20 / 11 / 2024

Ekonomiye en büyük katkı inşaat sektöründen geldi!

Ekonomiye en büyük katkı inşaat sektöründen geldi!

2016'da yaşanan bir çok olumsuz olaya karşın ekonomi yinede büyüdü. Konutta ve otomobilde yapılan indirimler özel tüketim harcamalarını artırdı.




Türkiye ekonomisi, Fetullahçı Terör Örgütü'nün (FETÖ) hain darbe girişimi, PKK ve DEAŞ'in terör saldırıları, turizm sektöründe yaşanan daralma, sipariş not indirimleri gibi içeride ve dışarıdaki her türlü saldırıya, küresel ticarette zayıflama ve global piyasalarda oluşan dalgalanmalara rağmen 2016'da beklentilerin üzerinde yüzde 2.9 büyüyerek ne kadar dinamik bir ekonomi olduğunu gösterdi. Takvim etkisinden arındırıldığında bir önceki yıla göre yüzde 3.1'lik büyüme yaşandı. Geçen yılın son çeyreğinde ise büyüme, bir önceki dönemdeki daralmaya meydan okuyarak, beklentilerin neredeyse iki katına çıktı. Yüzde 3.5'lik performansta vergi teşviklerinin devreye sokulması, vatandaşın da her şeye rağmen ülke ekonomisine inancını kaybetmeyerek harcamaya devam etmesi etkili oldu. Zira, yılın üçüncü çeyreğinde daralma kaydeden Gayri Safi Yurtiçi Hasıla'nın (GSYH) dördüncü çeyrekte yüzde 1.9 büyümesi bekleniyordu.


ÜLKESİNE GÜVENEN HARCADI

Özellikle geçen yıl son çeyrekte devletin özel tüketimi teşvik amacıyla getirdiği tedbirler, vatandaşın ülke ekonomisine güvenip harcama yapmasıyla birleşince ortaya bu tablo çıktı. Konutta ve otomobilde vergi indirimlerinin dopingiyle özel tüketim harcamaları son çeyrekte yüzde 5.7 arttı. Yine son çeyrekte hükümetin teşvikleri yatırımların ivmesini de yukarıya çekti. Son çeyrekte yatırımlar yüzde 2 büyüdü. Devletin nihai tüketim harcamaları da yüzde 0.8 arttı. 2016'nın tamamında ise hanehalkı harcamaları büyümeye yüzde 2.3 katkı sağladı. Vatandaşın tüketim harcamalarının GSYH'deki payı yüzde 59.5 oldu. En yüksek artış yüzde 7.3 ile devlet harcamalarında görüldü. Sabit sermaye oluşumları yüzde 3'te kalırken, ihracatın büyümeye katkısı negatif oldu.


EN YÜKSEK KATKI İNŞAAT VE SANAYİDE

Sektörel bazda bakıldığında ise en yüksek katkı sanayiden geldi. Diğer sektörlerde ise genele yayılan kademeli bir toparlanma yaşandı. Üretim yöntemine göre cari fiyatlarla GSYH, 2016'da bir önceki yıla göre yüzde 10.8 artarak 2 trilyon 590 milyar 517 milyon TL oldu. 2016'da tarım sektörünün toplam katma değeri, yüzde 4.1 azaldı, sanayinin yüzde 4.5 arttı. İnşaat sektörünün katma değeri yüzde 7.2 yükselirken, hizmetlerinki ise yüzde 0.8 düştü. 2016'nın dördüncü çeyreğinde bir önceki yıla göre sanayi sektörünün toplam katma değeri yüzde 5 arttı. İnşaat sektörününki yüzde 3.7 ve hizmetlerinki ise yüzde 1.8 arttı. GSYH son çeyrekte cari fiyatlarla 734 milyar 393 milyon TL oldu.



Ekonomiye en büyük katkı inşaat sektöründen geldi!


KİŞİ BAŞI GELİR 10 BİN 807 $

TÜİK verilerine göre 2016 yılında kişi başına GSYH cari fiyatlarla 32 bin 676 TL, dolar cinsinden ise 10 bin 807 dolar olarak hesaplandı.


SON ÇEYREKTE HIZLANDILAR

Üçüncü çeyrekte daralan sektörler yeniden 'motor' dedi. 2016'nın üçüncü çeyreğinde yüzde 2.6 daralan imalat sanayii son çeyrekte 4.4 büyüdü. Yine aynı dönemde yüzde 7.4 daralan hizmetler sektörü son çeyrekte 1.8 büyüme gösterdi. İnşaattaki büyüme yüzde 3.7 oldu.


