Koronavirüs Antalya'da inşaat sektörünü nasıl etkiledi?

Ekonomik krizden sonra artan maliyetlerle birlikte şimdi de koronavirüsün vurduğu müteahhitler çözüm istiyor. Otopark Yönetmeliği, müteahhitlerin sınıflandırılması, hafriyat ve yapı denetim konularında sıkıntı yaşadıklarını ifade eden Kepez İlçesi Müteahhitler Derneği Başkanı Mehmet Ali Ünal, çözüm önerilerini anlattı. 

Antalya Son Haber'den Yusuf Katrağ'ın haberine göre; son zamanlarda üst üste gelen olumsuzluklar sebebiyle sıkıntılı bir süreç yaşayan inşaat sektörünün kalbi konumundaki müteahhitler, şimdi de koronavirüsün olumsuz etkilerinden dolayı sıkıntılı günler yaşıyor. Sektördeki durgunluğun yanı sıra yapısal sorunları da olan müteahhitler çözüm bekliyor. Otopark Yönetmeliği, Müteahhitlerin Sınıflandırılması, Hafriyat ve Yapı Denetim konularında sıkıntıları bulunduğunun altını çizen Kepez İlçesi Mühteahhitler Derneği Başkanı Mehmet Ali Ünal, çözüm önerilerini açıkladı. Otopark Yönetmeliği yürürlük tarihinin 30 Haziran’a kadar 3 ay ertelenmesinin yeterli olmadığını belirten Ünal, yönetmeliğin yürürlüğe girmesiyle birlikte ortaya çıkacak sorunlara işaret ederek bazı değişikliklerin şart olduğuna dikkat çekti. 

“KORONAVİRÜS SIKINTIYI DAHA DA ARTIRDI”

Çin’de ortaya çıktıktan sonra dünyada hızla yayılan ve ülkemizde de hayatı olumsuz etkileyen Koronavirüsün, sektöre etkisinin olumsuz yönde olduğunu ifade eden Ünal, “Arsa sahipleriyle yeni sözleşme yapacak olan müteahhit arkadaşlarımız virüs belirsizliğinden dolayı sözleşmeleri yapamadı. Sözleşmeler ertelendi. Virüs tehlikesi nedeniyle resmi kurumlarda tedbir amaçlı haklı olarak işler yavaşladığı için zaten sıkıntılı olan sektörümüz daha da sıkıntılı hale geldi. Virüs tehlikesinin kısa zamanda ortadan kalkmasını bekliyoruz. İnşallah virüs; toplumumuza, dünyaya daha fazla zarar vermeden çaresi bulunur ve rahat bir nefes alırız” diye konuştu.

“3 AYLIK UZATMA YETERLİ DEĞİL”

Virüs tehlikesi atlatıldıktan sonra da müteahhitleri sıkıntılı günlerin beklediğini vurgulayan Ünal, sektörün rahatlatılması için yapılması gerekenleri anlattı. İnşaat sektöründe yeni uygulamaları hayata geçirecek olan Otopark Yönetmeliği’nin yürürlüğe girme tarihinin Çevre ve Şehircilik Bakanlığı tarafından 30 Haziran’a kadar 3 ay ertelendiğini söyleyen Ünal, “31 Mart’ta yürürlüğe girecek olan Otopark Yönetmeliği, 30 Haziran’a kadar uzatıldı ama yeterli değil. Bizim beklentimiz 31 Aralık’a kadardı. İnşaat sektörü için 3 aylık bir uzatma çok kısa” şeklinde konuştu.

“KÜÇÜK PARSELLERDE BÜYÜK SORUN OLACAK”

Otopark Yönetmeliği’nin Kepez İlçesi’nde olduğu gibi küçük parsellerin bulunduğu yerlerde büyük sıkıntılar yaratacağına vurgu yapan Ünal, şunları kaydetti: 

