Tanyer İnşaat marka projeleri ile sektörde zirveye çıktı!

İzmir Markaları röportaj dizimizde bugün sizlere örnek bir girişimcilik öyküsü anlatacağım. O, 20 yıl çok sevdiği Türk Silahlı Kuvvetleri'ne subay olarak hizmet etti. Geçirdiği trafik kazası sonucu işini bırakmak zorunda kaldı. Emeklilik günlerini inşaat mühendisi ablasının yaşadığı ve her yaz tatilinde geldiği İzmir'de bir ev alarak geçirmek istedi. Arkadaşları ile kooperatif kurmak için çıktığı yolda bugün Tanyer İnşaat markası ile inşaat sektörünün önemli oyuncularından biri haline  geldi. Sözünü ettiğim girişimci Münir Tanyer. 20 yıllık inşaat sektörü kariyerinde Altınvadi, Altınova, Mavi Su projelerini başarı ile tamamladı. Şimdi de hiçbir müteahhidin cesaret edemediği Narlıdere'nin tepesinde Asma Bahçeler projesi için ter döküyor. İzmir'de benzeri olmayan teras bahçesi olan her türlü konfora sahip 98 daireden oluşan projesini 2015 yılı Haziran ayında tamamlayacak olan Tanyer, fark yaratan projelerle yoluna devam etmek istiyor. İnsan odaklı projeler yaparak şirketlerini marka haline getirdiklerini belirten Münir Tanyer ile marka yolculuğunu ve iş felsefesini ve gelecek hedeflerini konuştuk.

Münir Bey, sizin inşaat sektörünüze adım atmanızın ilginç bir öyküsü var, okuyucularımızla da paylaşır mısınız? 

Ben kara kuvvetlerine 20 yıl subay olarak hizmet verdim. Geçirdiğim trafik kazası sonucu çok sevdiğim işimden binbaşı rütbesindeyken emekli olmak zorunda kaldım. Emekliliğimi inşaat mühendisi ablamın yaşadığı her yıl tatillerimde geldiğim İzmir'de geçirmek istiyordum. İzmir'de bir ev sahibi olmak için arkadaşlarımla birlikte bir kooperatif kurmayı planlıyordum. Bu sıralarda ablamla birlikte bir inşaat şirketi kurmaya karar verdim. 1993 yılında Tanyer İnşaat firmasını kurduk. Balçova'da 1994 yılında iki katlı dubleks bir ev yaparak ilk projemizi hayata geçirdik.

 Her projede büyüdü

Sonraki yıllarda hangi projeleri hayata geçirdiniz?

1995 yılında Altınvadi kooperatifini kurduk. 1997 yılında 88 konutluk bu projenin taahhüt firması olarak inşaatına başladık. Otoparkı, sosyal tesisleri ve yüzme havuzu ile örnek bir projeyi hayata geçirdik. Daha sonra 120 konutluk Altınova Kooperatifi'ni kurduk. 2006 yılında 120 konutluk bu projeyi tamamladıktan sonra 180 konutluk Mavi Su Evleri projesine başladık. Yine kapalı otoparkı, yüzme havuzu ve sosyal tesisleri olan Mavi Su Evleri'ni 2011 yılında teslim ettik. Bu süre içinde Asma Bahçeler projesinin arsasını almıştık. 2011 yılında Asma Bahçeler Projesi'ni başlattık.

Halen devam eden Asma Bahçeler projesi sizin için özel sanırım bize biraz bilgi verir misiniz?

Asma Bahçeler bizim için özel bir proje oldu. Narlıdere'de yaptığımız projelerle orta üst gelir grubu na dönük yaşam alanları yarattık. Asma Bahçeler'de yine orta üst gelir grubuna yönelik daha özel bir proje oluşturduk. Arazimizin eğimli olması nedeniyle mimarlarımızla oturarak farklı bir proje oluşturduk. Doğayla bütünleşen, yeşili muhafaza ederek bir mimari yapı tasarladık. Ali Onbaşı Deresi'nin olduğu vadi Narlıderelilerin nefes aldığı bir yerdir. Yukarıdan en aşağıya kadar birbirini tamamlayan ve hiçbir evin bir altındaki evi görmeden ve önünde bahçesinin olduğu bir mimari eser ortaya çıktı. Burada yaşayanlar denizle vadinin birleşiminden oluşan çok eşsiz bir doğa güzelliği manzarasına sahip olacaklar. Sloganımızdaki gibi burada yaşayanların yaşam standartlarını  4 dakikada yükselteceğiz.

