24 / 11 / 2024

Kocaeli'de gayrimenkul dolandırıcılığı iddiası!

Kocaeli'de gayrimenkul dolandırıcılığı iddiası!

Emlak işleriyle uğraşan İslam Özkarhan, Akkurt Group’un sahibi İlhan Akkurt’un kendisini mağdur ettiğini ileri sürdü. 




Başiskele Yuvacık’ta emlak işleriyle uğraşan İslam Özkarhan, Ramada Otel’in sahibi Kemalettin Akkurt’un kardeşi olan ve Akkurt Group şirketiyle inşaat sektöründe faaliyet gösteren İlhan Akkurt’un kendisini mağdur ettiğini ileri sürdü. 

Kocaeli Barış Gazetesi'nde açıklamalarda bulunan İslam Özkarhan, aptırdığı tişörtle mahkemelik olduğu Akkurt’tan hakkını istedi.

Başiskele Yuvacık’ta emlak işleriyle uğraşan İslam Özkarhan, Ramada Otel’in sahibi Kemalettin Akkurt’un kardeşi olan ve Akkurt Group şirketiyle inşaat işleriyle uğraşan İlhan Akkurt’la ilgili iddilar ileri sürdü. 

İlhan Akkurt’a komisyon karşılığı iki arazi aldığını, bu arazilerin karşılığında Akkurt’un kendisine 3+1 ev vadettiğini ileri süren Özkarhan, bu evin önce 2+1’e küçüldüğünü, daha sonra evden 170 bin TL alacağı varken, 40 bin TL’sinin azaltıldığını dile getirerek hakkını almak istediğini söyledi. 

İlhan Akkurt’un kendisine mağduriyet yaşattığını ileri süren Özkarhan yaptırdığı tişörtün üstüne “İlhan Akkurt bana söz verdi, tutmuyor” yazdırarak tepkisini gösterdi. Özkarhan, şu açıklamalarda bulundu:

“İlhan Akkurt’la ben Yuvacık’ta komisyon karşılığında 2 arazi aldım. Bir arkadaşım aracılığıyla bunların Umuttepe’deki yurt inşaatı vardı o zaman tanıştım. Erkan Ertuğrul eniştesi onunla tanıştım bir dostluğumuz oldu gayrimenkul işi yapıyoruz. Bana müşterisi olduğunu Yuvacık’ta yer bulmamı istedi, ben Yuvacık’ta oturuyorum zaten. Bir esnaf arkadaşımın yerini buldum 20 dönüm civarı falan. Başkasına verecektik biz bu yeri komisyon karşılığında. Erkan Bey ‘İlhan Bey yapacak ona verelim burayı’ dedi. Hem kendisiyle de çalışıyor zaten müdür. Ben de ‘Tamam başkası yapacağına o yapsın’ dedim.

Birlikte toplantı yaparken bize söz verdi ben de Erkan’a güvenerek hiçbir şey istemiyorum bu arada. 3+1 daire bana, 3+1 daire kendisine verilecekti. Sonra inşaat başladı, devam ederken İlhan Bey, Erkan’a verdiği daireyi vermiyor. Bana mal sahibinden 3+1 daire vereceklerdi onu 2+1’e düşürüyorlar. Bir dünya sıkıntı yaşadık. Bir gün Erkan Bey aradı beni ‘Ya bizim 2+1’i de başka daire katıyorlar’ diyor. Gittim Yuvacık Aydınkent’teki şantiyeye İlhan Akkurt’a ‘Kime sordun, bize daireyi alın dedin şimdi de başka tarafa kaydırıyorsun’ dedim. Bana ‘Sen kimsin?’ dedi. Döndüm Erkan yanımda eniştesi ‘Ya benim katımı verin ya da paramı verin’ dedim. ‘Burası yeri değil ofise gidelim’ dedi. Yer sahibini aradık ‘İşini gücünü bırak gel ofise’ dedim. Mal sahibi geldi ‘Bu adamlar bize yamuk yaptı bizim daire uçtu’ dedim. Erkan kızdı çekti gitti. Mal sahibi de kızınca ‘Tapuyu sen al. Bu onun eniştesi vermezse vermesin’ dedim ona.

