Mehmet Tatar: Çoğu binanın bodrum katlarında su birikiyor!

Yükselen yer altı suları ve alüvyon topraklar üzerine kontrolsüz şekilde yapılan yapılaşma nedeniyle büyük deprem riski altındaki  Adana  her geçen gün felakete yaklaşıyor. Konu hakkında görüştüğümüz Jeoloji Mühendisleri Odası Adana Şube Başkanı Dr. Mehmet Tatar gazetemizin sorularını yanıtladı. Adana'nın Güneyi ve Kuzeyi arasında en fazla zararı görecek olan bölgenin Güney bölgesi olduğunu vurgulayan Tatar, " Afet sonrası yapılan yardım insan hayatını kurtarmaz önemli olan felaket öncesi önlem almayı bilmektir" dedi. 

Adana'da yer altı sularının her geçen gün yüksekliğini biliyoruz, 

bu inşaat sektörünü nasıl etkiliyor?

Eskiden kuyu suyu ve yer altı sularını içme suyu olarak kullanıyorduk daha sonra Çatalan suyu gelince yer altı suları da kaldı ve yağışlarla daha da arttı. Çoğu binanın bodrum katlarında su birikmeleri oluyor ki hala da sularını boşaltmaya çalışan binalar var. Bu birikme deprem anında daha tetikleyici oluyor. Tabi şuanda eskiden yapılmış konutlar için bir şey yapılamasa da yeni yapılan binalarda mutlaka dikkate alınması gerekiyor. 

Tarım alanlarının imara açılmasını oda olarak nasıl yorumluyorsunuz?

Biz oda olarak 1. sınıf tarım arazilerinin imara açılmasına karşıyız. Adana'nın geçim kaynağı, yaşam kaynağı tarım arazileridir. Türkiye'de sanayileşme gittikçe kötüye giderken biz daha çok tarıma dayalı sanayinin iyileştirilmesini savunuyoruz. Çukurova, dünyanın en verimli ovası ve buralardan tarım anlamında faydalanılmasını istiyoruz.

Seyhan Barajı'nın etrafındaki yapılaşmaya oda olarak karşı çıktınız, proje şuan hangi aşamada?

Orası yaban hayatı koruma adı altına kontrol altına alındı. 2016'ya kadar olanlara şuan izin verildi ama bundan sonrası için yapılaşmaya izin verilmiyor. Ancak bununla ilgili çalışmaların var olduğunu biliyoruz oranın imar planı yeniden yapıldı. Adana'nın bir soluk aldığı bir doğal yaşam alanının taş yığını haline gelmesini istemiyoruz. Bu Adana'yı boğar. Türkiye'de sayılı illerden biriyiz bunun kıymetini bilmeliyiz. 

Alüvyon toraklar ve dere yataklarına yakın bölgelere belediyeler inşaat izni veriyor sizce bu yapılaşmanın sonucu ne olur?

Biz Güney Adana'nın çok katlı yapılaşmasına karşıyız çünkü orası alüvyon topraklarla kaplı. Bu zemin depreme karşı çok dayanıksız bir zemindir bu yüzden buralara çok katlı binaların yapılması sakıncalıdır. Deprem illaki olacak bunun önüne geçemeyiz bu yüzden daha dikkatli bir şekilde yapılaşma olmalı. Belediyelere bunu sürekli olarak dile getiriyoruz. Türkiye'nin yüzde 92'si deprem kuşağıdır bunu bildiğimiz halde de depremle yaşamayı bilmiyorsak, depremden sonra değil de öncesinde yaraları sarmıyorsak suçlu biziz demektir. Belediyeler artık rantı düşüneceğine insan yaşamını düşünmek zorunda. Yönetmelikler kâğıt üzerinde çok iyi ama zihniyette hata var. 

Yüzüncü Yıl Mahallesi'nin Güç Birliği Vakfı'nın eğitim köyünde toprak kayması sorunu vardı şuan ne aşamada?

Orada yapılaşma durduruldu, İstinat duvarları örüldü. Biraz olsun önlendi ama daha en başta yapılaşmanın olmaması gerekiyordu. Eski binalar da risk altında bir binayı ne kadar sağlam yaparsanız yapın zemindeki toprak kaygansa bina da kayar, ya da deprem anında kötü sonuçlar doğurur. 

Adana'da sel ve taşkın tehlikesi var mı?

Sel ve taşkın tehlikesi elbette var ama azaldı. Eskiden bu kadar baraj yoktu gelen sular engellenemiyordu ve sel felaketleri oluyordu. Daha sonra baraj sayıları arttı ve sel riskleri de azaldı. Şuanda da aşırı yağışlar olduğunda seller oluyor bunun önüne geçilemez ancak kontrollü olmak gerekiyor. 

Oda olarak çalışmalarınızdan bahseder misiniz?

Jeoloji Mühendislerinin çok geniş bir çalışma alanı var. Barajlardan tutun binalara, yer altı sularına, madenlere, fay aramalarına kadar hayatın her alnında etkisi olan bir odayız. Ancak deprem olunca Jeoloji akıllara geliyor. Afetler olmadan önce önlemlerin alınması insanları birçok kötü sonuçtan korur ve bu önlemlerin için de biz varız. 

Yerel yöneticilere acil bir çağrınız var mı?

Belediyelerin afet mastır planları yok. Afet sadece çadır kurmak yardım etmek değildir tamam o da lazım ama öncelikli olarak yerleşimde dikkatli olmak, önlem almak gerekmektedir. Deprem anında nerelerin imara açılmayacağı, nerelere çok katlı binaların yapılmayacağı, deprem anında nerelere sığınılması gerektiği hakkında bir planın yapılması gerekiyor. Biz hep savunuyoruz Kuzey Adana doğru seçim ama Güney Adana doğru bir seçim değil. Belediyelerde jeoloji hakkında teknik bir ekibin olması şart ama hala çoğu ilçede jeoloji mühendisi yok. Belediyelerde projeleri kontrol edecek mühendisler olmadığı için sağlıklı projeler üretilmiyor ve yanlış yapılaşmaya gidiliyor. Artık bunun önüne geçilmesini istiyoruz.

Adana Çukurova Metropol