30 / 06 / 2024

Ucuz finansman imkanı inşaata yaradı!

Ucuz finansman imkanı inşaata yaradı!

Piyasadaki ucuz finansman imkanları kaynağı olmayan şirketler bile yatırım yapma imkanı sağladı. Bu durum gayrimenkul sektörünün ön plana çıkmasını sağladı.



Capıtal Dergisi'nde yer alan hebere göre; son dönemde pek çok şirket, alınan yanlış kararlar nedeniyle sıkıntıya girmiş durumda. Bu kötü kararların başında ise yurt dışına açılmada geç kalmak, kuru ve büyümeyi iyi yönetememek, ayağını yorganına göre uzatmamak, ihtiyacın üzerinde yatırım yapmak ve nakit akışını yönetememek var. Tüm bunları açık yüreklilikle itiraf eden CEO'lar, bu hatalardan hızlı dönmek gerektiğini vurguluyor. Bu kararlarda direnmemenin ölümcül sonuçları olabileceğini belirtiyorlar. En önemlisi akıllı davranmanın ve önlem almakta gecikmemenin önemine dikkat çekiyorlar.

Ucuz finansman imkanı inşaata yaradı!

"ARSA MALİYETLERİNİ DOĞRU YÖNETEMEDİK"

ERDEN TİMUR / NEF YÖNETİM KURULU BAŞKANI

“REKABET FİYATLARI YÜKSELTTİ”

Sektör olarak arsa fiyatlarında yapısal bir duruş sergileyemedik. Müteahhitler olarak birbirimizle yarıştığımız için arsa fiyatları çok yükseldi ve hata yaptık. Dünyada arsa maliyetlerinin ciroya oranı yüzde 15-25’leri geçmiyor. Buna karşın Türkiye’de yüzde 50 seviyesinde, Bağdat Caddesi’nde ise yüzde 70-80’leri buluyor.

PROJE SAYISI 35’TEN 5’E DÜŞTÜ

Arsa maliyetlerine dünya ölçeğinde bakıp o oranda yatırım yapmak gerekirken bu arsa maliyetleriyle hiçbir zaman sürdürülebilir olamayız. Son 2 yıldır ciroya oranı yüzde 35’lerin üzerinde olan arsaları almamaya çalışıyoruz. Aynı anda 14 projemiz vardı. Bunların sayısı 5’e düştü.

“GEÇ KALDIK”

Bir diğer hatamız da uluslararası sermaye piyasalarıyla ilişkiyi geç kurmak oldu. EBRD ile ortaklığı 1,5 yıl önce yaptık. Zaten konjonktür o dönemde bozulmaya başlamıştı. Bu ilişkiyi daha erken kurmamız gerekiyordu.

"FİYATLAMAYI DOĞRU YAPAMADIK"

Kur artışıyla birlikte şirketler fiyat ayarlamasında büyük hatalar yapmaya başladı. Unilever Türkiye, Orta Asya ve İran Yönetim Kurulu Başkanı Mustafa Seçkin de böyle düşünüyor. Şirketlerin genellikle değişken maliyet durumlarında doğru fiyat-lama yapmakta hata yapabildiklerini söylüyor ve “Maliyet artışlarında ürün fiyatlarında kısa, küçük adımlarla artış yapmak yerine o günkü resme bakıp büyük adımlar atan şirketler daha sonra geri dönüş yapmakta çok zorlanıyor” diye konuşuyor.

Ucuz finansman imkanı inşaata yaradı!

"AYAĞINI YORGANA GÖRE UZAT!"

Önceki dönemlerde piyasadaki ucuz finansman imkanları nedeniyle kaynağı olmayan şirketler bile yatırım yapma imkanına sahip oldu. Bu durum en fazla da inşaat, sağlık ve gayrimenkul sektörlerinde ön plana çıktı.

YDA Group’un başkanı Hüseyin Arslan da aynı görüşte. Arslan, nakit sıkıntısı yaşayan şirketlerin ucuz finansmanın cazibesine kapılarak yanlış yatırım yaptıklarını söylüyor. “Bunlar, yatırımlarında kaldıracı makul seviyelerde tutsalardı bu kadar zorlanmayacaklardı” diyen Arslan, yapılan ikinci büyük yanlışın ise yatırım yapma iştahıyla kısa vadeli borçlanma olduğunu belirtiyor. Arslan, bu dönemde kendilerinin de hata yaptıklarını belirterek, şu örneği veriyor:

“Şirketleri bugün sıkıntıya sokan ayağını yorganına göre uzatmamak oldu. Bizim de ders çıkardığımız işlerimiz var. Gayrimenkulde 2018’den önce yaptığımız projeleri satsaydık bugün çok daha kârlı olabilirdik. Daha iyi fiyatlara satabileceğimizi ümit ederek satışta geç kaldık.”