“Örneğin eskiden 8 daireli bir binada minimum 3 araçlık otopark alanı ayrılması gerekirken, yeni yönetmeliğin yürürlüğe girmesiyle birlikte her daireye otopark alanı ayırmak gerekecek. Yani 8 daireye 8 otopark alanı ayrılacak. Bu da küçük parseller için büyük sorun haline gelecek. Bu sorun bodrum katın otopark yapılmasıyla çözülmek isteniyor fakat küçük parsellerde bodruma inmek ayrı bir sorun iken kolonların bulunması da sorun. Çoğu küçük parselde iniş eğimi sağlanamıyor. Bu sağlansa bile 5 aracın sığması gereken 100 metrekarelik alana kolonlardan dolayı sadece 2 araç koyabilirsiniz. Bu şekilde aşağıya 3 kat bodrum inseniz bile otopark alanını karşılamıyor. Zaten böyle bir maliyeti karşılamak da mümkün değil. Belki ticari alanlarda bodrum kata inmek maliyeti karşılayabilir ama konut alanlarında bu olanaksız.”

“ZEMİN KATI OTOPARK YAPARSAK SORUNU GENEL OLARAK ÇÖZEBİLİRİZ”

Konuyla ilgili çözüm tavsiyelerini de açıklayan Ünal, “Bu sorun parsellerin birleştirilerek büyük alanlar yaratılmasıyla veya bodrum kata inmek yerine zemin katlarda çözülebilir. Zemin katta çözülürse rampa problemi olmayacak. Zemin katta 2 metre yüksekliğinde otopark oluşturarak bodruma inme maliyetini ortadan kaldırılabilir ve otopark sorununu da yüzde 99 parsel içerisinde çözmüş oluruz. Böylece sorunu genel olarak çözebiliriz. Kısmi bir çözüm olarak da ön bahçe çekme mesafeleri otopark olarak kullanılabilir. Mümkünse yönetmelikte bunlarında dikkate alınmasını istiyoruz” diye konuştu.

“HAFRİYAT İÇİN NAKLİYE BEDELİNDEN DAHA FAZLA PARAYI ANTALYASPOR’A ÖDÜYORUZ”

Hafriyat konusunda da sıkıntı yaşadıklarına dikkat çeken Ünal, “Bir nakliye kamyonu bütün masraflar dahil olarak 150 liraya inşaattan bizim hafriyatımızı alarak nakil ediyor ama her kamyon için birde Antalyaspor’a 200 lira harç ödüyoruz. Antalya Büyükşehir Belediyesi’nin belirlediği bu bedeli, Antalyaspor Derneği’ne yatırıyoruz. Nakliye işletmesinin bütün masraflarıyla birlikte aldığı paranın yüzde 25 daha fazlasını bizden Antalyaspor alıyor. Hepimiz Antalyaspor gönüllüsü, sevdalısıyız ama müteahhidin sırtına böyle orantısız bir yük yüklemek sektör için olumsuz. Sektörün içinde bulunduğu çıkmazı da düşünürsek kamyon başı 200 lira ciddi bir rakam. Bu rakam 40-50 lira olsa kimse ağzını açmaz. Herkes gönüllü olarak bu yardımı yapar. İşin büyüklüğüne göre 40-50 bin lira harcı çıkanlar oluyor. Bunun yanında yan yana iki parseli olan müteahhit hafriyatını birinden alıyor diğerine boşaltıyor. Temel aşamasından sonra dolgu yapmak için tekrar geri getiriyor. Boşaltırken de geri getirdiğinde de zoraki olarak para ödüyor. Hiçbir müteahhit hafriyat bedeli alınmasın demiyor ama bu bedel revize edilerek makul oranda alınsın. Bunun hem Belediye Başkanımızın hem de meclis üyelerimizin desteğiyle çözülmesini istiyoruz” değerlendirmelerinde bulundu.

“GRUPLAR ARASINDA GEÇİŞ SIKINTILI, GRUP SAYISI ARTIRILARAK RAKAMSAL FARK DARALTILABİLİR”

Müteahhitlerin sınıflandırılması konusunda da sıkıntı yaşandığının altını çizen Ünal, sözlerine şu şekilde devam etti: 

