22 / 11 / 2024
fuzul

 Uşşaki Şeyhi Eyyüp Fatih Şağban emlak zengini çıktı!

 Uşşaki Şeyhi Eyyüp Fatih Şağban emlak zengini çıktı!

“Fatih Nurullah” ismini kullanan Uşşaki Şeyhi Eyyüp Fatih Şağban'ın istismar davasında ilgi çeken detaylar rotaya çıktı. Şağban'ın, emlak zengini olduğu 16 binasının 7 dairesinin olduğu ortaya çıktı. 




Sözcü Gazetesi köşe yazarı, bugünkü köşesinde “Fatih Nurullah” ismini kullanan Uşşaki Şeyhi Eyyüp Fatih Şağban'ın istismar davasını kaleme aldı. Uşşaki Şeyhi Eyyüp Fatih Şağban'ın 16 binasının 7 dairesinin olduğu ortaya çıktı. 

İşte İsmail Saymaz'ın 'İstismarcı şeyh emlak zenginiymiş' başlıklı yazısı...

“Fatih Nurullah” ismini kullanan Uşşaki Şeyhi Eyyüp Fatih Şağban, Türkiye'yi sarsan telefon konuşmasında, kızını istismar ettiği F.A. adlı müridini şikayetten vazgeçirmek ve kendisini acındırmak için “Ben bitmişim zaten” diyor. Burnundan soluyan baba F.A. ile Şağban'ın çarpıcı diyalogu şöyle devam ediyor:

F.A: Sen niye bitmişsin? Cebinde parası olan, her ay tıkır tıkır para yatan, zevki sefa eden… Millet sana Allah rızası için hizmet ediyor ya!

Şağban: Para cemaatin parası, benim param yok. Benim emekli maaşım var.

F.A: Arsalar kimin arsası?

Şağban: Arsa dergahın…

F.A: Nasıl dergahın?

Şağban: Yatırım…

16 BİNASI, 7 DAİRESİ VAR

Bu diyalogda, gerçekliği kuşku götürmeyen tek bir bilgi var; o da Şağban'ın emeklilik hakkı kazanmış olması.
Gerçekten de Şağban, Akyazı jandarması ve başsavcılığındaki ifadesinde, emekli olduğunu, aylık 8-10 bin TL gelirinin bulunduğunu söylüyor. Şağban'ı tanıyanlar, geçmişte Şişli'de alçıpan işi yaptığını hatırlatıyor.

Şimdilerde, biri imam nikahlı olmak üzere iki eşi ve beş çocuğu olduğu düşünülürse, emekli maaşıyla ancak evinin masrafını karşılayabilir. Gel gör ki, tapu kayıtları böyle söylemiyor.

Kayıtlara göre emlak zengini denilebilecek kadar mülk edinmiş. Şağban adına İstanbul Şişli'de altı bina/arsa, Avcılar'da dört bina/ arsa, Kadıköy'de iki bina/arsa ve iki daire, Sakarya Akyazı'da üç bina/arsa ve beş daire, Yalova'da bir bina/arsa kayıtlı görünüyor.

OĞLU ŞİRKETİN BAŞINDA

Şağban, tarikat faaliyetlerinin çatısı olarak, Gülzari Mualla Kültür İlim ve Araştırma Vakfı'nı kullanıyor. Bu vakfın İstanbul Beyoğlu Hacı Ahmet Mahallesi Pir Hüsamettin Sokak No:8 adresinde iki katlı binası var. Tahmin edileceği üzere vakfın başkanlığını Şağban yürütüyor.

Tarikat da Şağban'ın, vakıf da, vakfın milyarlık binaları da…

Binada, “Dersaadet Yayıncılık ve Organizasyon Anonim Şirketi” faaliyet gösteriyor. Ticaret Sicil Gazetesi'ne
göre 2018 yılında kurulan bu şirketin yönetim kurulu başkanı olarak Şağban'ın oğlu Hasan Hüsamettin
görünüyor.

Şirketin İstanbul Pendik'te iki bina/arsası var. Şağban, ailesine “düşkün” bir baba olarak çocuklarını mülksüz bırakmamış. Tarikatta üst düzey görevler verdiği oğlu Hasan Hüsamettin adına Çankırı'da bir bina/arsa ve Çanakkale'de iki daire, diğer oğlu Hüsrev adına İstanbul Avcılar'da daire bulunuyor.

İddiaya göre Şağban, tutuklandığı günden beri tarikatı oğulları aracılığıyla yönetiyor. Cezaevinin kendisi için
medreseye dönüştüğünü ve çok güzel rüyalar gördüğünü yayarak, tarikatı bir arada tutmaya çabalıyor. “Halifeler görevlerine devam etsin” diye emir verip dışarıya çıkacağı güne hazırlanıyor.


Geri Dön