22 / 11 / 2024
fuzul

Kentsel Dönüşümde Sürdürülebilir Yaşam semineri gerçekleşti!

 Kentsel Dönüşümde Sürdürülebilir Yaşam semineri gerçekleşti!

T.C. Kalkınma Bakanlığı, İstanbul Kalkınma Ajansı ve İktisadi Araştırmalar Vakfı tarafından ortaklaşa düzenlenen ‘‘Kentsel Dönüşümde Sürdürülebilir Yaşam Kalitesi İçin Farkındalık Araştırma Raporu’’ konulu Seminer İstanbul Point Otel’de gerçekleştirildi




Seminerin tebliğ oturumu bölümünde Mimar ve Mühendisler Grubu Genel Başkanı Avni Çebi ve T.C Çevre ve Şehircilik Bakanlığı, Altyapı ve Kentsel Dönüşüm Hizmetleri Genel Müdürlüğü, Genel Müdür Yardımcısı Abdullah Cengiz Makas birer sunum yaparken, Tebliğ oturumunun moderatörlüğünü de İTÜ Çevre ve Şehircilik Araştırma Merkezi Müdürü Prof Dr. Nuran Zeren Gülersoy yaptı.


“Vatandaşlar teşvik edilmeli, bilinçlendirilmeli ve süreç tamamlanmalı”


Seminerin açılış konuşmasını İktisadi Araştırmalar Vakfı Başkanı Prof. Dr. Ahmet İncekara yaparken, kentsel dönüşüm süreci ve bu süreçte olması gerekenler hakkında konuştu. Vatandaşların kentsel dönüşüm sürecine alıştırılarak, teşvik edilerek ve özellikle bilinçlendirerek süreci tamamlamak gerektiğine dikkat çeken İncekara; “Yasal altyapı hazırlayarak ortaya koyulan bu dönüşümü halk nasıl karşılıyor? Bilgileri, bilinçleri var mı? Kentsel dönüşüm konusunda yasal gelişmelerden haberleri var mı? Ne yapacakları, ne kazanacakları, gelecekte ne bekledikleri konusunda bilgileri bilinçleri var mı? Bu araştırmalar yapıldı. Saha çalışması yapıldı, bu rapor haline getirilip size sunuldu. Bu seminerdeki konuşmalar tartışmalar da kaydedilerek bu rapora eklenip, 6 ekim tarihinde bir kitap olarak bu raporu teslim edeceğiz.” diye konuştu.


“ Kentsel dönüşümü fırsatçılığa değil fırsata dönüştürmeliyiz”


Mimar ve Mühendisler Grubu Genel Başkanı Avni Çebi, “Kentsel Dönüşümde İnsan ve Çevre” konulu sunumunda kentsel dönüşüm sürecinde yaşanacak yenilikler ve inşa edilecek şehirlerin insani ölçeklere sahip olması gerektiğini vurgularken, geleceğe bırakılacak mimari ve mühendislik çalışmalarının, kültürümüzü yansıtmasının ve gelecek nesillere miras olarak bırakılmasının önemine dikkat çekti.


Şehirlerin, insanları bölen değil onları buluşturan mekanlar niteliğine kavuşturulması gerektiğini belirten Çebi, Kentsel dönüşümün, fiziksel mekânın dönüşümünün yanı sıra, sosyal adalet ve gelişim, sosyal bütünleşme, yerel-ekonomik kalkınma, tarihi ve kültürel mirasın ve doğal çevrenin korunması, zarar azaltma ve risk yönetimi, sürdürebilirliğin sağlanması, erişebilirlik, gelecek nesillerin hakkı vb. ilkeler çerçevesinde kapsamlı ve bütünleşik bir yaklaşımla ele alınması gerektiğini söyledi. “Herkes İçin Şehir” kavramından da söz eden Çebi; “Bu kavramların hepsi yan yana konulduğunda şehirlerimiz “herkes için şehir” kavramına; yani sosyal adaletin sağlandığı bir mekân üzerine inşa edilmiş olarak, şehrin medeniyet ve kültürel zenginliklerini de gelecek kuşaklara aktarılabilecek dinamiklere ulaşmış olacaktır.” diye konuştu.