BEKLENTİLER YUKARI REVİZE EDİLEBİLİR

Tuncay Turşucu/İntegral Yatırım Menkul Değerler: Türkiye 2015'te yüzde 6.1 büyümenin ardından 2016'yı yüzde 2.9 büyüme ile tamamladı. Bu veri ile birlikte 2017'ye yönelik yüzde 3-3.5 seviyelerindeki beklentilerde yukarı revizyonlar oluşabilir. Türkiye ekonomisinin ne kadar dinamik bir yapıda olduğunu bir kez daha gösterdi.


Kapital FX/Enver Erkan: Son çeyrek, biraz da devletin özel tüketimi teşvik eden ihtiyati tedbirleri sayesinde bir toparlanma dönemi oldu. Alt kalemlere baktığımızda büyümede sürükleyici gücün özel tüketim harcamaları olduğunu görüyoruz. Son çeyrekte özel tüketim harcamalarının yüzde 5.7'lik bir büyüme gösterdiği gözleniyor. Bu iç talep toparlanmasının kalıcı olup olmadığına bakmak lazım. Özellikle referandum sonrasına ilişkin periyotta gösterilecek performans önemli.



Sabah



Haber Karar Gazetesi'nde şu şekilde yer aldı...


İşsizliğin 4 milyon yaklaşması ve dış talebin azalması büyümeyi sınırlamasına karşın Türkiye, 2016 yılında yüzde 2,9, dördüncü çeyrekte yüzde 3,5 büyüdü. Ekonomik büyümeye en büyük katkı yine devlet ve vatandaştan geldi. Hane halklarının tüketim harcaması, büyümeye 4,2 puan katkı sağlarken, net dış talep büyümeyi 1,3 puan aşağı çekti. İnşaat sektörü, kredi faizlerinin düşürülmesi ve 150 metrekarenin üzerindeki konutta KDV’nin yüzde 18’den yüzde 8’e çekilmesiyle en hızlı büyüyen sektör oldu ve yıllık büyümesini yüzde 4,9’dan yüzde 7,2’ye taşıdı. Geçen yıl ikinci çeyrekte yüzde 14,4 büyüme ile zirve yapan devletin tüketim harcamaları, yıl sonunda gerilemesine karşın, 2015 yılına göre yüzde 4,1’den yüzde 7,3’e çıkarak yine büyümede öncü rol oynadı.


Üretim yöntemiyle hesaplanan veriler, son çeyrekte lokomotif sektörler olarak sanayi ve inşaatı öne çıkartırken, harcamalar yöntemiyle hesaplanan GSYH’da son çeyrekte yurtiçi tüketimin adeta patladığı, yatırımların ise zayıf kaldığı görüldü. Kişi başına gelir 11 bin 14 dolardan 10 bin 807 dolara gerilerken, dolar bazında yıllık 207 dolar düşüş hesaplandı.


17-04/01/screen-shot-2017-04-01-at-054223.pngTürkiye İstatistik Kurumu (TÜİK) verilerine göre, üretim yöntemine göre cari fiyatlarla GSYH, 2016’da bir önceki yıla göre yüzde 10,8 artarak 2 trilyon 590 milyar 517 milyon lira olarak gerçekleşti. GSYH’yi oluşturan faaliyetler incelendiğinde, 2016’da tarım sektörünün toplam katma değeri, zincirlenmiş hacim endeksi olarak yüzde 4,1, hizmetler sektörünün toplam katma değeri yüzde 0,8 azaldı. Sanayi sektörünün toplam katma değeri yüzde 4,5, inşaat sektörünün toplam katma değeri yüzde 7,2 arttı. Gayri safi yurtiçi hasılanın (GSYH) dördüncü çeyrekte iç talep ve kamu yatırımlarının etkisiyle yüzde 2.3 büyümesi beklenirken, 2016’da büyümenin yüzde 2.2 seviyesinde gerçekleşeceği öngörülüyordu. Hane halklarının tüketim harcamaları incelendiğinde, 2016 yılının tamamında yüzde 5,5’den yüzde 2,3’e gerilediği görüldü. Bu oran, hükümetin ekonomiyi canlandırıcı tedbirlerin etkisiyle dördüncü çeyrekte yüzde 5,4’den yüzde 5,7’ye çıktı. Böylelikle, harcamalardaki keskin düşüş yüzde 2,3’le sınırlandırılmış oldu.


Türkiye’nin 2.6 trilyon liraya ulaşan ekonomik büyümesinde hane halklarının tüketimi yüzde 59,5’lik oranla en yüksek payı alarak 1 trilyon 542 milyar liralık büyüklüğe ulaştı. Bu oran, bir önceki yılda yüzde 60,4 olarak gerçekleşmişti. Gayrisafi sabit sermaye oluşumu, tüketim harcamalarının ardından yüzde 29,8 pay ve 771 milyar 121 milyon liralık ekonomik değerle ikinci sırada geldi. Devletin tüketim harcamalarında da artış görüldü. Buna göre kamunun, GSYH içindeki payı yüzde 13,9’dan 14,7’ye çıkarken, sabit sermaye oluşumunun payı yüzde 29,8 olarak kayıtlara geçti.


