EYT'de atlanan detay! Bu 8 maddeye dikkat
6 milyona yakın EYT'liyi ilgilendiren çalışmalarda sona gelindi. Emeklilikte Yaşa Takılanlar yıllardır emekli olmanın hayalini kurarken olası bir yasanın çıkması halinde işveren kesimi için kritik bir durumun ortaya çıkabileceği ifade ediliyordu. Buna göre işverenlerin EYT düzenlemesi sonrası işten
İŞTE OLASI 8 ETKİ…
1) EYT DÜZENLEMESİ NEDENİYLE VERGİ VE SİGORTA PRİM YÜKÜNÜN ARTMA OLASILIĞI
Bakanlık ve SGK tarafından çıkacak olası EYT düzenlemesinden kaç kişinin hemen emekli olabilecek şartları taşıdığına ilişkin resmi bir sayı belirtilmemiş ise de, yapılan bazı açıklamalara göre, EYT kapsamına giren kişi sayısının yaklaşık 4-5 milyon kişi olduğu, bunlardan yaklaşık 1,5 milyon kişinin prim gün sayısı ve sigortalılık süresini tamamladığından hemen emekli olabileceği, geriye kalanların da zaman içinde prim gün sayısı ve sigortalılık süresini tamamlamalarına bağlı olarak emeklilik hakkı elde edecekleri anlaşılmaktadır.
Şu anda en düşük emekli aylığı 3.500 olup, bu tutarın altında bağlanan SGK aylıkları ile aradaki fark ise genel bütçeden karşılanmaktadır. EYT kapsamında 1 milyon kişinin hemen emekli olduğunu varsaydığımızda, EYT nedeniyle SGK'ya aylık 3,5 milyar, yıllık 42 milyar lira ilave yük (bütçe açığı) gelecektir. 2023 yılında alt sınır emekli aylığı seviyesinin yükseltilmesi durumunda bu açık daha da artacaktır.
EYT düzenlemesinin ortaya çıkaracağı mali yük, ya sigorta prim oranlarının/prime esas kazanç matrahının artırılması, ya vergi oranlarının yükseltilmesi, ya da genel borçlanma yoluyla finanse edilmeye çalışılacaktır.
Bu durum ise, işletmelerin iş gücü maliyetlerini artıracak, finansmana erişimlerini güçleştirecektir.
2) KIDEM TAZMİNATI YÜKÜ
1475 sayılı İş Kanunu’nun “Kıdem tazminatı” başlıklı halen yürürlükte olan 14. maddesine göre;
4857 İş Kanunu’na tabi işlerde çalışmakta olup, yaşlılık, emeklilik veya malullük aylığı yahut toptan ödeme almak amacıyla işten ayrılan ve işveren nezdindeki bir yıllık çalışma/kıdem süresini de doldurmuş olan işçilere,
Mülga 506 sayılı Sosyal Sigortalar Kanunu’nun 60. maddesinin 1. Fıkrası’nın (A) bendinin (a) ve (b) alt bentlerinde öngörülen yaşlar dışında kalan diğer şartları veya aynı Kanunun Geçici 81.maddesine göre yaşlılık aylığı bağlanması için öngörülen sigortalılık süresini ve prim ödeme gün sayısını tamamlayarak kendi istekleri ile işten ayrılanlara,
İşe başladığı tarihten itibaren hizmet akdinin devamı süresince her geçen tam yıl için 30 günlük ücreti tutarında ve bir yıldan artan süreler için de aynı oran üzerinden kıdem tazminatı ödenmesi gerekmektedir.
Buna göre, EYT düzenlemesinden yararlanarak emekli olup, işten ayrılacaklara yapılacak olan kıdem tazminatı ödemeleri, fesihle birlikte muaccel hale gelecek olup 14. madde ve 4857 sayılı İş Yasası’nın 120. maddesi gereğince iş sözleşmesinin feshi tarihinde nakden ve def'aten ödenmesi gerekecektir.
EYT düzenlemesinin en geç 2023 yılı Ocak ayı başında kanunlaşması beklendiğinden, hem 2023 yılının seçim yılı olması, hem de 2022 yılı enflasyonunun yüksek olacağına ilişkin tahminler nedeniyle asgari ücrette de yüzde 40 gibi bir artış olabileceğine ilişkin beklentilerin ve dolayısıyla kıdem tazminatı hesabına katılan giydirilmiş ücret kalemlerinde de aynı oranlarda yapılacak iyileştirmelerin de etkisine bağlı olarak kıdem tazminatı ödemelerine ilişkin işverenlerin karşılaşacakları yük de önemli miktarda artacaktır.
3) YILLIK İZİN ÜCRETİ YÜKÜ
Yıllık ücretli izin alacağı bir ücret olmasına karşın akdin feshinde kesinleşen bir alacak olduğundan ve fesih tarihi itibarı ile yıllık izin kullanılmamış olduğundan yerleşik Yargıtay kararlarına göre tazminatlar gibi iş sözleşmenin feshi ile muaccel hale gelmektedir.
Ancak, uygulamada genellikle kullanılmamış yıllık izin ücretleri iş sözleşmesinin feshi tarihini izleyen ilk ücret ödeme döneminde ödenmektedir.
EYT düzenlemesi sonrası çalışanların işten ayrılmaları halinde, hak edipte kullanmadıkları izin sürelerine ilişkin ücretlerinin de işyerlerince ödenmesi gerekecektir.