“Yaklaşık 2 yıldır sektörün durgun olduğunu herkes biliyor. Çoğu müteahhit 2 yıldır iş yapamıyor. Sınıflandırmada son 15 yılda ve 5 yılda yapılan işler baz alınıyor. 5 yıllık süreçte 2 yıl iş yapılmadığı düşünüldüğünde 3 yıla bakmak gerekiyor. Sınıflandırmada en alt grup H grubu. Bu grup, kentsel dönüşüm yapamadığı için G grubuna geçmesi gerekiyor. G grubuna geçmesi için 4 milyon 200 bin liralık iş yapmış olması lazım. Bu durgunlukta çoğu arkadaşımız bunu sağlayamıyor. Birde burada toplamı değil yüzde 60’ı deniyor. Yüzde 100’ü alınsa bile artı olacak ama yüzde 60’ının alınması sıkıntı. Çözüm olarak, son 5 yıl değil, son 7 veya 10 yıl denilebilir. Ya da yapılan 8 sınıf arasındaki rakamsal farklar çok açık. Bu farklar daraltılarak aralara yeni sınıf kademeleri konabilir. Sınıf sayıları artırılabilir. Böylece müteahhitler daha rahat hareket edebilir veya bedel düşürülerek H grubu da kentsel dönüşüm yapabilsin. 4 milyon liralık iş bitim belgesi getiremeyen bir müteahhit 200 bin liralık kentsel dönüşümü yapamıyor. Para, tecrübe her şey var ama son 5 yılı kurtarmıyor ve bir üst sınıfa geçemediği için kentsel dönüşümü yapamıyor. Herkesin ekonomisi oranında inşaat yapabilmesi, sektörün hızlandırılması adına artı olur. Son 15 yıl baz alınırsa, en büyük işin 2 katı şartı var. Çoğu müteahhit bunu aşamıyor.”  

“ANTALYA, 3 BÖLGEYE AYRILARAK SORUN RAHATLIKLA ÇÖZÜLÜR”

Eskiden müteahhitlerin istediği yapı denetim firması ile anlaşarak yapı denetimi yaptırırken, Çevre ve Şehircilik Bakanlığı’nın getirdiği standarttan sonra yapı denetim firmasının kura yoluyla belirlenmeye başlandığını belirten Ünal, şu şekilde konuştu:

“Bunda bir sorun yok ama Antalya merkezinde müteahhitlik yapan birisine Gazipaşa’dan, Manavgat’tan, Alanya’dan, Kemer’den yapı denetim firması çıkıyor. Yapı denetim firması inşaatların büyüklüğüne veya küçüklüğüne göre, gerek işin küçüklüğü ve gelip gitmenin zor olması, gerekse başka bürokratik durumlardan dolayı işi yapmaktan imtina ediyor. Örneğin, iki blok inşaatı olan bir arkadaşımızın birisinin yapı denetimi merkezden çıkarken diğeri Alanya’dan çıktı. İkisine de ayrı ayrı evrak hazırlıyor. Hem bürokratik olarak işler uzuyor hem de inşaat yavaşlıyor. Düşünün ki kalıbı çakıp demiri döşüyorsunuz. Betonu dökmek için yapı denetimi bekliyorsunuz. Alanya’daki firma ‘Ben Antalya’ya haftaya geleceğim’ diyebiliyor. Bu tip engeller ortaya çıkabiliyor. Bununla ilgili çözüm önerimiz Antalya bölgesinin Batı, Doğu ve Merkez olarak üçe bölünmesi. Serik ve ilerisindeki ilçeler Doğu, Kemer ve ilerisindeki ilçeler Batı ve merkez ilçelerin de merkez olarak tayin edilerek yapı denetim firmalarının işin yapıldığı yere göre buralardan çekilmesi gerekiyor. Böyle olursa sıkıntı yaşanmaz ve hem yapı denetim firmalarının hem de müteahhitlerin işi kolaylaşır.”

“RAPOR HAZIRLADIK, BAKAN KURUM’A VERMEK İSTİYORUZ”

Otopark Yönetmeliği, müteahhitlerin sınıflandırılması ve yapı denetim konularıyla  ilgili sorunlarla çözüm önerilerini rapor haline getirerek milletvekillerine ilettiklerini ifade eden Ünal, “Çevre ve Şehircilik Bakanımız Murat Kurum ile bir programımız olacaktı ama üst üste gelen afetlerden ve son olarak virüsten dolayı görüşemedik. Raporumuzu Bakan Beye de bizzat ileteceğiz” dedi. 

Koronavirüs İzmir'de gayrimenkul satışlarını nasıl etkileyecek?

Koronavirüs inşaat sektörünü nasıl etkileyecek?