22 / 11 / 2024
fuzul

Süleyman Çetinsaya: Hak sahiplerinin aşırı istekleri dönüşümün önünü tıkıyor!

Süleyman Çetinsaya: Hak sahiplerinin aşırı istekleri dönüşümün önünü tıkıyor!

Hak sahiplerinin aşırı isteklerinin kentsel dönüşüm sürecini tıkadığını söyleyen Süleyman Çetinsaya, "Müteahhidi para basan zengin biri zannediyorlar. Beni evlendir diyen bile var, olacak iş değil..." dedi.




Gayrimenkul sektöründe 37 yılı geride bırakan ve son 10 yılda Avrupa Konutları markasıyla 13 bin aileyi ev sahibi yapan Artaş Grubu Yönetim Kurulu Başkam Süleyman Çetinsaya, SÖZCÜ'ye önemli açıklamalarda bulundu. 


KANUN YETMİYOR, NİYET ÖNEMLİ

Bazı vatandaşların müteahhitleri para basma makinesi olarak gördüğünü söyleyen Süleyman Çetinsaya, "Kentsel dönüşüm sürecinde öyle garip talepler geliyor ki hayrete düşüyoruz. 

Kimi hak sahipleri 'Araba al, beni evlendir, düğünümü yap' diyor. Olacak iş değil. Makul istekler olursa süreç hızlanır" dedi. 2012 yılında çıkartılan kentsel dönüşümle ilgili yasal düzenlemenin içinde bir eksiklik bulunmadığım ancak insanların kanuna uygun davranmadığım kaydeden Çetinsaya, "Bir tarafta iyi niyetli vatandaş benim bir evime bir ev ver diyor. Diğer tarafta ise bir dairesi olan beş daire istiyor. Haksızlık orada başlıyor" diye konuştu. İstimlak, kamulaştırma gibi uygulamalarla tıkanmanın önüne geçilmeye Ja çalışıldığını vurgulayan Çetinsaya şöyle devam etti: "Vatandaşın kapışma evini yıkacağım boşalt diye polis gönderecek halimiz yok. 


Hukuk çerçevesinde yürüyoruz. Ama bir yandan da yatırımlar gecikiyor. 300 hak sahibiyle anlaşan bir müteahhit ayda 300 bin lira kira yardımı yapıyor. Süreç uzadıkça müteahhit buna dayanamaz ki... Kanun çıkarmak yetmiyor, niyet de önemli. Ben ailemi nasıl güvenli yerlere taşırım demesi gereken adam metruklar binalarda yaşamaya devam ediyor, çocuğu çamurun içinde büyüyor. Yarımdaki lüks binaları görünce çocuğun karakter yapısı farklı hale gelecek. Onda var bende neden yok diyecek. Bu dengesizliğin ortadan kalkması lazım." 


İNŞAAT AŞAĞIYA ÇEKİLMESİN 

Yatırımlarını sanayiden inşaata yönelmesi konusunda hükümet üyelerinin son dönemde yaptığı eleştirileri değerlendiren Süleyman Çetinsaya, "Evet sanayi büyüsün, üretim artsın. Ama sanayi geri kalmasın diye de inşaat sektörünün aşağıya çekilmemesi lazım" diye konuştu 


"Bu işin ortasını bulmak lazım" "Yatay mimari hepimizin arzusu" diyen Artaş'ın patronu. "6 - 7 katı geçmeyelim tamam, ancak yayıldığınız zaman da yeşil alan sosyal donatı için yer kalmıyor, bu işin ortasını bulmak lazım" değerlendirmesini yaptı. 


Hem teslime hem de inşaata başlayacak

Halı hazırda dört şantiyede inşaat faaliyeti yürüten şirket, Mesa, Öztaş, Kantur - Akdaş ile birlikte hayata geçirdiği Tema İstanbul'da 3 bin 500 konutu temmuz ayında teslim edecek. Evyap'ın fabrika arazisi üzerinde Artaş ve Aydınlı Grup tarafından inşa edilen Vadistanbul'un 3 bin konutluk üçüncü etabm inşaatına ise 2015 yılında başlanacak. Şirket TEM 2 projesinde Şubatta, Avrupa Konutları Kale'de ise 2016'da anahtar teslimi yapacak. 