Şehirlerin günlük yaşamda, özellikle yaşlılar, özürlüler ve çocuklar için zorluklar  barındırmaması gerektiğinin altını çizen Çebi, bu konuya hassasiyetle önem verilmesinin önemini kaydetti. İnsanların şehirlerde yürüyebilmesinin, insani ilişkiler kurup geliştirmesinin günlük yaşamda olması gereken hareketler olarak nitelendiren Çebi, kentsel dönüşüm süreci hakkında da şöyle konuştu; “Öncelikle kentsel dönüşüm yapılırken yaşanılan mekânın sosyal yapısı, ilişkiler ve yerel ekonomik yapı insan merkezli olarak görülmelidir. Kentsel dönüşümü ülkemiz için bir fırsata çevirmemiz lazım. Fırsatçılığa değil, fırsata çevirmemiz lazım ki, kaybettiğimiz yılları da kazanma imkânı yakalayabilelim. Türkiye’de şehir yoğunluğu, hakikaten çok önemli, nüfus yoğunluğu politikalarına dikkat ederek Türkiye’de daha sağlıklı, sürdürülebilir şehirler inşa edebilmeliyiz.”


“Milyonlarca yapı hakkında ciddi sorunlar oluşabilir”


Çevre ve Şehircilik Bakanlığı Alt Yapı ve Kentsel Dönüşüm Hizmetleri Genel Müdür Yardımcısı Abdullah Cengiz Makas, “Kentsel Dönüşüm Yasası ve Finansman Boyutu” konulu sunumunda mevcut yapı stokundaki riskli yapıların tespit edilmesinden yeniden inşa edilişine kadar geçen süreçte olması gerekenleri konuklarla paylaşırken, devletin kamulaştırma yetkisi konusunda da açıklamalarda bulundu. Devletin  kentsel alanların dönüştürülmesinde 6306 sayılı kanundan yararlanıldığını ve kentle ilişkisi kalmayan alanların kente kazandırıldığını söyledi. Bu kanunun daha çok afet odaklı olduğunu söyleyen Makas, afet riski altındaki alanların dönüştürülmesi için bu araştırma projesinin önemli olduğunu belirtti.


Ülkenin büyük bir kısmının deprem riski altında bulunduğunu belirten Makas, "Türkiye'de 19 milyon yapı var. Bunun 5 milyonu 1999 depreminden sonra yapılmış binalardır. Bunların mevzuata uygun olduğunu varsayarsak, geriye kalan 14 milyon yapı hakkında ciddi sorunlar oluşabilir. Bunların depreme dayanıklılık testinin yapılması gerekiyor" diye konuştu. 


1939 yılında meydana gelen Erzincan depreminde 60 saniye içinde 33.000 can kaybının yaşandığının bilgisini de veren Makas, 1999 yılında meydana gelen Gölcük ve Düzce depremlerinde Milli gelirin %10-15’inin birkaç dakika içinde kaybolduğuna dikkat çekti.


Öte yandan ‘‘Kentsel Dönüşümde Sürdürülebilir Yaşam Kalitesi İçin Farkındalık Araştırma Raporu’’ konulu seminer çerçevesinde, Okan Üniversitesi Mühendislik ve Mimarlık Fakültesi’nden Prof. Dr. Enver Ülger’in moderatörlüğünde,  TOKİ  İstanbul Emlak Dairesi Başkanı Ali Seydi Karaoğlu, Kentsel Dönüşüm Destek Platformu’ndan Faruk Göksu ve GYODER Yönetim Kurulu Başkanı Işık Gökkaya’nın katıldığı “Sürdürülebilir Kentsel Dönüşümde Yeni Yaşam Alanları ve İnsan, Yeni Fırsatlar, Çözümler” konulu bir panel de düzenlendi.


Geri Dön