Projenin yarısında yüzde 60'ını sattı

Proje ne aşamada, ne zaman bitecek, ilgiden memnun musunuz?

İnşaatımızın aşağı yukarı yüzde 55 seviyesindeyiz. Dairelerin yüzde 60'ını sattık. Programladığımız inşaat teslim süresi 2015 haziran ayı. 36 ayda teslim edeceğimiz projenin yarısındayız. Satışta planladığımız gibi devam ediyor. Projemize ilgi çok yoğun. Doğayı seven, aktif olan, yaşama bağlı herkesin yaş sınırı olmaksızın ilgi duyacağı bir projeyi hayata geçiriyoruz. Burada herkes müstakil hissedeceği bahçeli bir evi olacak. Projede 98 bağımsız bölüm var. En alt katta otopark olacak. Site sakinleri yanlardaki iki yatay asansör ile evlerine ulaşabilecek.

Zor projeleri hayata geçirdi

Tanyer İnşaat firmasının diğerlerinden farkı ne, sizin sektörünüze getirdiğiniz yenilikler var mı?

Bizim inşaatta en çok önemsediğimiz konu zemin. Biz zeminle çok uğraşıyoruz. Son teknolojiyi kullandığımız bir yöntemle zeminin tamamına zemin çivisi uyguluyoruz.  Otoparkın olduğu adada ise fore kazık kullanıyoruz. Bunun içinde özel makine parkımız var.  Zeminle ilgili bütün ekipman ve cihaza sahibiz. Biz üst yapı firmasıyız ama zemin ekipmanlarımız çok iyi durumda.

Özellikle kentsel dönüşümde ihtiyaç duyulacak olan zemin iyileştirmesi için ekipmanımızla hazırız.

Mühendis arkadaşlarımızla beraber her zeminin iyileştirilmesi ve operasyonunun yapılması kabiliyetine sahibiz. Bu özelliğimiz ile bundan sonraki projelerde daha önde olabileceğiz.

Peki sizin marka olma yolculuğunuzda neler ön plana çıkıyor, nelere önem veriyorsunuz?

Biz öncelikle gelişen teknolojiye anında ayak uyduruyoruz. Bu teknolojiyi estetik bir anlayış ve ahenkle biraraya getiriyoruz. Konut almak isteyenler için özel projeler hazırlıyoruz. Sürekli insan odaklı çalışıyoruz. Çağdaş, yaşanabilir, doğayla birlikte ve doğayı bozmadan proje geliştiriyoruz. Teknik detaylara çok önem veriyoruz. İnsan odaklı olmadan konut üretmek kolay. Ancak biz her   zaman zoru seçtik. Bugüne kadar hep eğimli arazilerde projeler uyguladık. Kadınların beklentilerini çok dikkate aldık. Projelerimizi onların beklenti ve istekleri doğrultusunda yönlendirdik. Bunun da karşılığı alıyoruz.

Marka değerini müşterileri ile paylaşıyor

Projelerinizin de markalaşması için sanırım özel çaba harcıyorsunuz. Marka projeler size ve müşterilerinize ne sağlıyor. 

Biz her projemizin marka olması için çalışıyoruz. Projelerimiz markalaştığı ölçüde değerleniyor.  Biz projemizde yarattığımız marka değerini de konutlarımızı alan müşterilerimizle paylaşıyoruz.

Bizden konut alanlar yarattığımız marka değerinden de bir pay sahibi oluyorlar. Projelerimizin başından maket üzerinden konut alanlar, marka projemiz tamamlandığında konutların daha değerlendiğini görüyorlar.  Proje başında satışlara düşük fiyatlarla başlıyoruz. Proje  tamamlandıkça bizim konut fiyatları da artıyor. Böylece müşterilerimiz sürekli kazanıyor.

Asma Bahçeler projesinin başlangıcından bitimine kadar olan sürede yüzde 100 değer kazanacağını hesapladık. Bu projeden konut alanlar bu nedenle çok mutlu olacak.

Sizin gibi marka projeler oluşturmak ve kısa sürede sektöründe marka olmak isteyen girişimcilere neler önerirsiniz?