Alarko Holding Genel Koordinatörü Ayhan Yavrucu da inşaat ve enerji sektörlerindeki yanlış kararların oyuncuların ayağını yorganına göre uzatmamasından kaynaklandığını belirterek ihtiyacın üzerinde yapılan yatırımların finansmanının doğru yapılmadığım söylüyor.

“Biz hata yapmadık, çünkü konservatif bir şirketiz” diyen Yavrucu, ayağı yorganına göre uzatıp kaynaklan optimal şekilde kullanmak ve öz kaynak kredi dengesine dikkat etmek gerektiğini belirtiyor.

Ucuz finansman imkanı inşaata yaradı!

“BEKLENTİLERİMİZİ AŞAĞI ÇEKTİK”

Bundan sonra bayilerden fiziki yatırımlarla ilgili taleplerin azalması ve bunun sadece kriz durumunda değil daha kalıcı, daha uzun vadeli eyleme dönüşmesi gerekiyor.

400 metrekarelik showroom ihtiyacı varsa 1.000 metrekarelik yer istememek gerekiyor. Biz de hatamızı anlayıp kendi markalarımızda bayi beklentilerimizi biraz daha aşağıya çektik. Artık fiziksel yatırımdan ziyade daha çok hizmet kriterlerine yatırım yapmalarını istiyoruz. 

Ucuz finansman imkanı inşaata yaradı!

SADECE BÜYÜME ODAKLI GİTMEK BÜYÜK HATA
TANKUT TURNAOGLU / P&G TÜRKİYE VE KAFKASLAR YKB

"ZORA DÜŞTÜLER"

Hızlı tüketim sektöründe en fazla yapılan yanlış sadece “büyüme” odaklı gitmek. Türkiye’de büyümeyi iyi yönetemeyenler nakit ihtiyacını kendi içlerinde bankalardan karşılama zorunda kalanlar ve bunu sağlamayanlar zora düştü. Herkes için böyle bir ders var.

"DENGELİ GİTMEK GEREKİYOR"

Büyüme, kâr ve nakdi daha iyi yöneterek daha dengeli gitmek gerekiyor. Büyümeye çok odaklanırsanız, bu durum çok fazla na kit ihtiyacı yaratıyor. Bu da şirketinizi kriz durumlarında yalpalatabiliyor. Doğru olanı daha dengeli büyümek.

"ESKİSİ GİBİ HIZLI DEĞİLİZ"

Biz de büyüme konusunda bu hatayı yaptık ve şimdi de büyümemizi dengeleme ihtiyacı duyduk. Yine çift haneli büyüyoruz ancak bir önceki dönem kadar hızlı değiliz. Nakit ve kârlılığı belli bir seviyede tutmanız gerekiyor ki büyüme sürdürülebilir olsun.

"KURU İYİ YÖNETEMEDİK"

İnşaat ve müteahhitlikten araç kiralamaya kadar pek çok sektörde CEO’lar kur artışının iyi yönetilmediğini belirtiyor. Garenta ve ikinciyeni.com Genel Müdürü Emre Ayyıldız, araç kiralama sektörünün yabancı para cinsiyle borçlandığım ve kurdaki ani sıçramalarda birçok şirketin kur farkını yönetemediği için sıkıntıya girdiğini belirterek “Sektördeki küçülme bundan kaynaklandı. Bu yıl da küçülme devam edecek” diyor. Ayyıldız, bu hatayı kendilerinin de yaptıklarını belirterek rekabetin daha az olduğu paylaşımlı araç kiralama modeli gibi yeni alanlara yatırım yaptıklarını söylüyor.

Örge Elektrik CEO’su Nevhan Gündüz ise müteahhitlikte en büyük hatanın şirketleri krize hazırlamamak olduğunu belirterek “Sektörde döviz artışına karşı kendini koruyamayan şirketler hata yaptı ve sıkıntıya girdi” diyor.

Gündüz, kendilerinin de kur artışından korunsalar da yurt dışına açılma konusunda yanlış yaptıklarını söylüyor ve şöyle devam ediyor: “Yurt dışına daha erken açılabilirdik. Ancak bunu geçen yıl planladık ve bu yıl yurt dışına açılıyoruz. Almanya, Katar, Azerbeycan ve Kuveyt’te iş yapmak üzere faaliyete geçtik.”

