1944 yılında Ragıp Paşa Köşkü ve Korusu'nun muhafazası istenmiş!

İstanbul'un yarınki güzelliği için Belediye'nin sahip olacağı güzel bir yer: Ragıp Paşa Köşkü ve Korusu

    Karşılaştığı zor şartlara rağmen az zamanda İstanbul'un çehresini değiştirecek kadar iş gören Valimiz, bu beş harp yılı içinde imar projelerini dilediği gibi gerçekleştirememek gibi -çalışkan ve iyi niyetli bir Belediyeci için- acı bir durumdadır. Zamanın türlü zaruretlerine ve çeşitli engellerine boyun eğmek zorundadır. 

    Fakat Belediye'nin bir de, bu zamanda dahi, her ne pahasına olursa olsun, ihmal edemeyeceği bir vazife var ki o da İstanbul'un bir daha ele geçmeyecek varlıklarını korumaktır. Bu arada başlıca iki şey göze çarpıyor. Korular ve bazı binalar. Belediye, bunları fertlerin elinden her hangi bir şekilde almak pahasına, haraplıktan parçalanmaktan, yıkımdan kurtarmaya, yarına saklamaya mecburdur.

    Caddebostan'da Ragıp Paşa Köşkü denilen bina, korusu, rıhtımı, yalısı ve plajıyla Belediye'nin eline geçmesi yarınki İstanbul'un güzelliği ve zenginliği bakımından şart olan bir malikanedir. Binayı bilen ve gezenler, bunun bir daha eşi yapılamayacak değerde olduğundan birliktirler. Bunun yıkılması, korusunun parçalanması yerine gelmez bir ziyan olacaktır. Harpten sonra, bu binanın etrafına yapılacak oteli, plajı ve korusu ile orası şehrin en güzel köşelerinden biri olmaya namzettir. Sulh devri, zengin yabancıları çekecek güzellikte ve rahatlıkta yerler isteyecektir. Elde olanı kaybetmemek, bugün için en büyük kazançtır. 

    İstanbul'un yarınki güzelliği ve zenginliği adına, bu binaya sahip olmasını, Anadolu kıyısını ve İstanbul'u sevenler adına Belediye'den dileriz. 

    Belediye'de bu meselenin konuşulmuş ve incelenmiş olduğunu ve Dr. Lütfi Kırdar'ın buna taraftar bulunduğunu öğrendiğimiz için bu lüzumu cesaretle ileri sürüyoruz.

Akşam 5 Teşrinievvel (Ekim) 1944

Abdullah Kutalmış MIZRAK/Emlakkulisi.com