23 / 12 / 2024

Murat Kurum, Kentsel Dönüşüm Eylem Planı'nı anlattı!

Murat Kurum, Kentsel Dönüşüm Eylem Planı'nı anlattı!

Çevre ve Şehircilik Bakanı Murat Kurum, Kentsel Dönüşüm Eylem Planı’nı Milliyet’e anlattı. Kapsam 4 başlıkta genişliyor. Tüm Türkiye’de riskli yapılar, dere yatakları, sanayi alanları, tarihi kent merkezleri dönüşecek...



Çevre ve Şehircilik Bakanı Murat Kurum, Kentsel Dönüşüm Eylem Planı’nı Milliyet’ten Abdullah Karakuş'a anlattı. Kapsam 4 başlıkta genişliyor. Tüm Türkiye’de riskli yapılar, dere yatakları, sanayi alanları, tarihi kent merkezleri dönüşecek.

Kentsel dönüşüm Türkiye’nin en önemli konularından biri.

Depreme hazırlık başta olmak üzere güvenli şehirler için Çevre ve Şehircilik Bakanlığı ayrıntılı bir Kentsel Dönüşüm Eylem Planı hazırladı. Planı bu hafta Bakan Murat Kurum basın toplantısıyla açıklayacak.

Planın ayrıntılarını, getireceği yenilikleri, Salda Gölü tartışmalarını, bakanlığın gölü korumaya yönelik yaptıklarını, sıfır atıkta gelinen son noktayı, çevre düzenlemelerini, Karadeniz’deki kaçak yapılar başta olmak üzere bir çok konuyu Çevre ve Şehircilik Bakanı Murat Kurum ile konuştuk.

Kurum, en önemli gündemlerinin Türkiye’nin geleceğini en derinden ilgilendiren kentsel dönüşüm olduğunu belirterek, Kentsel Dönüşüm Eylem Planı ile belediyelere, yatırımcılara ve vatandaşlara dönük birçok yeniliğin getirileceğini söyledi.

Kentsel dönüşümün artık sadece afet riskli alanların dönüşümü olmayacağını belirten Kurum, “Artık kentsel dönüşümün kapsamını da genişletiyoruz. Dönüşüm faaliyetlerimizi afet riskli yapıların ve alanların dönüşümü, sanayi alanlarının taşınması ve dönüşümü, tarihi kent merkezlerinin dönüşümü ve son olarak da dere yataklarındaki yapıların taşınması olarak 4 başlıkta gerçekleştireceğiz” diye konuştu. Kurum Milliyet’in sorularını şöyle yanıtladı:

560 bin binaya tahliye

- Depreme hazırlık ve riskli binalara yönelik neler yapıyorsunuz?
Çevre ve Şehircilik Bakanlığı olarak en önemli gündemimiz ülkemizin ve milletimizin geleceğini en derinden ilgilendiren kentsel dönüşüm. Türkiye’nin bir deprem gerçeği var. 20 yıl önce Marmara Bölgesinde çok büyük bir yıkım yaşadık. Bu acı tecrübeler neticesinde deprem ve imar yönetmeliklerinde değişiklikler getirdik. Bu düzenlemelerle 2011 Van depreminde kayıplarımız daha az oldu.

Tabii bu düzenlemeler yeterli değil. Türkiye’de olası bir depremin etkisini azaltmak için Cumhurbaşkanımız Tayyip Erdoğan tarafından 2012’de kentsel dönüşüm çalışmaları başlatıldı. Bu proje can ve mal güvenliğimizin teminatı. O günlerden bu yana 7 yılda çok büyük tecrübeler edindik.

Çalışmalara süratle devam ediyoruz. Kentsel dönüşüm çalışmalarını hızlandırmak üzere sene başında strateji belgemizi yayınladık. Valiliklerimiz kanalıyla belediyelerimize genelgemizi gönderdik.

53 farklı ilimizde ilan ettiğimiz 240 riskli alan ve 41 ilimizde yeni yerleşim alanı olarak kullanılmak üzere belirlediğimiz rezerv yapı alanlarında çalışmalara başladık. Riskli alanlarda yer alan 557 bin bağımsız birime ilave olarak 81 ilimizde 609 bin konut ve iş yerini riskli yapı statüsünde yeniliyoruz.

Gelinen tarih itibarıyla yaklaşık 560 bin bağımsız birimin tahliye ve yıkım işlemini gerçekleştirdik. Kentsel Dönüşüm Eylem Planımızı hazırladık. Bu hafta basın toplantısı ile kamuoyuyla paylaşacağız. Böylece kentsel dönüşümde daha aktif bir döneme girmiş olacağız.

Kapsam genişliyor

- Kentsel Dönüşüm Eylem Planı’nda hangi yenilikler var?
Yeni plan dönüşümün tarafları olan belediyelerimize, yatırımcılarımıza ve vatandaşlarımıza dönük birçok yeniliği beraberinde getiriyor. Her şeyden önce kentsel dönüşüm artık sadece afet riskli alanların dönüşümü olmayacak.

