Mehmet Okay'dan sağlıklı yaşlanma temennisi!

Ant Yapı Yönetim Kurulu Başkanı Mehmet Okay, EQ'nun Ocak 2018 sayılı dergisinde "Sağlıklı yaş almak" başlıklı yazısına yer verdi. Okay geçtiğimiz ay lansmanını gerçekleştirdikleri Antwell Life Care Residence projesine başladıklarını müjdeledi ve Özdemir Asaf ile Can Yücel'in şirrlerine yer verdi. İşte o yazı..

SAĞLIKLI YAŞ ALMAK

Yine rüzgar gibi geçti koca bir yıl daha...

Doğum, bebeklik, ilk sözcük, ilk adımlar... Okula başlama ve göz kapayıncaya kadar gelen üniversite mezuniyeti... ilk aşk, ilk ş deneyimi, kariyer hedefi, birikimler ve hayatta var olma telaşı e geçip giden yıllar... Tüm bu süreç İçinde yaşanan mutluluklar, hüzünler, karamsarlıklar, heyecanlar, hayal kırıklıkları ve daha pek (ok duygu, pek çok olay, pek çok insan, daha neler neler kısaca su gibi geçen yıllar ve bu telaşede hiç gelmeyecekmiş gibi düşünülen yaşlar.

YAŞ

YAŞ 5 Anne ve babamın birbirlerine bağırmalarının beni ne kadar korkuttuğunu öğrendim.
YAŞ 7 Meşrubat içerken gülersem içtiğimin burnumdan geleceğini öğrendim.
YAŞ 12 Bir şeyin değerini anlamanın en iyi yolunun bir süre ondan yoksun kalmak olduğunu öğrendim.
YAŞ 13 Annemle babamın el ele tutuşmalarının ve öpüşmelerinin çeri daima mutlu ettiğini öğrendim.
YAŞ 15 Bazen hayvanların kalbimi insanlardan daha fazla ısıttığını öğrendim.
YAŞ 18 ilk gençlik yıllarımın keder, şaşkınlık, ıstırap ve aşktan ibaret olduğunu öğrendim.
YAŞ 24 Aşkın kalbimi kırabileceğini ama buna değer olduğunu öğrendim.
YAŞ 33 Bir arkadaşı kaybetmenin en kestirme yolunun ona ödünç para vermek olduğunu öğrendim.
YAŞ 36 Önemli olanın başkalarının benim için ne düşündükleri değil benim kendi hakkımda ne düşündüğüm olduğunu öğrendim.
YAŞ 38 Eşimin beni hala sevdiğini, tabakta iki elma kaldığında küçüğünü almasından anlayabileceğimi öğrendim.
YAŞ 41 Bir insanın kendine olan güveninin, başarısını büyük oranda belirlediğini öğrendim.
YAŞ 44 Annemin beni görmekten her seferinde sonsuz mutluluk duyduğunu öğrendim..
YAŞ 46 Yalnızca minik bir kart göndererek bile birinin gönlünü aydınlatabileceğimi öğrendim.
YAŞ 49 Herhangi bir işi yaptığımdan daha iyi yapmaya çalıştığımda, o işin yaratıcılığa dönüştüğünü öğrendim.
YAŞ 50 Sevgiyi, eğer evde üretilmemişse, başka yerde öğrenmenin çok güç olabileceğini öğrendim.
YAŞ 53 insanların bana, izin verdiğim biçimde davrandıklarını öğrendim.
YAŞ 55 Küçük kararları aklımla, büyük kararları ise kalbimle almam gerektiğini öğrendim.
YAŞ 64 Mutluluğun parfüm gibi olduğunu, kendime bulaştırmadan başkalarına veremeyeceğimi öğrendim.
YAŞ 70 iyi kalpli ve sevecen olmanın, mükemmel olmaktan daha iyi olduğunu öğrendim.
YAŞ 82 Sancılar içinde kıvransam bile başkalarına baş ağrısı olmamam gerektiğini öğrendim.
YAŞ 90 Kiminle evleneceğin kararının hayatta verilen en önemli karar olduğunu öğrendim.
YAŞ 95 Öğrenmem gereken daha pek çok şeyler olduğunu öğrendim.

‘Dün sabaha karşı kendimle konuştum. Ben hep kendime çıkan bir yokuştum.

Yokuşun başında bir düşman vardı. Onu vurmaya gittim kendimle vuruştum”

ÖZDEMİR ASAF

Tüm hayatımızı, yaş almalarımızı ne güzel anlatmış sevgili Özdemir Asaf.
Herhalde hiç gelmeyeceğini düşündüğümüz yıllar 65’inden sonra başlıyor. Birçok batı ülkesinde 65 yaş geriatrik yaş sınırı olarak kabul edilmekte ki, geriatri biliminin hedefi ileri yaşlarda kişinin mevcut sağlıklılık halinin ve fonksiyonel durumunun korunmasıdır.

Bazı insanların kolay kolay yaşlanmamasının, hep aynı yaşta, aynı ruh hali ile görünüp sadece olgunlaşmasının nedenlerinden ilk sıradakileri iç güzelliği, kendisi ile barışık olması ve yaşlanmak yerine yaş almayı benimsemesi olmaktadır.

Aile, dostlar, arkadaşlar, edecek sözü olanlar, dostlarını iyi günde kötü günde hiç yalnız bırakmayan insanlar yalnız kalmazlar... Yaşlanmak insanın çevresiyle ilgisini kesmesi değil, arttırmasıdır derken burada sözü Can Yücel’e bırakarak anmadan geçemeyeceğiz.

YALNIZLIĞA DAYANIRIM DA BİR BAŞİNALIĞA ASLA

Yalnızlığa dayanırım da, bir başınalığa asla,
Yaşlanmak hoş değil, duvarlara baka baka.
Bir dost göz arayışıyla,
Saat tıkırtısıyla...
Korkmam geçinip gideriz biz mutlulukla,
Ama;
"Günün aydın, akşamın iyi olsun!” diyen biri olmalı.
Bir telefon çalmalı ara sıra da olsa kulağımda.
Yoksa zor değil, hiç zor değil,
Demli çayı bardakta karıştırıp
Bir başına yudumlamak doyasıya.
Ama "Çaya kaç şeker alırsın?”
Diye soran bir ses olmalı ya ara sıra...

CAN YÜCEL

Evet yaşayacağımız hayat belli, şu ya da bu sebeple bir gün sona erecek zaten. O zaman bizlere düşen önce kendimizi sonra da bizi sevenleri olabildiğince mutlu etmek, hastalıkları kabul etmek ama onları hayatın merkezine almamak, onlarla yaşamayı öğrenmek, işlere devam ettiğimiz kadar devam etmek, o işler bitince yeni meşgaleler, yanında eski dostları hatta yeni dostları bulmak.

Hayatı sevmek ne olursa olsun ondan asla vazgeçmemek...

Gerçek şu ki hayat büyüklerimizin varlığıyla çok zengin ve çok renkli onlara çok ihtiyacımız var, kaç yaşında olursak olalım...

Bizleri hiçbir zaman unutmayanları unutmayalım. Bu vesile ile onları unutmadığımızı gösteren “ANTWELL LIFE CARE RESIDENCE” (Türkiye’nin ilk 5 yıldızlı) projemize de başladığımızı müjdelerken, yaşlanmadan yaş alacağınız sağlıklı yeni bir yıl dileriz.

Mehmet Okay