Erkan Ertuğrul da bu iş olsun diye cebinden 30 bin TL masraf etti, Allah için benden çok uğraştı bu iş için. Bizim Erkan’la sorunumuz yok orada mal sahibiyle kavga ettim. ‘Ben bir şey vermem bu daire sizin olsun’ dedi. Dosyadan bir kağıt çıkardı ‘Bu daire sizin’ dedi kapattık konuyu orada. Gel zaman git zaman Erkan da bu daireyi yaptı üzerine. Bizim aramızda önemli değil. 300 bin TL’ye elden sattık daireyi yarısını Erkan bana komisyon olarak attı. Son parayı alacağız mal sahibi bizden hisse istedi. Erkan da bana 300 bin TL’ye daire vereceği için ‘100 bin TL vereyim sana’ dedim. Havadan ölüsü 500 bin TL para alacağım için 100 bin vereyim gönlü olsun diye düşündüm. Bu işi biz bitirdik Erkan’la ama o da mal sahibi. Mal sahibi sürekli bunu arıyor darlıyor.

“BAŞKA BİR ARSA DAHA VERDİK” 

Erkan’dan baya bir para aldım o zamana kadar kredi hazır değildi parça parça geldi. Erkan’ın da bir arkadaşı vesile olmuş parayı hiç ettik yani. İş böyle devam ediyor, daireyi verirken Erkan’a ‘Kavga gürültü yapmayalım’ dedim. Başka bir arsa daha verdik oradan da para alacağız diye ses çıkarmayayım dedim. Ondan sonra mal sahibi Erkan’ı darlamaya devam etti ‘Ben de para istiyorum’ diye. Erkan da yanıma geldi gittik mal sahibinin yanına ‘Abi bana 3+1 daire söz verdin. Ver 2+1 ben de sana 100 bin TL vereyim’ dedim. Mal sahibi de ‘İlhan da bana söz verdi vermiyor, ben de uğraştım’ dedi. Gidip konuşalım dedik. O arada ben İlhan’la koptum mal sahibinin ofisinde arıza çıkınca. 

Gittik ofise İlhan Akkurt ’a ‘Sen bize salça olma biz zaten mağdur olduk. Bizim 2 daire gitti, 3+1 gitti 2+1’e düştü oradan Erkan’la bana bir şey kalmadı. Sen bize bulaşma biz de sana destek olalım’ dedim. Bizi ‘İşim gücüm var’ diyerek kovdu ofisten. Ben mal sahibini bıraktım, gittim 5 Litrelik bidona, 1 litrelik su ve benzin karıştırarak ofisine döktüm korkutma amacıyla. Ofiste sekreter kız vardı ‘Sen de çık dışarı’ dedim. Girdim İlhan Akkurt’un odasına benzini dökmeye başladım. ‘Dur otur konuşalım’ dedi. Ben de ‘5 dakika önce buradaydım sen benden iki yaş büyüksün, sana abi dedik verdiğin hiçbir sözü tutmadın. Nasıl adamsın?’ dedim. O arada Erkan geldi, İlhan Akkurt bana silah çekti. Polis de gelince karakola gittik. İfadesinde ‘Ben onları tanımıyorum’ demiş. Dese ne olur? Onun şirketinden bana gelen para var komisyon karşılığında. Ben de ifade verdim çıktım şimdi mahkemelik olduk. Bizim paralar hiç oldu. 

