sonraki süreçte de kararlı bir şekilde yapacaklarını ve yapmaya devam edeceklerini anlattı.
"Arsa rantına müsaade etmeyiz"
Kanal İstanbul Projesi'nde arsa el değiştirmesi, tapuların el değiştirme sürecini yakından takip ettiklerine de değinen Bakan Kurum, "Biz Kanal İstanbul Projesi'nde veya herhangi bir projede arsa rantına müsaade etmeyiz. Bundan önceki tüm projelerimizde etmediğimiz gibi, Kanal İstanbul Projesi'nde de arsa rantına da hiçbir şekilde müsaade etmeyeceğiz. Böyle bir durum olması halinde de olaya el koyacağımızı da buradan net bir şekilde ifade etmek isterim." ifadelerini kullandı.
Murat Kurum, yabancıların burada mülk edildiğine ilişkin de sorular geldiğini belirterek, "Son 3 yılda yabancılar nezdinde, özel ve tüzel kişiler nezdinde buradaki arsa el değiştirme 600 bin metrekaredir. 26 bin 500 hektar yani 265 milyon metrekarelik Kanal İstanbul Projesi içerisinde çok düşük bir orandır." dedi.
Projeye ilişkin su kaynakları, doğal kaynaklar ve deprem riski taşıdığına ilişkin iddiaların da ortaya atıldığına işaret eden Kurum, projenin ne su kaynaklarını yok ettiğini ne deprem tehlikesine yol açtığını, aksine Kanal İstanbul Projesi ile orada yaşayan vatandaşların can ve mal güvenliğini koruyacak adımı attıklarını net bir şekilde raporlarla belgelediklerini dile getirdi.
Hazırladıkları ÇED raporunda alınması gereken tedbirleri bir bir belirttiklerini aktaran Kurum, şunları söyledi:
"Projede de Ulaştırma Bakanlığımız yapımı esnasında bu tedbirleri alarak, yapacaktır. Dolayısıyla proje bitiminde İstanbul'umuza yeni bir cazibe merkezi, İstanbul Boğazı'mızdaki vatandaşlarımızın oradaki yaşayan insanlarımızın can ve mal güvenliği riskini bertaraf edecek ve örnek bir şehircilik anlayışıyla, yatay mimari esaslı, depremde rezerv konutlarımızın üretildiği, içinde üniversitelerimizin, Ar-Ge alanlarımızın, millet bahçelerinin, ekolojik koridorlarının, vatandaşın 7 gün 24 saat vakit geçirebileceği alanların, limanların ve marinaların olduğu asrın projesini gerçekleştireceğiz. Burada kararlıyız ve bu projeyi yaparken de atacağımız her adım da yaptığımız gibi çevremizi, doğamızı koruyacak her türlü tedbiri alacağız, tüm İstanbul'umuz tüm Türkiye'miz bundan emin olsun, ki bundan önceki yaptığımız her projede olduğu gibi."
Ekrem İmamoğlu: Kanal İstanbul’un ÇED Raporu’na dava açacağız!
Kanal İstanbul'un ÇED raporu yayınlandı!
Kanal İstanbul etrafında kim arsa kapatmış Meclis araştırsın!
Ekrem İmamoğlu'nun Cumhurbaşkanı'na verdiği mektupta neler var?