İnşaat sektöründe artık büyük karlar yok. Rekabet çok sıkı. Belirli standartlara sahip olan projelerin metrekare fiyatları belli. Biz şirket olarak makul bir fiyatla satışlara başlıyoruz. Sonraki dönemlerde fiyatlar yükseliyor. Biz bu şekilde karımızı müşterilerimizle paylaşıyoruz. Bizim sektörde karını müşterileri ile paylaşanların daha kalıcı olacağını düşünüyorum. Tabii ki müşterinizi aldatmamak, kaliteli üretimler yapmak, profesyonel bir ekiple çalışmakta çok önemli. Biz bugüne kadar hayata geçirdiğimiz projelerle o bölgelere değer kattık. O bölgenin sosyal dokusunu değiştirdik. Çevresindeki konutların da değerlerini arttırdık. Eğer bunları başarabiliyorsanız zaten sizi herkes tanımaya başlıyor.

İzmir kentsel dönüşümle yıldız olur

Peki, İzmir'de marka olmak zor mu, kentin geleceğini nasıl görüyorsunuz?

İzmir'de bu işler biraz daha zor.  İzmir  İstanbul gibi çok yoğun göç alan,  nüfusu çok hızlı artan, yoğunluğu fazla olan bir kent değil. Bu anlamda biraz yavaş büyüyor. Sanayi kenti değil. İzmir'de konut alanında hareket yavaş oluyor. İzmir önümüzdeki süreçte parlayan bir yıldız olacak. İzmir'in coğrafi konumu, iklimi çok çok iyi. Sanayi kenti olmaması bir avantaj.  Kentsel dönüşüm de apartman bazında değil de ada bazında yapılması gerekir. Çarpık yapılardan  derhal kurtulmamız gerekir. 10-15 bin metrekarelerde spor ve yaşam alanları yaratılarak, otoparklar oluşturularak kentsel dönüşüm gerçekleştirilebilirse İzmir sadece Türkiye'nin değil dünyanın parlayan yıldızı olur.

Kentsel dönüşüme katkı sağlarız

Sizin kentsel dönüşüm projeleriniz olacak mı?

Şu anda yerel seçimlere kadar hiç bir kentsel dönüşüm projesine başlanacağını düşünmüyorum. Seçimlerden sonra ise her kentin sorunu olduğu için projeler hayata geçmeye başlayacaktır. İnsanların sağlam ve sağlıklı konutlarda oturması anayasal bir hak. Şu anda yapılanlar kentsel dönüşüm değil. Bir apartmanı yıkıp yerine aynısını yapmakla bu iş olmaz. Bizim aldığımız arsalar var. Bunların bir kısmı kentsel dönüşümde yer alan bölgelerde. Görüşmelerimiz sürüyor. Bize uygun güzel bir proje olursa kentsel dönüşüme katkı sağlayabiliriz. Toplu konut olarak değil ama insanı öne alan çağdaş site biçiminde konut projelerine devam etmek istiyoruz.

Önce insan

Sizin firma olarak çalışma felsefeniz nedir, nelere dikkat edersiniz?

Herşeyden önce insanı öne alarak projelerimizi hazırlıyoruz. Yaptığımız inşaatların öncelikle sağlam, çağdaş, yaşanabilir ve sosyal olmasını hedefliyoruz. Kurduğumuz o sitede aynı zamanda ekonomik bir yaşam sürülmesini istiyoruz. Orada hayat başladığında insanların ödeyecekleri aidatların da makul olması için inşaat aşamasında her türlü tedbiri alıyoruz. Havuz bakımı, bahçe sulaması gibi konularda en ekonomik seçenekleri sunuyoruz. İnşaatı yapıp, çekilmiyoruz. Yaptığımız projenin sonuna kadar arkasında duruyoruz.

Sektörün ivmesi artacak

İnşaat sektörü 2013 yılını nasıl geçirdi, 2014 yılından beklentileriniz nelerdir?

Sektörümüz 2013 yılında da büyüyen, lokomotif bir sektör oldu. Büyüme oranımız Türkiye'nin büyüme oranının üzerine çıkarak yüzde 5 oldu. Sektörümüz 150'den farklı iş kolunu ilgilendiriyor. O sektörlerde iş ve istihdam yaratıyor. Sektörümüz bundan sonra da önemini koruyacak, büyüyüp gelişecek. Çok sayıda konut üretmektense, çağdaş, yaşanabilir yaşam alanları oluşturulmalı. Planlar buna göre yapılmalı. Kentsel dönüşümde de bunlara dikkat edilmeli. Eğer bu esaslar uygulanırsa kentsel dönüşüm projeleri ile birlikte inşaat sektöründeki büyüme ivmesinin artarak devam edeceğini düşünüyorum.

Murat Şahin/Ege Telgraf Gazetesi