Sera Group CEO’su Ozan Şener de inşaat sektörünün dolara endeksli olmasına karşın bu durumun şirketler tarafından iyi yönetilmediği görüşünde. Şener, “Kuru daha iyi yönetmemiz lazımdı. Her şirket kurun yukarı gidişini öngörüp kendi risklerini bertaraf etmeliydi” diyor.

Şener, kur artışını rakiplerine göre iyi yönetmelerine karşın ürettikleri daire tipinde yanlış yaptıklarım belirtiyor ve ekliyor: “Kur artışını kendimize göre iyi yönettik ancak Bodrum’daki projemizin daire tipinde kötü karar verdik. Alım gücü düştüğünden daha küçük boyutlu daireler bu dönem daha iyi olurdu” diyor.

"YANLIŞ PAZARA GİRDİK"

CEO ve iş insanlarının çoğunlukla yaptığı hatalar arasında yanlış pazarlara girmek, yeterince ürün ve marka tanıtımı yapmamak da bulunuyor. Özellikle yurt dışında girdikleri yeni pazarlar konusunda kötü karar alanların sayısı az değil.

IBS Sigorta Genel Müdürü Murat Çiftçi de yurt dışında seçtikleri pazarda yanlış yaptıklarını söylüyor. Şirket olarak farklı coğrafyalara açılma planlarının olduğunu, özellikle Kazakistan’da yatırım yapmayı planladıklarını söyleyen Çiftçi, “Ancak oradaki ekonomik ve politik durum yatırım yapmamızı öteledi. Kazakistan’daki mevcut ortamı anlayamadığımız için vakit kaybettik. Bu nedenle rotamızı Azerbaycan’a çevirdik. Yatırımlarımızı oraya kaydırmayı planlıyoruz” diyor. Çiftçi, Dubai’de de yatırım yapacaklarını ancak geleneksel iş yapma yöntemlerinin yoğunluğundan dolayı bunda geciktiklerini ifade ediyor.

Yurt dışı yatırımlarında yanlış yapanlardan biri de Cotton Box oldu. Şirketin yönetim kurulu başkanı Nuri Turgut, şöyle konuşuyor:

“Yurt içinde ve yurt dışında sabırla satış ağımızı oluşturmak için çalışıyoruz. Bu süreçte hatamız, çok sağlıklı zeminde olmayan bazı ülkelerle ilgili yatırımlarımızın, ortaya çıkan olumsuzluklar nedeniyle istenen verimliliğe ulaşamaması oldu. Mısır’da 5, Rusya’da 3 yıl önce, İran’da geçen yıl yaşanan çalkantılar, verdiğimiz emeklerin karşılığını almaya başlayacağımız zaman maalesef akamete uğradı. Bu durum zaman kaybı ve finans kaybını beraberinde getirdi, koyulan hedeflerde sapmalara yol açtı.”

"KAPASİTE FAZLASI OLUŞTU"

Enerjiden gıdaya, lojistikten mobilyaya kadar pek çok sektörün en önemli sorunu plansız yapılan yatırımlar sonucu yaşanan fazla kapasite sorunu. Sanko Holding Yönetim Kurulu Başkanı Zeki Ko-nukoğlu, enerji sektöründe üretim tarafında anormal ve çok yüksek bedellerle yatırım yapıldığını belirterek “Bugün enerji üretiminde ciddi kapasite fazlası oluştu. Sektörde yanlış yatırımların yarattığı bazı sorunları yaşıyoruz” diyor.

Kastamonu Entegre CEO’su Haluk Yıldız da son 2-3 yılda sektörde yapılan en büyük hatanın; kapasite fazlası olmasına rağmen yeni yatırım yapılmaya devam edilmesi olduğunu belirtiyor.

Fazla kapasite sorunu lojistikte de yaşanıyor. Netlog CEO’su Göklap Çak, son dönemde yapılan yanlış yatırımlarla kapasite fazlalığı oluştuğunu, bu durumun sektördeki rekabeti tamamen fiyata döndürdüğünü söylüyor.

“Hizmet rekabeti ikinci plana atıldı. Artan rekabet fiyatları aşağı çekti” diyen Çak, hatalı kararların fiyatları dibe indirdiğini belirtiyor.

Çak, kendi şirketlerinde hatayı U.N Ro-Ro’yu satın alma fırsatını kaçırdıkları için yaptıklarını belirterek “Türkiye’nin ihracatının en büyük can damarı olan U.N. Ro-Ro’yu satın almayı çok istedim. Ancak böyle bir finansman gücümüz olmadığı için DanimarkalIlar satın aldı” diyor. 


Geri Dön