Tasarruf finansman sistemi nasıl işliyor?
Tasarruf finansman sistemi ile ilgili önemli açıklmalar yapan Fuzulev’in Yönetim Kurulu Başkanı Eyüp Akbal, "Konut kredisi yerine tasarruf finansman sistemi ile 300 bin liralık ev alan 207 bin lira kar ediyor" dedi.
Son dönemlerde Bankacılık Düzenleme ve Denetleme Kurumu (BDDK) tarafından denetime alınan tasarruf finansman şirketleriyle ilgili olarak Ekim ayı bekleniyordu. Son zamanlarda sık sık gündeme gelen sektörde faaliyet gösteren toplam 35 şirketten 21 tarnesi tasfiye edilmiş, 8 tanesi için ise iradi tasfiye kararı verildi. Böylece sektörde sadece 6 şirket kalmıştı. Bu şirketlerin denetimleri de tamamlanıyor. Sektörün öncü markaları arasında yer alan Fuzulev’in Yönetim Kurulu Başkanı Eyüp Akbal konuyla ilgili olarak yaptığı açıklamada “Çünkü kredi faizine karşı ciddi avantaj sağlıyor. Mesela 300 bin liralık bir evi banka kredisi ile alırsanız toplam maliyet, 563 bin TL oluyor, tasarruf finansman sistemi ile alırsanız 356.250 TL oluyor. 207 bin liralık kar, sektörün hızla büyümesini sağlayacak.” şeklinde konuştu.
1992'den itibaren bu finans sistemini uyguladıklarını kaydeden Akbal, “Tasarruf finansman sistemi, bir Anadolu geleneği olan altın günlerine dayanıyor aslında. Bilirsiniz Anadolu’da altın günleri yaygındır. Apartmanda, mahallede, aileler bir araya toplanıp altın günleri düzenlerler. Biz FuzulEv olarak bu sistemi ekonomiye nasıl kazandırırız diye düşündük. Yolculuğumuz 1992 yılında İstanbul Fatih’te küçük bir dükkânda abimle birlikte Fuzul Otomotiv ile başladı. Belli gruplar oluşturduk ve o gruplara herkes kendi maddi durumu çerçevesinde katkıda bulundu. Bu sistemi 11 aydan başlayıp 61 aylık gruplar şeklinde süreçlere yaydık ve insanları araç sahibi yaptık. Daha sonra bu süreci eve dönüştürdük. Burada da 40 aydan 240 aya kadar çeşitli gruplara ayırdık. Katılımcılar istedikleri bir grubu seçtiler. Nasıl bir ev almak istediklerine, ne kadar ödeme yapmak istediklerine göre gruplar belirleniyor. Hesap uzmanlarımız bu grupları oluşturuyor. Yatırımcılarımız, kendilerine en uygun vadeyi, en uygun şekilde, herhangi bir faiz ödemesi olmadan tercih edebiliyorlar. Sadece belli bir süre içerisinde teslim yapabiliyoruz. Peşinatın durumuna göre teslim süresi belirleniyor. Hiç peşinatsız da bu sisteme dahil olunabiliyor. Bu alternatif tercih edilirse, en geç vade ortasına kadar evleri sahiplerine teslim ediyoruz. Çok basit ve anlaşılabilir bir sistem.” diye konuştu.
Eyüp Akbal, konut kredi sistemi ile tasarruf finansman sistemiyle ilgili olarak şu örnekleri verdi:
“Bir yatırımcı, 300 bin TL’lik bir ev almak istedi, 50 bin peşinatı vardı.
250 bin TL’lik kısım için bankaları veya tasarruf finansman sistemini tercih edebilir.
Aradaki farkı şöyle özetleyelim;
250 bin TL’lik finansmanı banka kredisi ile almak isterse; evine hemen taşınabilir ancak, faiz yükü dolayısıyla 10 yıl boyunca her ay mevcut faiz oranı ile 4.257 TL ödemesi gerekir.
300 bin TL’lik ev için toplamda ödediği tutar, 50 bin peşinat ve 513 bin TL’de bankaya ödeyeceği tutar ile birlikte toplam 563 bin TL olur.
250 bin TL’lik finansmanı FuzulEv aracılığı ile alır ise, yüzde 10,5 hizmet bedeli öder, yani 26 bin 250 TL hizmet bedeli öder. Bunun dışında herhangi bir faiz gibi ek yük olmadığı için yine 1.666 TL’den başlayan taksitlerle kısaltılmış vade ile borcunu 78 ayda bitirmiş olur. Sistemimizde her ay çekiliş olduğu için, yatırımcımız evini bir sonraki ayda alabilir.50 bin TL peşinatı sisteme dahil ederse 32. ayda teslim gerçekleşir. 32 ay boyunca kirada kaldığını varsayarsak, 2.500 TL’den 80 bin TL ödediğini hesaba kattığımızda toplam maliyet, 356.250TL olur. Her halükarda 207 bin lira karda kalır. Bu rakamda beklemeye değerdir. Sistemi kıymetli kılan ve büyüten de budur.”
