Yıldırım Türker Haberi
Fevkalade uygar, paylaşımcı, müzakereye açık olduklarından değil elbet. Kentsel toplumsal muhalefeti yatıştırmak için. Meclisten tereyağından kıl çeker gibi çıkarılıveren 4x3 modeli Islahat Fermanı, devletin yeni nesiller üstüne geliştirdiği kurguyu yansıtıyordu: Taş atan çocuklar yerine Kuranı hatmeden çocuklar. Tinerci çocuklar yerine genç ameleler. Başbakanın gözlerini yaşartan bu zaferi dillendirme tarzı, bütün topluma, "Şunları daha çocukken tezgâha oturtacaksın, bak büyüyünce seslerini çıkartabiliyorlar mı" diye baktığını gösteriyor. Var olan sistem pek iyiydi, ona dokunmayın demek istemiyoruz elbet. Ama bu büyük 'devrimin ardındaki niyeti de görmezden gelemeyiz. Emek Sinemasının pazarlanmasının ardında da aynı yaklaşımın ketsel dönüşüm tasavvuru açıkça okunabilir. Var olanı koruyup yenileyeceğine kentin hafızasını ticaretin kirli süngeriyle siliverirsin. Bu işbitirici muhafazakârların muhafaza etmeye değer bulmadıklarından, Emek Sineması. Roman nüfusu gibi. Emek nedir Türkiyeli sinemaseverlerin hemen her birinde mutlaka derin...