Mimar Mücella Yapıcı Kabataş projesi hakkında konuştu!

İstanbul Büyükşehir Belediyesi'nin 28 Temmuz itibariyle, 'Martı Projesi' inşaatı gerekçesiyle Kabataş'taki tüm ulaşım seferlerini durduracağını açıklaması üzerine projenin gerçekliğini anlatan Mimar Mücella Yapıcı, projenin elde edilme süreçlerinin çok yanlış olduğunu söyledi. Mücella, "Dünyanın hiç bir yerinde aklı çalışan hiç bir idare deniz otoyolunun kenarına hem karayolunu hem raylı sistemi denize paralel getirmez" dedi.

İstanbul Büyükşehir Belediyesi tarafından 28 Temmuz 2016'da 'Martı Projesi' inşaatı gerekçesiyle Kabataş'ta ki tüm ulaşım seferleri durdurulacak. Martı Projesi olarak bilinen proje iskele yenileme hizmeti olarak gösterilirken deniz doldurulmasından ulaşımın yeraltına çekilmesine değin pek çok tartışmalı konuyu barındırıyor. Konuyu değerlendiren TMMOB yöneticilerinden Mimar Mücella Yapıcı, "Projede iskelet dediğimiz martıyı görüyoruz ama yanında iki tanede çatlak yumurta var bu hep atlanıyor. Esas büyük proje iskele restoran gibi binaların su yüzüne çıkan kısmı. Mimari biçimledirme de çok tartışılması gerek bir şey çünkü Kadir Topbaş bir zamanlar 'İstanbul ipek bir kumaş her terzi dikemez' demişti. Bu projeyi de yapan biliyorsunuz ki Kadir Topbaş'ın ortağı olduğu söylenen Hakan Kıran adlı meslektaşımız. Kendisi fantazi işler yapmayı seviyor ama her yerde olmaz işte İstanbul ipek bir kumaş diyorsanız bu projeyi yaptığınız yerde o ipeğin en önemli noktaları" dedi. 

'Bir ihtiyaç varsa bu ancak yarışmayla olur'

Boğaz girişi ve Kabataş'ın çok dar bir alan olduğunu ifade eden Mücella projenin oşinografik açıdan ve zemin problemleri olduğunu söylerken, bahsedilen alanın hemen yanında çok önemli camilerin olduğunu hatırlattı. "Bir mimar ki bu kim olursa olsun kendi mimari fantazilerini bu şekilde gerçekleştirme hakkını kendisinde bulamaz" diyen Mücella projenin elde edilme süreçlerinin yanlış olduğunu ve iskele yenileme ihtiyacı varsa bunun uluslar yada uluslararası bir yarışmayla elde edilebileceğini dile getirdi.

'Bunlar büyük özelleştirme projeleri'

Projenin aslında büyük bir proje olduğundan ve iskele yenileme hizmetini aştığından bahseden Mücella, "AKP iktidarı işbaşına geldiğinden itibaren Dünya Bankasının da emriyle İstanbul üzerinden bir takım mega projelerle (bunlar özelleştirme projeleridir) bir tür ekonomik açık kapama yoluna gidiyor. Bunlar, büyük özelleştirme projeleri. Kabataş'ı Galataport projesinden, Haliçteki dönüşümden hatta yukarıdaki Eyüp ve Okmeydanı dönüşümünden ayrı düşünemezsiniz. Bak bak kuşa gibi bir proje bu martıya bakıyoruz da esas mesele başka'' şeklinde konuştu.

'Bu proje Martılara ayıp İstanbul'a ayıp'

Projenin mükemmel mimariye sahip olması halinde dahi planlanan yerde yapılamayacağına dikkat çeken Mücella, "Dünyanın hiç bir yerinde aklı çalışan hiç bir idare deniz otoyolunun kenarına hem karayolunu hem raylı sistemi o denize paralel getirmez. Bunlar iskele yeniliyoruz bahanesiyle yeraltında bir şeyler yapıyor. Karikatür desen karikatüristlere ayıp Mimar desen mimara ayıp martılara ayıp İstanbul'a ayıp. Bu oradaki camilere çeşmelere yapılmış en büyük hakaretlerden birisi. Fatih bile bunları dövecek" diye kaydetti.

'Martı projesiyle orta gelirlileri yer üstünde görmek istemiyorlar'

Bu statik projeleri yapanlara, onları kuruldan geçirenlere, kendi meslek haysiyetlerine aykırı davrananlara dikkat çeken Mücella, "Akbaba yapsaydı sevgili Hakan Kıran hiç olmazsa geleceğe bir anlam kalırdı. Çünkü artık öyle bir İstanbul ki martılar değil akbabalar dolaşıyor. Bu kentin orta gelirlilerini yer üstünde görmek istemiyorlar. Biz yeraltından sefil fareler gibi işimize gücümüze TOKİ'nin bize yaptığı konutlara gidip gelelim istiyorlar. Bu proje büyük bir dönüşümün parçası" dedi.

Özgür Gündem