22 / 11 / 2024
fuzul

Depremin maliyeti 1 trilyon lira mı olacak? 227 bin 27 bina acil yıkılacak, ağır hasarlı ve yıkık!

Depremin maliyeti 1 trilyon lira mı olacak? 227 bin 27 bina acil yıkılacak, ağır hasarlı ve yıkık!

Kahramanmaraş merkezli meydana gelen depremlerin maliyeti oldukça ağır. Depremin maliyeti 1 trilyon lira mı olacak? 227 bin 27 bina acil yıkılacak, ağır hasarlı ve yıkık!




Ekonomi Gazetesi'nden İbrahim Ekinci'nin haberine göre; fiziki yıkım ve milli gelir kaybı olarak şu ana kadar 25 ila 100 milyar dolar arasında maliyet öngörüleri gündeme geldi. İtidalli bir yaklaşım 50 milyar dolarlık bir harcama ile yola başlanmasını gerektiriyor. Bu da devlet tarafından 1 trilyon TL civarında bir kaynak tahsisi yapılması anlamına geliyor. Bu kaynağın karşılanması için ek bütçe gerekeceği öngörülüyor. 

Bu sene 650 milyar TL'lik bir açık öngörülüyordu bütçede. Ankara'dan Mehmet Kaya’nın aktardığına göre; bu konu hükümetin gündeminde de yer alıyor. Fakat deprem harcamaları ile bu rakamın çok çok üzerinde bir açık ihtimali oluştuğuna göre ek bütçe oluşabileceği gündemde. 

Depremin maliyeti 1 trilyon lira mı olacak? 227 bin 27 bina acil yıkılacak, ağır hasarlı ve yıkık!

1999 depreminin ardından özel bir vergi konulmuş,  ardından bu vergi kalıcı hale gelmişti. Şimdi de özel bir İmar Fonu kurulması önerisi gündemde. Fon kurulması durumunda kaynağın başka amaçlar için kullanımı söz konusu olmayacak. Özel bir vergiden çok bir defalık servet vergisi, rant vergisi gibi seçenekler gündeme geliyor. 

Prof. Dr. Öner Günçavdı, konunun siyaset, seçim gündemi ile de ilişkili ilerleyeceğine dikkat çekerek, "Erdoğan uluslararası sermayeye açılmak istiyor. Zira depremin maliyetini içeriden finanse edemez. Dahası içeride para yok. Her şey sarpa sardı. Mutlaka dış yatırımcılara güven veren bir ekonomi yönetimi lazım. Cumhurbaşkanı da bunun için sandalye desteği dışında ve rant paylaşımı dışında hiçbir işe yaramayan MHP yerine seçenek arıyor" açıklamasında bulundu. 

Depremin maliyeti 1 trilyon lira mı olacak? 227 bin 27 bina acil yıkılacak, ağır hasarlı ve yıkık!

İktisatçı hocalardan Prof. Dr. Ensar Yılmaz da depremin finansmanının geniş bir aralıkta olduğuna dikkat çekiyor ve iktisatçı arkadaşlarının da 70-80 milyar dolar seviyesinde öngörülerde bulunduğunu ifade ediyor. 

"Finansman bence iki aşamalı olacak. Birincisi şu ana kadar toplanan yardımlar, ikincisi seçim sonrası uygulamalar. Seçim sonrası yapı çok belirleyici olacak. Seçim sonrası tabii politik tercihlere bağlı olacaktır. Bunlar vergi, deprem tahvilleri ve Merkez Bankası finansmanı olur. Vergi de kendi içinde özel bir vergi türü mü yoksa bir tür servet vergisi mi (bir seferlik), yani yaygın, herkes için bir deprem vergisi mi yoksa belirli gruplar için bir servet vergisi mi?" ifadelerini kullanan Ensar Yılmaz, Merkez Bankası finansmanının önemli olduğunu, bunu desteklediğini belirtti. 

Açıklamasında "Borçlanmak (tahvil yolu ile) yine bir tür servet transferidir, faiz ödemeleri yoluyla bunu faizsiz, Merkez Bankası’ndan bir kereye mahsus ilan ederek direkt deprem ile ilgili fona aktarma yapılabilir" önerisini yapan Yılmaz, bunun yasa ile bir defaya mahsus olarak yapılması gerektiğini, kendisinin yardım + servet + Merkez Bankası kombinasyonunu savunduğunu dile getirdi. 

Depremin maliyeti 1 trilyon lira mı olacak? 227 bin 27 bina acil yıkılacak, ağır hasarlı ve yıkık!

Depremin etkilerini bertaraf etmek ve yeniden toparlanmayı hızlı ve etkili gerçekleştirmek için devletin kapsamlı büyük bir paket açıklaması gerektiğine vurgu yapan Dr. İlhan Döğüş de açıklamasında "Hazine’nin de bu paketin finansmanı için önceden vergi veya borçlanma yoluyla para toplamasına gerek yok. Kamu harcamasının kendisi para yaratır. Deprem felaketine rağmen hala para basma obsesyonundan dolayı, yapılan kamu bağışlarının ve harcamaların enflasyon yaratacağına dair itirazları dile getirenler var" ifadelerine yer vererek bunun da bir obsesyon olduğunu söyledi. 

Açıklamasında "Gerek Hazine’nin deprem sonrası yeniden yapılanma yönünde yapacağı harcamalar için Merkez Bankası’nın sağlayacağı finansman, gerekse de kamu bankalarının sağlayacağı finansman için para yoktan yaratılmış olacak" diye konuşan İhlan Döğüş, bu paraların verilmesi için öncesinde vergi toplanmış olmasının ya da bankalarda mevduat toplanmış olmasının gerekmediğine dikkat çekti. 

İlhan Döğüş, "Özetle hem yoksulluğu ve eşitsizliği azaltacak hem de bu deprem felaketinin etkilerini bertaraf edecek bir yeniden toparlanma çerçevesindeki kapsamlı bir kamu harcamasının ve programının finansmanına karşı geliştirilecek ‘enflasyonu ve faizleri yukarı çekeceği’ yönündeki neoliberal argümanların gerçek hayatta karşılığı bulunmuyor" diyerek açıklamasını sonlandırdı. 

Prof. Dr. Cemalettin Dönmez'den depreme dayanıklı yapılar için 'Şili formülü' önerisi!

Deprem korkusu İstanbul Boğazı'nı da vurdu! Yalı sahipleri artık güvenli ve büyük rezidanslara geçiyor!

Riskli yapılar nasıl yenileniyor? İşte adım adım kentsel dönüşüm süreci!

Büyük İstanbul depremi için sıra dışı açıklama! Prof. Dr. Şener Üşümezsoy 8 şiddetinde hissedilecek ilçeleri sıraladı!


Geri Dön