Sektörün bu nedenle ilgi odağı olduğunu kaydeden Akbal, “Nitekim sermaye yeterliliği ve şeffaf bilançoları olamayan şirketler çoğalınca, riskli olabilecek durumlar sebebiyle, BDDK bir denetim süreci başlattı ve sistemimizi devlet güvencesine aldı. Bunu yapmak zorunda kaldı da diyebiliriz, nitekim sistem dahilindeki katılımcı sayısı en az 350 bin civarında. Son yıllarda artan talep, bu alanda faaliyet gösteren firma sayısında da hızlı artınca, devlet de uzun vadede ciddi mağduriyetler oluşmasın diye duruma el attı. Bugüne kadar mağduriyet yaşanmamış olması, bundan sonra yaşanmayacağı anlamına gelmiyor. Bu sebeple tasfiye sürecine gidildi. Bu şirketlerdeki 53 bin kişinin geri ödeme süreçleri şu an TMSF tarafından çalışılıyor. Umut ediyorum ekim ayı içerisinde açıklanacak. Biz de her defasında sistemde şu ana kadar bir sorun yaşanmamış olmasının sistemin risk içermediği anlamına gelmediğini vurguluyorduk.” şeklinde konuştu.
Elemelerin sermaye şartı nedeniyle mi gerçekleştiği konusuyla ilgili de önemli açıklamalar yapan Eyüp Akbal, “Aslında 100 milyon sermaye şartı henüz yok iken, bu şirketler ortaya çıktılar. Ancak tasarrufa dayalı konut, otomobil ve çatılı işyeri edindirme sistemi bir finans sistemidir. Bu bilince ve yetkinliğe sahip olabilecek şirketlerin yoluna devam etmesi, 350 bin kişinin dahil olduğu sistemin güvenliği ve güvenilirliği açısından büyük önem teşkil ediyordu. Bu amaçla sermaye şartı ve şeffaflaşma öne çıkarıldı. Bunu sağlayamayanların elenmesi yoluna gidildi.” dedi.
Fuzulev’in kuruluş ve gelişimiyle de ilgili önemli bilgiler veren Akbal, “Bu yolculuğumuzla faizsiz tasarruf sisteminin temellerini attık. Dar gelirli vatandaşlarımızın küçük bütçelerle ev ve araba sahibi olabileceği, temeli dayanışmaya dayalı bir finansman modeli geliştirdik. FuzulOto’da uyguladığımız sistem vatandaşımızın ilgisini çekti. Bu alanda yakaladığımız başarıyı gayrimenkul sektörüne uyarlamak istedik. Şu anda Türkiye’nin 7 bölgesinde 108 şubemizle hizmet veriyoruz. FuzulEv markamızla Türkiye’deki pek çok kişinin hayallerine mümkün olan en kısa sürede kavuşmasına ortak oluyoruz, toplumdaki yardımlaşma kültürünün yeniden canlanmasını sağlıyoruz. Bugüne kadar on binlerce ailenin ev ve araba sahibi olma hayalini gerçekleştirdik. Amacımız daha çok insana ulaşarak, hayallerini kurduğu iki anahtara ulaşmalarını sağlamak. İnsan odaklı bir marka olarak bu konudaki çalışmalarımıza hız kesmeden devam edeceğiz.” şeklinde konuştu.
Tüm dünyayı etkisi altına alan koronavirüs nedeniyle 2020'de çalışmaları askıya almadan tüm motivasyonla sürdürdüklerini kaydeden Akbal, “Dolayısıyla başarılı bir yılı geride bıraktığımızı söyleyebiliriz. Özellikle karantina döneminde evde kaldığımız süreçte insanlar evleriyle ilgili önceliklerini yeniden gözden geçirdi. Ortaya çıkan ihtiyaçlar ailelerin yeni ev arayışlarına neden oldu. Banka faizinin ağır ödemelerinin altına girmek istemeyenler sistemimize yoğun ilgi gösterdi. Gelen talebi en iyi şekilde karşılayabilmek için hem şubelerimizde hem de E- şubemizde 7/24 hizmet vermeyi sürdürdük. 2021 yılında Türkiye’nin 81 ilinde şubeleşme hedefimizi gerçekleştirmek için çalışmalarımıza devam ediyoruz.” şeklinde konuştu.