Konkordato zorlaşıyor!

Para Dergisi'nden Talha Apak bu hafta "Mevzuatın hızına yetişilmiyor" başlıklı yazı kaleme aldı. İşte yazının detayları;

PARA Dergisi’nde, “mevzuatın içinden” köşesini yazdığım için, haliyle mevzuat ağırlıklı yazıyorum. Ancak, mevzuat ile okuyucuyu daha fazla sıkmamak için bazen farklı şeyler de yazmak gerekiyor. Her hafta başı bu hafta ne yazayım diye düşünürken, gündemi takip etmek üzere dolaşırken bir de bakıyorum ki çok sayıda önemli mevzuat yağmur gibi yağıyor. Şiddetli yağmurda trafikte sileceklerin yağmurun hızına yetişememesi gibi ben de mevzuatın hızına yetişemiyorum. Bu haftaki yazımda da yeni çıkan önemli birkaç mevzuatın özetini vereceğim.

ZORUNLU SÜRE UZATILDI

Geçen yıl, Para Dergisi’nin 36’ncı sayısında “İhracat bedellerinin yurda getirilmesi ve bozdurulması artık zorunlu” başlıklı yazımızda, 4 Eylül 2018 tarihli ve 30525 sayılı Resmi Gazete’de “Türk Parası Kıymetini Koruma Hakkında 32 Sayılı Karara İlişkin Tebliğ (İhracat Bedelleri Hakkında)

(No: 2018-32/48)” ile Hazine ve Maliye Bakanlığı yetkisini kullanarak, Türkiye’de yerleşik kişiler tarafından gerçekleştirilen ihracat bedellerinin fiili ihraç tarihinden itibaren en geç 180 gün içinde yurda getirilmesi ve söz konusu bedellerin en az yüzde 80’inin bir bankaya satılmasının (TL’ye çevrilmesinin) altı ay süre ile zorunlu olduğunu yazmıştık.

Bu zorunluluk 4 Mart 2019 tarihinde sona ermesi gerekirken, 3 Mart 2019 tarihli ve 30703 sayılı Resmi Gazete’de yayımlanan 2019-32/53 No.lu Tebliğ ile söz konusu süre altı ay daha uzatılarak uygulamanın yürürlüğü bir yıla çıkarıldı. Bu durumda, 4 Eylül 2018 tarihinden 4 Eylül 2019 tarihine kadar bir yıl süreyle yapılan ihracat bedellerinin, fiili ihraç tarihinden itibaren en geç 180 gün içinde yurda getirilmesi ve söz konusu bedellerin en az yüzde 80’inin bir bankaya satılması zorunlu hale geldi.

ARTIK HERKES MÜTEAHHİT OLAMAYACAK

Deprem riski, kentsel dönüşüm ve imar sorunları çerçevesinde, özel sektör müteahhitleri uzun süredir gündemde yer alıyordu. Nihayet, “Yapı Müteahhitlerinin Sınıflandırılması ve Kayıtlarının Tutulması Hakkında Yönetmelik” 02 Mart 2019 tarihli 30702 sayılı Resmi Gazete’de yayımlanarak yürürlüğe girdi. Bununla plân, fen, sanat, sağlık, çevre şartlarına ve standartlara uygun yapı inşa edilmesine yönelik yapım faaliyet ve süreçlerinin takibini sağlamak üzere, yapı müteahhitlerinin ekonomik, mali, mesleki ve teknik yeterliklerine göre sınıflandırılarak yetki belgesi numarası verilmesine, kayıtlarının tutulmasına, belge numaralarının veya gruplarının iptaline ilişkin usul ve esasları yeniden düzenlenip müteahhitleri sınıflandırarak yetkileri de yeniden belirlendi.

KONKORDATO ZORLAŞIYOR

2019’da konkordatoya başvuran firma sayısında 2018’e göre azalma olmakla birlikte, başvuruların gündemdeki yerini koruduğu görülüyor. Önceki yıla göre azalmanın bir nedeni de 30 Ocak 2019 tarihli Resmi Gazete’de yayımlanan “Konkordato Talebine Eklenecek Belgeler Hakkında Yönetmelik” ile tüm başvurularda “bağımsız denetim kuruluşu” tarafından düzenlenecek “makul güvence veren denetim raporu”nun zorunlu kılınması olduğu görülüyor, ilgili rapor ve rapora bağlı olarak düzenlenen sözleşmenin ise, konkordato talebinden itibaren en geç 60 gün içerisinde KGK’ya bildirilmesi zorunluluğu var.

DEĞERLENDİRME

Özetini vermeye çalıştığımız ve bu yıl yürürlüğe giren üç önemli mevzuat değişikliği reel piyasalar için gerekliydi. Üç düzenleme de doğru ve yerinde kararlar olarak görülüyor. Şöyle ki...

a - İhracat bedelleri: Altı ay öncesine kadar ihracat bedellerinin yurda getirilmesi ve bozdurulmasında “tasarruf serbestisi” bulunuyordu. Ancak, döviz kurlarındaki dalgalanmayı önlemek ve piyasalardaki nakit sıkışıklığını gidermek için ihracat bedellerinin belli koşullarda yurda getirilerek TL’ye çevrilmesi gerekliydi.

b - Müteahhitlerin sınıflandırılması: Her önüne gelenin müteahhitlik yapamaması, yapanların yetki ve sorumluluklarının sınıflandırılması, gerek imar mevzuatı, gerekse kentsel dönüşüm açısından gerekliydi.

c - Konkordato uygulaması: Son zamanlarda gündemden düşmeyen ve reel piyasayı yakından ilgilendiren konkordato uygulamasının, uygulamada yaşanan bazı sorunların da dikkate alınarak disipline edilmesi ve bağımsız denetim kuruluşunun raporuna bağlanması gerekliydi.

Ülke ekonomisine ve reel piyasaya katkısı olabilecek, tarafları ve uygulayıcıları disipline edecek benzer birçok konuda da günün koşullarına göre radikal tedbirlerin alınması her zaman faydalı olacaktır.