Kamu harcamaları yüzde 14,7’lik payla 324 milyar 403 milyon liradan 381 milyon 990 milyon lira ulaştı. Bir önceki yıl zincirlenmiş hacim endeksine göre, devletin nihai tüketim harcamaları yüzde 7,3, gayrisafi sabit sermaye oluşumu ise yüzde 3 artış gösterdi. Mal ve hizmet ihracatının GSYH’daki payı yüzde 23,3’den yüzde 22,1’e düşerken, büyümeye katkısı negatif yönde oldu. 2015 yılında yüzde 12,3 büyüme gösteren ihracat, 2016 yılında yüzde 4,8’lik düşüşle büyümeyi sınırladı.  GSYH’da payı yüzde 26’dan yüzde 25’e gerileyen ithalat, geçen yıl yüzde 7,3’den yüzde 6,8’e geriledi. Dördüncü çeyrekte ise Gayrisafi Yurtiçi Hasıla (GSYH), cari fiyatlarla yüzde 3,5 artarak 734 milyar 393 milyon lira olarak gerçekleşti. Böylelikle, geçen yıl kaydedilen büyüme oranı ile yüzde 3,2’lik Orta Vadeli Program (OVP) hedefine ulaşılamadı. Geçen yılın ikinci ve üçüncü çeyrek GSYH verilerinde revizyona gidilirken, 2016’nın ikinci çeyreğine ilişkin büyüme oranı yüzde 4,5’ten yüzde 5,3’e, üçüncü çeyreğine ilişkin GSYH oranındaki gerileme de yüzde 1,8’den yüzde 1,3’e revize edildi.

2002’DEN BU YANA 2,1 KAT ARTIŞ VAR
İŞSİZLİK KADEMELİ OLARAK AZALACAK

Başbakan Yardımcısı Mehmet Şimşek, 2016 büyümesiyle birlikte 2002’den bu yana GSYH’nin 2.1 kat arttığını vurguladı. Şimşek, olumsuz koşullara rağmen büyümenin sağlandığını ancak potansiyel büyümenin altında kalındığını anlattı. Nisan ayından itibaren işsizliğin düşeceğini belirten Şimşek, alınan önlemlerle 2017’nin tamamında ekonomideki canlanmanın süreceğini söyledi. Şimşek, ekonominin şoklara direncinin bir kez daha görüldüğünü belirterek şunları kaydetti: “Büyümemizin kapsayıcı niteliği tüm olumsuz gelişmelere rağmen 2016 yılında da devam etmiştir. Artı İstihdam Programı ile işsizlik kademeli olarak düşecek.”


KARARLARIN ETKİSİ BÜYÜK

Maliye Bakanı Naci Ağbal, 3.çeyrekteki daralmanın ardından alınan kararların önemine dikkat çekti. Bakan Ağbal, şu değerlendirmelerde bulundu: “2016 yılının üçüncü çeyreğindeki daralmanın ardından ekonomi yönetimi olarak aldığımız kararların etkisiyle ekonomi dördüncü çeyrekte yüzde 3,5 ile beklentilerin üzerinde büyümüştür. Ekonominin sürükleyicisi olan iç talep son çeyrekte ivmelenmiş ve özel tüketim harcamaları yüzde 5,7 artmıştır. Bu dönemde yatırımların yüzde 2 büyümesi de ekonomik görünüm adına son derece önemlidir. Kamu harcamaları da ekonomik büyümeye pozitif katkı vermeye devam etmiştir.”


YATIRIMLARDA GERİLEME İŞARETİ

Ekonomist Haluk Bürümcekçi, üretim yöntemiyle hesaplanan GSYH verilerinin, son çeyrekte lokomotif sektörler olarak sanayi ve inşaatı öne çıkardığını dile getirdi. Bürümcekçi, harcamalar yöntemiyle hesaplanan GSYH’da ise son çeyrekte yurt içi tüketimin adeta patladığının, yatırımların ise zayıf kaldığının görüldüğüne değinerek, “Gayrisafi sabit sermaye oluşumunda inşaat yatırımları yine lokomotif olurken, makine-teçhizat yatırımları gerilemesini sürdürdü” dedi. ilk işaretlerin büyümedeki toparlanmanın yılın ilk çeyreğinde belirgin bir hızlanma olmadan devam ettiğinin görüldüğünü söyleyen Bürümcekçi, 2017 yılı için yüzde 3 tahmininde bulundu.



Karar


Geri Dön