22 / 11 / 2024
fuzul

Fatih Sultan Mehmet Köprüsü'nün özellikleri!

Fatih Sultan Mehmet Köprüsü'nün özellikleri!

Fatih Sultan Mehmet Köprüsü, 1988'den bu yana İstanbul'un iki yakasını bir araya getiriyor. Temeli 29 Mayıs 1985'te atılan ve öngörülenden 192 gün önce tamamlanan köprü, Boğaziçi Köprüsü ile iki kıtanın birleştirilmesi sürecine önemli katkı sağladı




"Boğaziçi'nin ikinci gerdanlığı" Fatih Sultan Mehmet Köprüsü, 1988'den bu yana hizmet veriyor.


AA muhabirinin derlediği bilgilere göre, tarihi, siyasi, ticari ve kültürel değerini yüzyıllardır koruyan İstanbul'un iki yakasını bir araya getirme fikri milattan önceye kadar uzanıyor.


Söz konusu coğrafyadan geçen veya burada hüküm süren bütün medeniyetlerin en büyük hayali iki kıtanın bir araya getirilmesiydi.


Tarihi boyunca göç alan ve ilgi odağı olan İstanbul, 20. yüzyılın ikinci yarısından sonra hızlı bir kentleşme sürecine girdi. Yerleşim yerlerinin büyümesi, göç dalgaları ve trafiğin artmasıyla İstanbul Boğazı için hep bir hayal olan köprülerin yapılması için ilk adımlar atıldı ve 30 Ekim 1973'te Boğaziçi Köprüsü açıldı. 


Köprü ilk yılında günde ortalama 32 bin 520 araca hizmet verirken, bu sayı 14. hizmet yılında günlük ortalama 130 bin seviyelerine geldi. 


Köprüdeki bu yoğunluk hizmet kalitesini düşürürken, kentte ikinci bir köprünün varlığını zaruri hale getirdi.


- Fatih Sultan Mehmet Köprüsü ve özellikleri

Temeli, 29 Mayıs 1985'te atılan Fatih Sultan Mehmet Köprüsü'nün yapım çalışmalarına 4 Aralık 1985'te başlandı. 


Köprünün ilk tabliyesi 17 Eylül 1987'de yerine yerleştirilirken, 4 Şubat 1988'de tabliyelerin montajı tamamlandı. Yapımı için bin 100 iş günü öngörülen köprü, taahhüt edilenden 192 gün önce 29 Mayıs 1988'de tamamlandı ve 3 Temmuz 1988'de hizmete açıldı.


Fatih Sultan Mehmet Köprüsü, Boğaziçi Köprüsü'nden 5 kilometre kuzeyde, boğazın Rumeli yakasında, Hisarüstü ile Anadolu yakasında Kavacık mevkileri arasında yer alıyor. 


Kule ayakları arasındaki orta açıklığı bin 90 metre olan köprünün kule temelleri boğazın iki yakasındaki yamaçlara yerleştirilmiş, kuleler ise hemen hemen tabliye mesnet seviyesinden başlamıştır.


Köprünün düşey gabarisi denizcilik standartlarına uygun olarak 64 metre olarak belirlenirken, köprü kule temelleri ve ankraj blokları, Avrupa ve Anadolu yakasında devoniyen sistemine ait kireç taşı ve yumrulu kireç taşı formasyonu üzerine inşa edildi.


Köprünün iki ucunda, taşıyıcı ana kablolardan gelen çekme yüklerini kaya zemine aktaran planda ise 50x60 metre boyutunda ve 35 metre kadar derinlikte masif betonarme birer ankraj bloku yer alıyor. Ankraj bloklarının içinde kabloların tespit edildiği birer oda yer alıyor. Kablolar bu odalar girerken 36 büklüme ayrılıyor ve her bir büklüm ayrı ayrı tespit edilerek daha geniş bir yüzeye yayılıyor.


AA


Geri Dön