Depremde yıkılan binalara ilişkin flaş rapor ortaya çıktı!

Karadeniz Teknik Üniversitesi (KTÜ) Mühendislik Fakültesi İnşaat Mühendisliği Bölümü Öğretim Üyesi Prof. Dr. Ahmet Can Altunışık, konuya ilişkin yaptığı açıklamada, "İsias Otel'in yıkıldıktan sonraki görüntüsü, sanki kum dolu kovayı çevirmesinin ardından kumun yayılış şekli gibi olmuş” diye konuştu.

Aynı zamanda, Deprem ve Yapı Sağlığı Uygulama ve Araştırma Merkezi Müdürü de olan Altunışık, basın mensuplarına yaptığı açıklamada, cumhuriyet başsavcılıklarınca, 6 Şubat’ta yaşanan ve 11 ili etkileyen depremin ardından yürütülen soruşturmalar doğrultusunda, Çevre, Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanlığının görevlendirmesiyle ölümlerin meydana geldiği 500'e yakın binada inceleme yaptıklarını aktardı.

Altunışık, görevlendirildikleri gün itibarıyla 25 kişilik ekiple yaklaşık 7 aydır uğraştıkları yüzlerce dava dosyasından bazılarına yönelik raporları tamamladıklarını söyleyerek, şu ifadelerde bulundu:

"Bir ekip, bir haftada ancak 1 dosyaya yapabiliyor. Zira yıkılan bir binada bazen onlarca, yüzlerce can kaybı yaşanmış olabiliyor. Çuvallarca veri, kâğıt, dosya, video, tutanak ve kanıtlar var. Geniş bir ekiple hassas şekilde çalışarak, suçlu varsa binanın yıkılmasına neden olan parametreleri belirli başlıklarla ortaya koyuyoruz. Binanın ruhsat tarihi, yapı kullanma izni, yapı denetim belgeleri, zemin ve malzeme özellikleri ve bunun yanı sıra, projesinin yapıldığı yılda yürürlükteki yönetmeliğe uygunluğuna kadar tüm ayrıntılarıyla ele alıyoruz. Aynı zamanda, bina yıkıldıktan sonra binanın başında inceleme gerçekleştirip bilirkişi raporu tutanların dosyalarını analiz edip, genel kanaat oluşturmaya çalışıyoruz."

DEPREMİN İLK YILI DOLMADAN ÇALIŞMALARIN TAMAMLANMASI PLANLANIYOR

Öte yandan, Adıyaman'daki İsias Otel ve Kahramanmaraş'taki Ebrar Sitesi'ne ait bilirkişi dosyalarındaki raporların bitirilerek bir süre önce cumhuriyet başsavcılığına iletildiğini hatırlatan Altunışık, "Isias Otel önce ev olarak projelendirilip inşa ediliyor. Kaba inşaatı bitmesinin ardından bir süre binanın inşaatına ara veriliyor. Sonra da otele çevriliyor. Ama bu geçen zaman içinde yönetmelik değişiyor. Yapının ilk ruhsat tarihinde tabi olduğu yönetmelik ile otele çevrilip, kullanım amacı değiştiği tarihte tabi olduğu yönetmelik aynı değil. Yapının projeleri, değişikliğe uğrayan yönetmeliğe göre kontrol edilmemiş. İsias Otel'de karot değerlerine yönelik tarihteki yönetmeliği sağlamıyor. Otelin yıkılmasının ardından ortaya çıkan görüntüsü, sanki kum dolu kovayı çevirmesinin ardından kumun yayılış şekli gibi olmuş. Yapının yıkılış şeklinin, kovayı kaldırdıktan sonra kumun yayılış şekli gibi olduğuna şahit olabiliyorsunuz” dedi.

Altunışık, Ebrar Sitesi için hazırladıkları rapora yönelik de "Ebrar Sitesi'nde gözlemlenen zararlar ne yazık ki 20 blok için de aynı. Üretim aşamasında beton ve donatının mekanik özelliklerinde, aynı zamanda, etriye sıklaştırması, çiroz ve kancalar ve benzeri donatı detaylandırmalarında önemli eksiklikler var. Bu da yapının temel yıkılma nedenleri arasında” şeklinde konuştu.

Hatay'daki Rönesans Rezidans'ın dosyasını da sona ermek üzere olduklarını anlatan Altunışık, şunları söyledi:

"Çok mühim bir yapı olduğu için çok hassas davranmaya çalışıyoruz. 3 bloklu bir bina. Statik projesinde bir yandan temel ve bir yandan da üst yapısında derz var. Binaların 3'ü de belirgin bir kattan hasar alıp arkaya doğru düşmüş veya devrilmiş. 3 blok da aynı zarar mekanizmasına sahip. Gerçekleştirdiğimiz incelemelerde malzeme özelliği ile uygulanmasında bazı sorunlar olduğu belirtiliyor. Fakat bilirkişi raporlarıyla bize gelen görseller arasında bir değerlendirme yapıp net kanaatimizi bildirmek istiyoruz. Dilerim depremin ilk yılı dolmadan üzerimizdeki bütün dosyalarımızı cumhuriyet başsavcılığımıza iletmiş olacağız."