Çevre Bakanlığı'ndan Bozcaada açıklaması!

Çevre ve Şehircilik Bakanlığınca hazırlanan 1/100 bin ölçekli çevre düzeni planı üzerinden gidilerek "adanın yüzde 90'ının yapılaşmaya açılıyor" iddiasının asılsız olduğu bildirildi.

Çevre ve Şehircilik Bakanlığı yetkililerinden alınan bilgiye göre, Balıkesir-Çanakkale Planlama Bölgesi 1/100 bin Ölçekli Çevre Düzeni Planı 20 Ağustos'ta onaylanarak, 8 Eylül'de Çanakkale'de askıya çıktı.

Plan hazırlık aşamasında ilgili kurumlardan veriler ve projeler temin edildi. Plan kararları, bölgede yürürlükte bulunan planlardaki arazi kullanım kararları, yerleşmelerin dinamikleri ve potansiyelleri doğrultusunda yerel idareler ve paydaşlarla katılımcı bir yaklaşım sergilenerek oluşturuldu.

Planda, kullanımlar için en çok inşaat büyüklükleri verilmekte olup, dokuyu bozmayacak esas yoğunluğun belediyesince kentsel tasarım rehberleri ve imar planlarında belirlenmesi isteniyor. 

Çanakkale Boğazı Köprü Geçişi, Ulaştırma, Denizcilik ve Haberleşme Bakanlığı Karayolları Genel Müdürlüğünce belirlenen ve kamuoyunca da bilinen haliyle çevre düzeni planında yer aldı. Ekolojiye zarar vereceği hususu ise bilimselliğe dayanmadığı belirtildi. Verilen bilgiye göre, köprü ayakları civarındaki gelişme alanları sınırı alt ölçekli planlarda yasal, yapay ve doğal eşikler çerçevesinde belediyelerince belirlenecek.

-Tarım sektörünün gelişeceği dikkate alındı

Bozcaada özelinde hazırlanan 1/100 bin Ölçekli Çevre Düzeni Planı, belediye tarafından 2012 yılı içinde onaylanmak üzere bakanlığa sunuldu. 25 Mart 2013'te Bakanlıkça onaylanan Bozcaada ilçesi 1/25 bin ölçekli çevre düzeni planı kararlarında, Türkiye Turizm Stratejisi (2023) ve Eylem Planı (2007-2013) hükümleri esas alındı. Bu doğrultuda Türkiye Turizm Stratejisi (2023) ve Eylem Planı (2007-2013) kararlarında da belirtildiği üzere kıyı turizmi ve eko-turizm odağı olması öngörülen Bozcaada için hizmetler sektörü başta olmak üzere tarım sektörünün gelişeceği dikkate alınarak plan kararları oluşturuldu.

-Hedef yılı 2040

Bu çerçevede adanın yerleşik nüfusuyla birlikte azami değerlerine ulaştığı yaz yoğunluğu da dikkate alınarak 2040 yılı için 11 bin kişi nüfus kabulü yapıldı. Bu öngörü, kentsel, sosyal ve teknik altyapının realizasyonu anlamında önem teşkil ediyor. Yalnızca yerleşik nüfus dikkate alınarak belirlenen nüfus değerlerine göre planlanan benzer özellikteki yerleşimlerde yaz aylarında ulaşım, kanalizasyon, arıtma, otopark ve diğer konularda yetersizlikler ortaya çıkıyor. Bu nedenle 11 bin kişilik nüfus kabulünün bugünden yarına gerçekleşmeyeceği ve planın da hedef yılının 2040 olduğu göz önüne alınması gerekiyor. 

-Akvaryum Koyu'nun durumu

Akvaryum Koyu olarak adlandırılan bölge, 3. derece doğal sit alanı olup, 1/100 bin ölçekli çevre düzeni planında da bu şekilde gösterildi. Mevzuat gereği 3. derece doğal sit alanları yapılaşmaya konu edilmemekte olup, planda da farklı bir durum yaratılması söz konusu değil. 1/100 bin Ölçekli Çevre Düzeni Planı'nda, 1/25 bin ölçekli çevre düzeni planında yer alan arazi kullanımları doğrultusunda plan kararları oluşturuldu. Bu doğrultuda 1/25 bin ölçekli çevre düzeni planında olduğu üzere Bozcaada genelinde yerleşik alanların çevresi dışında yalnızca güneyde gelişme alanı belirlendi. Bu gelişme alanı halihazırda sit alanı içinde olması nedeniyle gazete haberlerinde iddia edildiği üzere yüksek yoğunluklu yapılaşmaya konu edilemeyecek. 

Sit alanı içinde kalan bu bölgede yapılacak imar planlarında, Tabiat Varlıklarını Koruma Bölge Komisyonu ve Kültür Varlıklarını Koruma Bölge Kurulu'nun uygun görüşleriyle 1/100 bin Ölçekli Çevre Düzeni Planı uyarınca belediyesince hazırlanması şart koşulan kentsel tasarım rehberine uygunluğun sağlanması gerekiyor. Belediyesi tarafından kentsel tasarım rehberi hazırlanmadan imar planları onaylanmıyor. Ayrıca, Bozcaada'da yapılacak yapıların doğal yapı malzemeleri kullanılarak yapılması da 1/100 bin Ölçekli Çevre Düzeni Planı ile hüküm altına alındı ve adanın yapı estetiğinin korunması da sağlandı.

-Tarım arazilerine villa yapılmayacak

Yetkililer, tarım arazileri üzerine villa yapılacağı iddiasını da yalanladı. Bu alanlarda Gıda, Tarım ve Hayvancılık Bakanlığınca belirlenecek tanım sınıfları dikkate alınarak, yalnızca çiftçinin barınma ihtiyacını karşılamak üzere ihtiyaç duyulan yapılaşmalar için şartlar oluşturuldu. Bu şartlar oluşturulurken kıymetli tarım arazilerinden kıymetsiz tarım arazilerine doğru artan bir alansal miktar gözetildi.

Öte yandan, tarım arazilerindeki bu yapılaşma koşullarının belediyece hazırlanacak kentsel tasarım rehberi ve imar planları doğrultusunda kısıtlanabileceği konusu belediyelere bırakıldı.

AA