Balon yok, fiyatlar düşmez 

Ekonomideki iniş çıkışların konut satışlarım etkilediğini söyleyen Süleyman Çetinsaya, "Konutta balon oluşması mümkün değil. Her sene 600 bin kişi evleniyor, büyük şehirlerde deprem riski nedeniyle her zaman konut ihtiyacı olacak" diye konuştu. Gayrimenkulün son 10 yılda hep enflasyonun üzerinde getiri sağladığına dikkat çeken Çetinsaya, "Kim daire almış da bugüne kadar zarar etmiş. İyi planlanmış bir konut projesinde fiyatların düşmesini ben olasılık olarak görmüyorum. 


Fiyatların düşmesi için yanlış yerde yanlış metrekarelerde konut üretilmesi gerekir" dedi. Yatırımcıların ev alırken, fiyat, müteaahit ve lokasyon konusunda emin olması gerektiğini ifade eden Çetinsaya "Bu üç konuyla ilgili yatırımcının kafasında soru işareti olmamalı" uyarışım yaptı.



10 yıl sonra emekliye ayrılacak 'Mandıra Filozofu' gibi yaşayacak 


Süleyman Çetinsaya ilk parasını 1962 yılında Kayseri'de kazandı. Sekiz yaşındaydı.  Oturduğu mahallede bir büyüğü "sana sermaye versem sakız alıp satar mısın" diye sordu. İş teklifini kabul etti, kovanın içine doldurduğu sakızları birkaç günde sattı çarşıda ve kazandığı paranın kârı onun oldu. Sakızların sermayesini babasının verdiğini yıllar sonra öğrendi. "Belki babam teklif etseydi yapmazdım o işi" diyen Çetinsaya, ticareti babasının deri kösele dükkanında öğrendi. Onun iş yaparken net ve şeffaf olmasından, dürüst davranmasından çok etkilendiğini söylüyor. 


EN ÇOK HABERLERİ DİNLİYOR 

"En büyük pişmanlığım diyebileceğim bir şeyi Allah'a şükür bugüne kadar yaşamadım" diyen Çetinsaya, bu aralar yoğunluk nedeniyle kitap okumaya vakit ayıramamaktan yakınıyor. Arabanızda radyoyu açtığınızda ne dinliyorsunuz sorusuna ise tebessümle 'haberler' yanıtım veriyor. 15 günde bir araya geldiği dostlarıyla bazen ekonomi ve siyaset tartışıyor bazen de fasılda buluşuyor. Yemek seçmiyor, gittiği şantiyelerde mutlaka personel yemeği yiyerek denetim yapıyor.  Yurtdışı seyahatlerinde mimari projeleri mutlaka inceliyor. "Çok tatil yapmaya imkanımız olmuyor çünkü hep işin başında olman lazım" diyen Süleyman Çetinsaya'nın sinemada en son izlediği film yönetmenliğini ve başrolünü Müfit Can Saçıntı'nın üstlendiği "Mandıra Filozofu" olmuş. Herkese tavsiye ediyor. "Geceni gündüzüne katıyorsun. Çalışıyorsun, yoruluyorsun. Çok hırslı olup çok kırayım, dökeyim, yapayım dememeli. Durup nereye gidiyorsun diye sormalı. Herkes "Mandıra Filozofu" olsun anlamında söylemiyorum, ama bundan da bazı dersler çıkarmak lazım" diyor. 10 yıl sonra 70 yaşında işleri oğulları Gökhan, Serhan ve Oğuzhan'a devredip Mandıra Filozofu gibi yaşayacağı bir emeklilik planı kurguluyor. 


İsmail Şahin-Sözcü


Geri Dön