“40 BİN LİRAMDAN VAZGEÇTİM” 

Biz mal sahibine biraz para verdik, ev sahiplerinden büyükleri girdi araya. Bana da dediler ki ‘Bu işi uzatma sen de 40 bin lirandan vazgeç kavga gürültü olmasın. Bir iş yaptık İslam arıza yaptı demesinler’ dediler bana. Onlar araya girince Erkan, mal sahibi, ben imza attık ‘Hiçbir alacağımız kalmamıştır’ diye. Karakolluk olduktan üç gün sonra mal sahiplerinden biri ‘Ben İlhan’la konuşurum şikâyetini geri alır, konuyu kapatırız’ dedi. Ben de ayak uydurdum ona. Orada 40 bin liramdan da vazgeçtim 170 bin TL alacaktım, 130 bin TL aldım. İlhan arıza yaptı, şikâyetini geri almadı. 

Bu yer haricinde bir yer daha yaptı. Bu yeri de ben bağladım. 3 sene oldu çivi çakmadı. Adamlar bana ekşiyor ‘Sen bu adamı nereden buldun bize taktın?’ diye. Mal sahiplerine verilmiş sözler var. İçinde bir ev var, onu çıkaracaktı onun mağduriyetini giderecekti. En ufak şeyi bahane yapıyor. Millet beni aramaya devam edince artık dedim ki ‘Bir iş yaptık burada, sözlü yaptık sıkıntı yaşadık. Buradan bana verecek misin?’ dedim. ‘Yaptığım zaman vereceğim’ dedi. ‘Tamam, yapalım bir kâğıt imzalayalım’ dedim, imzaladı. Ben Mamikler’e gittim, Haluk Bey de eski bir tanıdığım ona bir yer gösterdim. Benim olduğumu bilmiyormuş, duymuş bu mevzuyu. ‘Öyle şey mi olur kapatın bu mevzuyu uzatmayın. Sen bizim dostumuzsun, o da bizim arkadaşımız. Ben onunla da konuşayım bu mevzu kapansın. Sana ne söz verdiyse gereğini yapsın’ dedi. ‘Abi ben hakkım olanı istiyorum. Kavga, gürültü, arıza olmasın diye biz ne dediyse tamam dedik’ dedim. Bir kere namazda denk geldik ‘Abi tişört yaptırdım’ dedim. İlhan Akkurt bana söz verdi, tutmuyor. Gerektiği kadar da bu tişörtü yapacağım, herkese de dağıtacağım. Bununla gezeceğim dedim, önce Valiliğe gittim ‘Bu adam bana söz verdi, sözünü tutmuyor.’ Ben burada bir şey yapamıyorum. Hukuk da bana ‘5 bin TL’ye kadar olan işlerde dava açabiliyorsun. 5 bin TL’den yukarısına dava açamıyorsun’ diyor. Gelsin 5 bin TL’yi ben vereyim ona. Benim mevzum para değil, bana yaptığını ben hazmedemiyorum. Kaymakamlığa dilekçe yazdım ofisinin önünde tişörtümü giyip sandalyeye oturmak için bana izin vermedi. İzin vermediler haber de vermiyorlar. Gittim kendi dilekçemi kendim aldım, kaymakamın sekreterine gittim. ‘Bu iş böyle yazılı olmaz ben kaymakamla görüşeceğim’ dedim. ‘Tamam sen git ben not aldım’ dedi. Kaymakam’la görüşünce İlhan Akkurt’un yaptıklarını anlattım ‘Sizden bir gün izin istiyorum’ dedim. Güzel güzel not aldı, dinledi sonra beni emniyete gönderdi. Pandemi nedeniyle reddedildi.

Ben bu kadar ılımlı gittiğim halde mağdur edildim. Abisi Kemalettin Akkurt’a da ulaşmaya çalıştım zaten onu da dinlemiyor. Büyüğü olduğu için ‘Bana niye gelmedi?’ demesin diye etrafındaki birkaç adamı da adadım. İkimiz de şu an müşteki sanık olarak mahkemelik olduk. İlhan Akkurt bana ‘Param yok’ desin ben de vazgeçeyim. Ben hakkım olanı istiyorum kimsenin parasında pulunda gözüm yok Allah daha çok versin. Ama bana söz verilen para neyse ben hakkımı istiyorum.”

Bodrum'da emlak dolandırıcılığı!


Geri Dön