Mega projeler için Finansman Fonu kurulacak!
Meclis’te görüşmeleri süren ve Bankacılık Kanunu’nda yeni düzenlemeler öngören kanun tasarısına göre, mega projelerin finansmanında sermaye piyasaları kullanılacak.
Hürriyet Gazetesi köşe yazarı Noyan Doğan, bugünkü yazısında ''Sermaye piyasasına yed-i emin geliyor'' konusunu kaleme aldı. İşte o yazı...
Meclis’te görüşmeleri süren ve Bankacılık Kanunu’nda yeni düzenlemeler öngören kanun tasarısı, hem finans hem de sermaye piyasaları alanında önemli değişiklikler içeriyor.
Tasarı; bankaların ücret ve komisyon tarifelerinin düzenlenmesinden finans piyasalarında izinsiz faaliyetlere karşı erişim yasağının uygulanmasına, yine finansal piyasalarda manipülasyona ceza uygulaması getirilmesine kadar birçok yeni düzenleme ve değişiklik öngörüyor. Bunlar kamuoyunun dikkatini çeken temel değişiklikler. Bunların dışında da önemli düzenlemeler var. Gözlerden kaçan birkaçını paylaşayım.
FAİZSİZ FİNANSMAN
Bunlardan biri katılım bankalarına yönelik. Katılım bankalarının, faizsiz yöntemlerle gerçekleştirecekleri faaliyetlere ilişkin usul ve esaslar belirlenecek. Yine katılım bankalarının faizsiz yöntemlerle finansman sağlanması için edindikleri ortaklık paylarının toplam tutarı, katılım bankaları tarafından kabul edilen katılım fonlarının yüzde 50’sini geçemeyecek. Görünen o ki, tasarının yasalaşması halinde önümüzdeki dönem katılım bankalarının hem rolü hem de sundukları hizmet çeşitliliği artacak.
Kanun tasarısı ile önemli bir düzenleme de köprü, otoyol, kanal gibi büyük projelerde artık devreye sermaye piyasalarının da girecek olması. Bu kapsamda aracı kurumlara proje finansmanı kredisi verme, altyapı yatırımları gibi büyük projelerdeki kredilerin menkul kıymetleştirilmesi, bu projelerin nakit akışlarına dayalı menkul kıymet ihraç edilmesi, Proje Finansman Fonu kurulmasına imkan tanınacak. Böylece, büyük projelerin finansmanında sermaye piyasaları da kullanılacak.
TAHVİL İHRACINA GARANTİ
Tasarıda, dikkatimi çeken ancak gözlerden kaçan bir düzenleme daha var. Yasa çıktığında sermaye piyasalarına yed-i emin uygulaması geliyor ki, bu uygulama yurtdışı piyasalarda geniş çapta uygulanan bir yöntem. Peki, amaç ne? Tasarıda detaylı yer alıyor. Bugünkü durumda, borçlu, tahvil ihraç ederken tahvillerin geri ödenmesini teminat olarak rehnedebiliyor, ancak tahvillerin ödenmemesi durumunda rehinli varlıkların paraya çevrilmesi ve hak sahiplerine ödenmesi çok da kolay değil. Kolay olmuyor değil derken; hem zaman alıyor hem de tahvil sahipleri tam karşılığını alamama durumu ile de karşı kaşıya kalıyor.
İşte bunun için ‘Teminat Yönetici-Trust-Yed-i Emin’ kurumu kurulacak. Bu sayede tahvil ihraç edenler daha kolay ihraç edecek, aynı zamanda da düşük faizle borç temin edebilecek. Yeni düzenleme ile teminat yöneticisine satış yetkisi verilecek ve teminat varlıklarının teminat yöneticisinin mal varlığından ayrı izlenmesi ile yatırımcılar, daha etkin bir şekilde korunacak.
Tasarıda, teminat yöneticisinin işleyişi de detaylı yer alıyor. Buna göre Sermaye Piyasası Kurulu tarafından belirlenecek sermaye piyasası araçları, bu araçlardan doğan yükümlülüklerin vadesinde yerine getirilmesini garantilemek için SPK’nın uygun göreceği varlıklarla teminat altına alınacak ve yatırım kuruluşu niteliğine sahip teminat yöneticisine devredilecek.