Artık kentsel dönüşümün kapsamını genişletiyoruz. Dönüşüm faaliyetlerimizi afet riskli yapıların ve alanların dönüşümü, sanayi alanlarının taşınması ve dönüşümü, tarihi kent merkezlerinin dönüşümü ve son olarak da dere yataklarındaki yapıların taşınması olarak dört başlıkta gerçekleştireceğiz.

Tek taraflı fesih hakkından müteahhitlik sektörünün disipline edilmesine, kentsel dönüşüm anayasasından vatandaşlarımızın Kentsel Dönüşüm alanları daha ilan edilmeden önce taleplerinin toplanmasına, yarım kalan inşaatların tamamlanmasına dönük kural değişikliklerinden müteahhitlerimize getirilecek yeni yükümlülüklere, maketten satış konusunda yapılacak yeni düzenlemelerden belediyelere getireceğimiz ilerleme raporu hazırlama zorunluluğuna kadar çok çeşitli alanlarda değişikliklere gidiyoruz.

Tüm belediyelerimize gönderdiğimiz ve cevapların tarafımıza iletilmesini istediğimiz Kentsel Dönüşüm Strateji Belgeleri’ne dair genelgenin sonuçlarını Eylem Planı kapsamında açıklayacağız.

Belediyelerimizin yaptığı bu geri dönüşlerle, başta İstanbul olmak üzere ülkemizin birçok farklı noktasında belirlediğimiz ve öncelik sırasını yeniden düzenlediğimiz alanlara dair stratejimizi milletimizle paylaşacağız. Bu yeni dönemde kentsel dönüşüm çalışmalarımız hem finansal, hem uzlaşma, hem de üretim açısından bambaşka bir ivme kazanacak.

Meydanlara yenileme

- Dönüşüme girecek tarihi kent merkezleri hangileri?
Bugün ülkemizde yüzlerce tarihi kent merkezimiz var. Bu alanlarımızın tamamında çalışmalar yapıyoruz. Bu çalışmalara dair altlıklarımızı oluşturduk. Belediyelerimizle iş birliği içerisinde sokak sağlıklaştırma, cephe yenileme, çevre düzenlemesi gibi faaliyetleri hayata geçiriyoruz.

Bu kapsamda, öncelikli olarak  Ankara  Hergelen Meydanı, Konya Mevlana Meydanı, Niğde Kaleiçi, Erzurum Hacı Cuma, Kastamonu Nasrullah Cami ve çevresi, Afyon Mısri Çarşı, Kayseri Kaleiçi gibi projelerle başladık. Tokat, Amasya ve Giresun illerimizde çalışmalarımıza devam ediyoruz.

900 bin kişiye sıfır atık eğitimi

- Sıfır atık projesini nasıl yaygınlaştırıyorsunuz?
Sıfır Atık Projemiz çok büyük bir çevre projesidir. Bu projeyle hem atık yönetimini kontrollü bir şekilde sağlamayı hem de yaşadığımız coğrafyayı korumaya yönelik eylemler ve uygulamalar gerçekleştiriyoruz. 2023 yılına kadar bütün Türkiye’de sıfır atığı yaygınlaştırmak istiyoruz.

Eğitim kurumlarımız başta olmak üzere toplumun birçok kesimine yönelik eğitim programları ve projeler yürütüyoruz. Bu kapsamda 81 ilimizde 900 bin kişiye eğitim verdik. Ayrıca 2019 yılının ilk yarısında toplamda 20 ilde, 252 okulda, 77 bin 466 öğrenciye eğitim verdik.
Projenin ülke çapına yayılması ile hali hazırda yüzde 13 olan geri kazanım oranımızı, 2023 yılında, yüzde 35’e çıkarmış olacağız.

Salıncaklar kalktı

- Karadeniz’deki kaçak yapılaşmaya yönelik neler yapılıyor?
Rize’de; 25 kaçak salıncak kaldırıldı. Sit alanları içerisinde yer alan; Fırtına Vadisinde 21, Ayder Turizm Merkezinde 80, Gito Yaylasında 35, Pokut yaylasında da 6 olmak üzere toplam 142 kaçak yapı tespit edildi. İlk etapta Fırtına Vadisindeki 21 adet kaçak yapının yıkıldı ve geriye kalan 121 kaçak yapı ise etap etap yıkılacak.

Kaçak yapı inşa edenlere 792 bin TL idari para cezası uygulanıyor. Sit alanlarındaki toplam 142 adet kaçak yapı ile ilgili 115 kaçak yapı sahibi hakkında suç duyurusunda bulunuldu. İmar barışı kapsamında ise Rize’de 47 binanın yapı kayıt belgesinin iptal edildi.

