Saros limanı projesinin imar planı hukuka uygun bulunmadı!
Saros FSRU Liman ve Boru Hattı projesinin imar planlarının hukuksuz ve bilime aykırı olduğu Edirne İdare Mahkemesi'ne sunulan üçüncü bilirkişi raporuyla kanıtlandı.
Edirne'nin Keşan ilçesi Sazlıdere Köyü mevkiinde BOTAŞ tarafından yapılması planlanan “Saros FSRU Gemi İskelesi” projesi çevrecilerin tepkisine neden olmuştu. Sözcü'den Halil Ataş'ın haberine göre; konuya ilişkin açıklamalarda bulunan Saros Gönüllüsü Davacılar Vekili Avukat Bülent Kaçar, şöyle konuştu:
– On binlerce Saros Gönüllüsünün ve tüm yurttaşlarımızın gözü bir kez daha aydın olsun. Trakyamızın incisi Saros Körfezimizin hukuksuz imar planlarıyla Botaş şirketinin dış ticaret projesine kurban edilmesine bilim bir kez daha dur demiştir.
– Şirketin ÇED raporlarının ve Bakanlık ÇED Olumlu kararlarının hukuksuzluğu ve bilime aykırılığı iki ayrı bilirkişi raporu ve bir mahkeme kararı ile ispatlanmışken şimdi de Saros FSRU Liman ve Boru Hattı projesinin imar planlarının hukuksuz ve bilime aykırı olduğu Edirne İdare Mahkemesine sunulan 3’üncü bilirkişi raporu ile kanıtlanmıştır."
PROJEYİ MUTLAKA İPTAL ETTİRECEĞİZ
"Botaş üç ayrı bilirkişi raporundaki bilimsel uyarılara ve bir gerekçeli mahkeme kararındaki hukuksal uyarılara uymak yerine müvekkillerin tarım arazilerinde ve ormanlarımızda ekolojik tahribata devam etmekte" diye konuşan Kaçar, “Talana ve ekolojik kırıma karşı Saros Gönüllüleri olarak sadece özgücümüze, bilime ve hukuka güvendik. Doğaya ve turizme düşman bu projeyi bilimsel ve hukuksal haklılığımız ile mutlaka iptal ettireceğiz” dedi.
PLANLAMA İLKELERİNE VE ŞEHİRCİLİK İLKELERİNE UYGUN OLMADIĞI İSPATLANDI
Keşan Kent Konseyi ve Saros Gönüllüleri tarafından yapılan açıklamada ise “Saros körfezine, orman ve tarım alanlarımıza, bölge turizmine yıkım getiren Botaş’ın dış ticaret projesi Saros FSRU Liman ve Boru Hattı projesinin Saros Körfezi Kültür ve Turizm Gelişim Bölgesinde kurulması için T.C. Kültür ve Turizm Bakanlığının İmar Planlarının planlama ilkelerine ve şehircilik esaslarına uygun olmadığı Edirne İdare Mahkemesinde açtığımız iptal davasına sunulan 40 sayfalık bilirkişi heyet raporu ile bilimsel olarak kanıtlanmıştır” ifadeleri kullanıldı.
Kent Konseyi ve Çevrecilerin yaptığı açıklamanın devamında şunlar söylendi:
– Kültür ve Turizmi korumak ve geliştirmekle görevli davalı Bakanlığa ve Saros Gönüllerine mahkemece tebliğ edilen ortak bilirkişi raporuyla Botaş’ın sadece dış ticaret için ısrar ettiği projenin körfezimize ve bölgemize zararları, bilime, planlama hukukuna ve ilkelerine aykırılıkları bilimsel olarak açıklanırken Saros Gönüllülerinin ve Keşan Kent Konseyinin bu planlara yaptıkları itirazların haklılığı ve bu projenin ne kadar yanlış olduğu bir kez daha ortaya çıkmıştır.
ARAZİ SAHİPLERİNİN ZARARLARI GİDERİLMELİ
– Birinci ÇED iptal davamızda verilen ikinci bilirkişi raporuyla liman ve boru hattı projesinin İnşaat, Ziraat, Jeoloji ve Hidrojeoloji, Biyoloji ve Orman bilimlerine bir çok yönden aykırı olduğunu geçtiğimiz günlerde açıklamıştık. Şimdi ise açtığımız hukuksuz imar planlarının iptali davasına sunulan bilirkişi raporu ile projenin dava konusu planlarının planlama ilkelerine ve şehircilik esaslarına uygun olmadığı yönünde bilirkişi heyeti ortak rapor vermiştir.
– Bilimsel Bilirkişi Raporu karşısında bir kamu kurumu olan BOTAŞ şirketi ve bu hukuksuz planları onaylayan T.C. Kültür ve Turizm Bakanlığı bu planları iptal etmeli ve arazilerimizdeki ve denizimizdeki tüm inşaat ve hafriyat çalışmalarını hukukun ve bilimin üstünlüğü ilkesi çerçevesinde derhal durdurmalı ve arazilerimizi eski haline getirmeli, tüm arazi sahiplerinin zararlarını derhal gidermelidirler.
– Keşan Kent Konseyinin ve Saros Gönüllülerinin tüm uyarılarına rağmen 11 Kasım 2020 günü yapılan keşif ve bilirkişi incelemesinin ardından acımasızca hafriyat ve inşaatlar yaparak topraklarımıza ve doğamıza büyük zararlar veren Botaş şirketinin bilime aykırı Saros FSRU Liman ve Boru Hattı projesinden acilen vazgeçmesi kamusal görevidir.
BÖLGEDEN FAY HATTI GEÇİYOR
Çevreciler, 17 kilometre boru hattı için tarım arazilerinin yok olmamasını, kesilecek 7 bin 891 ağacın kesilmesini engellemeyi amaçlarken, Diri Ganos fay hattının olası bir depremde bölgeye vereceği tahribatı öngördüklerini belirtiyorlar.