Kat karşılığı inşaat sözleşmesine aykırılık davası!
Arsa sahibi ile müteahhit arasında sözleşme imzaladıktan sonra anlaşamamaları halinde sözleşme fesh edilebiliyor. Tarafların birbirlerine dava açma hakkı bulunuyor. İşte, kat karşılığı inşaat sözleşmesine aykırılık davası!
Kat karşılığı inşaat sözleşmesine aykırılık davası!
Kat karşılığı inşaat sözleşmesi; elinde arsa nitelikli gayrimenkulü olan kişinin, arsa üzerinde bina inşa edilmesi karşılığında, arsasının belirli paylarının mülkiyetini,arsa sahibi ve müteahhidin (veya yüklenici) karşılıklı anlaşmalarına göre, binanın belirlenen bağımsız bölümlerinin teslimi karşılığında, müteahhide devretmeyi kabul ettiği sözleşme olarak karşımıza çıkıyor.
Hukukumuzda kat karşılığı sözleşmesine özgü özel bir yasal düzenleme bulunmamakta olup bu sözleşme Borçlar Kanunu 355371. maddelerinde düzenlenen istisna sözleşmesi kapsamında değerlendiriliyor.
Arsa sahibi ile müteahhit arasında sözleşme imzaladıktan sonra anlaşamamaları ya da sözleşmede belirtildiği gibi davranmamaları halinde sözleşmenin feshi mümkün oluyor.
Arsa sahibinden alanların yükleniciye veya yükleniciden daire alanların arsa sahibine karşı açacağı davalara asliye hukuk mahkemesince bakılıyor.
Tüketici mahkemesinde dava açılabilen hallerde Tüketicinin Korunması Hakkındaki Yasa’nın 4. maddesine belirtilen seçeneklerden herhangi birini kullanarak talepte bulunabiliyor.
Kat karşılığı inşaat sözleşmesi aykırılık davası...
YARGITAY 23. HUKUK DAİRESİ
Esas No:2012/1909
Karar No:2012/3453
DAVA : Taraflar arasındaki sözleşmenin feshi, tapu iptali ve tescil davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın kısmen kabulüne, kısmen reddine yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde davacıyla davalı H. K vekillerince temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü:
KARAR : Dava, davacı arsa sahibiyle davalı yüklenici N. Ö. arasında imzalanan 16.05.1992 tarihli Kat Karşılığı İnşaat Sözleşmesi uyarınca, 1121 ada, 18 parsel, sayılı taşınmaz üzerine yapılan inşaatın imara aykırı ve ruhsatsız olması sebebiyle, akdin feshi ve diğer davalılara geçirilen tapu paylarının iptaliyle davacı adına tesciline ilişkindir.
Davalı yüklenici N. Ö. davaya cevabında, kendisinin sağlık sorunları ve maddi sıkıntılar sebebiyle inşaatı tamamlayamadığını beyanla davanın reddini savunmuştur. Diğer davalılar cevaplarında, kendilerinin iyiniyetle tapuya güvenerek bağımsız bölüm satın aldığını savunarak, davanın reddini istemişlerdir. Mahkemece, akdin feshine ve tapu paylarının kısmen iptaline karar verilmiştir. Karar, davacıyla davalılardan H. K. tarafından temyiz edilmiştir.
1- ) Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle gerektirici sebeplere, delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre, davalı H. K.’ün temyiz itirazları yerinde görülmemiştir.
2- )Davacının temyiz itirazlarına gelince;
Arsa payı karşılığı inşaat sözleşmesi uyarınca yüklenicinin sözleşmede kararlaştırılan tapu paylarına hak kazanabilmesi için inşaatı sözleşmesine, plan ve projesiyle imar mevzuatına uygun bir şekilde tamamlaması gerekir. Dava konusu uyuşmazlıkta ise sözleşme konusu inşaatın kaçak ve ruhsatsız olduğu ve yasal hale getirilmesinin de mümkün bulunmadığı saptanmış bulunmaktadır. Belirtilen yasal sebeple yüklenicinin herhangi bir tapu devrine hak kazandığından bahsedilebilmesi mümkün değildir. İnşaatın devamı sırasında yükleniciye devredilen tapu payları ise avans niteliğinde olup, inşaatın kaçak olması sebebiyle daha önce tapuda yapılan pay devirlerinin haklı bir dayanağı kalmamıştır. Yükleniciden pay devralan üçüncü kişiler de. tapu devirlerinin inşaatın usulüne uygun biçimde gerçekleşmesi halinde geçerlilik kazanacağını bilmeleri gerektiğinden iyiniyetli olduklarını ileri süremezler. Bu durumda mahkemece, tapuda yükleniciden kayden pay temlik alan davalılar O. G. ve F. K.’e ait 4/120’er tapu paylarının da iptaline karar verilmesi gerekirken bu davalılara yönelik tescil isteminin reddi doğru olmamış, hükmün belirtilen sebeple bozulması uygun bulunmuştur.
Sonuç
Yukarıda 1 numaralı bentte yazılı nedenlerle, davalı Halil Küçük’ün temyiz itirazlarının reddine, 2 numaralı bent uyarınca davacı arsa sahibinin temyiz itirazlarının kabulüyle hükmün davacı yararına BOZULMASINA, aşağıda yazılı onama harcının temyiz eden davalıdan alınmasına, davacının peşin alınan harcının istenmesi halinde iadesine, kararın tebliğinden itibaren 15 gün içerisinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere, 09.05.2012 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.
Kat karşılığı inşaat sözleşmelerinin feshi!
Öznur YASLI/Emlakkulisi.com