26 / 11 / 2024

Türkiye'nin ekonomisi eski hızına ulaşıyor!

Türkiye'nin ekonomisi eski hızına ulaşıyor!

DenizBank'ın 20. kuruluş yıl dönümünde ekonomi gazetecileri ile bir araya gelen Genel Müdür Hakan Ateş, Türkiye ekonomisi ve bankacılık sektörüne ilişkin açıklamalarda bulundu.




DenizBank'ın 20. kuruluş yıl dönümü kapsamında ekonomi gazetecileri ile bir araya gelen Genel Müdür Hakan Ateş, küresel piyasalar, Türkiye ekonomisi, bankacılık sektörüne ilişkin sunum yaptı.


2017'DE YÜZDE 18 BÜYÜME BEKLİYORUZ

Ateş, geçen yıl DenizBank'ın konsolide aktiflerinin bir önceki yıla göre yüzde 20 artarak 136 milyar liraya, net karın ise 1,4 milyar liraya ulaştığını belirtti.Bankanın mevduatlarının yüzde 27'lik artışla 90,6 milyar liraya, toplam kredilerin yüzde 21'lik artışla 123,8 milyar liraya yükseldiğini dile getiren Ateş, 2017 yılında toplam aktiflerin yüzde 17, toplam mevduatların ve kredilerin ise yüzde 18 artmasını beklediklerini aktardı.


TÜRKİYE EN AZ YÜZDE 5 BÜYÜMELİ

Hakan Ateş, başka herhangi bir ekonominin; darbe girişimi, bölgesel karışıklık, küresel kriz, Brexit ve terör olaylarını bir anda yaşasaydı, ayağa kalkamayacağını belirterek, “Oysa Türkiye'miz bırakın ayağa kalkmayı biraz yavaşlamış olmakla birlikte eski hızına kavuşma gayreti içinde” dedi.


Geçen yıl sadece Türkiye özelinde değil, dünya açısından da iyi bir yıl olmamasına rağmen, yüzde 2,5'in üzerinde bir büyüme sağlandığına dikkat çeken Ateş, bu yıl da umutlarının yüzde 3'ün üzerinde bir büyümenin sağlanması olduğunu, ancak büyümede ülkenin ihtiyacının yüzde 4 üzeri ve yüzde 5'ler olduğunu söyledi.


BANKACILIK YÜZDE 15-20 ARASINDA BÜYÜR

Ateş, 2017'nin bu anlamda 2016'nın yaralarının sarıldığı bir yıl olmasını beklediklerini kaydederek, “Turizm başta olmak üzere toparlanma öngörüyoruz ve ihracattaki artışın süreceğine inanıyoruz. Bankacılığın da yüzde 15-20 arasında bir büyüme kaydedeceğini düşünüyorum. 2017'ye hazırlıklıyız ve büyümemizi hemen her alanda devam ettireceğiz” ifadelerini kullandı.


KRİZE KARŞI REFORM YAPILDI

DenizBank Genel Müdürü krize karşı dayanıklılığın oluşturulması için Türkiye'de çok sayıda reform ve politika değişikliği yapıldığını belirtti. 2001 krizinden sonra dünyada olduğu gibi Türkiye'de de Merkez Bankasının olaylara göre karar veren ve reaksiyon alan bir bankaya dönüştüğünü anlatan Ateş, kriz sonrasında dalgalı kur rejimine geçildiğini, başarılı özelleştirme programları uygulandığını, bankacılık sisteminin yeniden yapılandırıldığını ve popülist politikalardan reform odaklı sürdürülebilir politikalar geçiş yapıldığını söyledi.


ÜLKE OLARAK GLOBALLEŞİYORUZ

Kamuya dayalı ekonomiden özel sektöre dayalı ekonomiye geçişle beraber, 2002-2016 yılları arasında yıllık ortalama 184 milyar dolarlık yatırım yapıldığı ve bunun yüzde 80'lik kısmının özel sektör tarafından gerçekleştirildiği bilgisini verdi. Bunların sayesinde Türkiye'nin kriz dönemlerini başarıyla atlattığını vurgulayan Ateş, “2000 yılında TL'nin uluslararası işlemlerde kullanılma oranı yüzde 0,1 iken, şimdi bu oran yüzde 1,4. bu da Türkiye'nin global bir oyuncu olma yolunda olduğunu gösteriyor” dedi.


Kredi notları tartışmalı

DenizBank Genel Müdürü Ateş, Türkiye'nin kredi notunun uluslararası kredilendirme kuruluşları (S&P, Moody's, Fitch) tarafından yatırım yapılabilir seviyenin altına düşürüldüğünü anımsattı. Bunun objektifliğinin hep tartışıldığını ve Türkiye'de jeopolitik sorunların makro göstergelerin önüne geçtiğini belirten Ateş, “Örneğin Güney Afrika, Moody's'te bizden iki basamak yukarıda. Makro göstergelerde bu kadar fark olmamasına rağmen, biz ne yazık yatırım yapılabilir seviyenin altındayız” ifadelerini kullandı. Ateş, dünya ekonomisinin ABD liderliğinde toparlandığını söyledi.


Cari açık eskisi kadar risk değil

Cari açığın enerji fiyatlarının desteğiyle gerilediğini ve eskisi kadar riskli olmadığına dikkati çeken Ateş, bankaların risklerini iyi yönettiğini ve yeniden yapılanmaya destek verebilecek güce sahip olduğunu dile getirdi. Ateş, reel sektörün döviz açığının yüksek olduğunu doğru analiz edilmesi gerektiğini vurgulayarak, “Kısa vadede hiçbir sorun yok. Reel sektörde Döviz borcu olan 26 bin 580 firmadan yaklaşık 2 bininin borcu toplam döviz borcunun yüzde 83'ünü oluşturuyor” bilgisini verdi.




Yeni Şafak


Geri Dön