Salda’ya özel çalışma var

- Salda Gölü’nü korumaya yönelik neler yapılıyor?
Bakanlık olarak Salda Gölü ve çevresinin korunması, gelen ziyaretçilerin günlük ihtiyaçlarının karşılanması için birtakım çalışmalar yürütüyoruz. Emine Erdoğan Hanımefendi doğamızın korunması ve yaşam alanlarımızın, çevremizin temiz tutulması konularında özel çalışmalar yürütüyor. Bu konulardaki hassasiyetini bildiğimiz için kendisini yaptığımız çalışmaları yerinde anlatmak üzere Salda Gölü’ne davet ettik.

O da sağ olsun bizleri kırmadı ve geldi. Eski ve yeni halini gösterdik. Ziyaret artışı Salda Gölü ve çevresinde plansız yapılaşma ve çevre temizliğine dair birtakım olumsuzlukları da beraberinde getirdi.

Tespitlerimiz neticesinde ziyaretler esnasında gölün maruz kaldığı çevre kirliliği baskısını azaltmak, gölü ve çevresini korumak için çalışmalarımızı başlattık, birtakım düzenlemeler yaptık. Salda Gölünün korunması ve gelecek nesillere aktarılması hususunda özel bir proje hazırladı ve çalışmalarına süratle başladı. Salda Gölünü ve sahip olduğu ekosistemi de kati surette korunacak bir alan haline getirdik. Geçtiğimiz yıla kadar gölü gezmeye gelen ziyaretçiler araçlarıyla gölün kıyısına kadar giriyordu. Biz, bu araçların geçişini önlemek amacıyla gölün çevresine yaklaşık 4 km uzunluğunda ahşap bariyer sistemleri kurduk. Böylece gölümüzün sahip olduğu beyaz kumsalı koruma altına almış olduk.

Koruma amaçlı plan

- Günü birlik ziyaretler için ne önlemler alınıyor?
Gölün çevresinde baraka, konteynır gibi görüntü kirliliğine sebep olan çirkin yapılaşmalar vardı. Bunları kaldırdık. Gölün çevresinde imara aykırı hiçbir yapılaşmaya asla izin vermiyoruz. Yine ziyaretler nedeniyle gölün çevresinde ne yazık ki ciddi bir kirlenme söz konusuydu. Ziyarete gelen misafirler üzülerek söylüyorum çöplerini geride bırakıp gidiyorlardı. Bırakılan bu çöplerin düzenli toplanması için temizlik ve çöp toplama hizmetleri başlattık. Çevre bilincinin oluşması için sıfır atık üniteleri kuruduk. Özellikle Salda Gölü Yeşilova Halk Plajı ve Beyaz Adalar olarak isimlendirilen iki ayrı alanda bu düzenlemeleri yapmak zorundayız. Bu alanların Koruma Amaçlı İmar Planlarını hazırladık. Bu planlarla göl çevresindeki düzensiz alan kullanımlarını önleyecek ve doğal yapıyı koruyacağız.

Belediye yapamadı

- Betonlaşma olacağı tepkileri var...
Salda Gölü ile ilgili yapılacak her çalışma Bakanlığımız ve Burdur Valiliğince hassasiyetle takip edilirken ilçe belediyesi ne yazık ki üzerine düşen sorumluluğu yerine getirmemekte, defalarca uyarılmasına rağmen halk plajı olarak anılan bölgede kaçak, düzensiz yapılar varlığını sürdürmektedir.

Ayrıca belediyenin sorumluluğunda olan bu alandaki çevre ve görüntü kirliliği ortadan kaldırılmamıştır. Hal böyle iken göl çevresinde çarpık yapılaşmaya göz yuman ve çevre kirliliğine karşı tedbirleri almayan sorumlularla alakalı Bakanlığımızca görevlendirilen müfettişler aracılığıyla tespite yönelik çalışmalar mahallinde devam etmektedir. Bu konuda ihmali bulunan yerel yöneticiler hakkında gerekli adli ve idari takibatın başlatılması için girişimlerde bulunulacaktır.

Bakanlığımız ve Burdur Valiliğince yürütülen tüm bu iyi niyetli ve çevreci çalışmalar ortadayken bir gazete aracılığıyla kamuoyuna yansıyan ve baştan sona yalanlarla dolu iddialar kamuoyunda belli çevreler tarafından oluşturulmaya çalışılan olumsuz algı çalışmalarının bir devamıdır. Salda Gölü ile ilgili çevre duyarlılığını ortaya koyan tüm vatandaşlarımız emin olsunlar ki Çevre ve Şehircilik Bakanlığı olarak Salda Gölü Özel Çevre Koruması projesi ile Salda’yı geleceğe en güzel, en doğal haliyle bir emanet bilinciyle taşıyacağız.
 


Geri Dön