Halil Özyurt: Turizm biterse, inşaat da biter!

Otelciler olarak inşaat yasağının devanı etmesinden yana olduklarını belirten Halil Özyurt inşaatçıların 'Bodrum'da 12 ay turizm olursa, inşaat yasağı 12 ay sürecek' eleştirisinin Türkiye şartlarında gerçeği yansıtmadığını söyledi. Paris gibi dünyanın en çok turist çeken kentlerinden birinde inşaatların 12 ay devam ettiğine dikkat çeken Özyurt, "Orada 12 ay turizm var ama inşaatlar da 12 ay sürüyor.  Ama inşaatı nasıl yaptıkları önemli. Bunu bilmek gerekiyor. İnşaatın etrafını çok güzel panolarla, ses geçirmeyen özel malzemelerle kaplıyorlar. Sektör kendini ona göre hazırlamış. Beş metre ilerideki adam ne çalışma gürültüsü duyuyor, ne de pisliğini görüyor. Neden böyle yapıyorlar, çünkü orada yaşayanlar görüntü ve gürültü kirliliğinden rahatsız oluyor. Buna engel olmak için de gerekli önlemler almıyor" dedi. 

Yasak kalkmaz!

İnşaat sezonundaki 15 günlük uzamanın bile Bodrum'a çok büyük zarar verdiğini ileri süren Halil Özyurt, şöyle konuştu; "inşaatçılar, bu evleri şu anda 10 liraya satıyorsa, yarın turizm bittiğinde 1 liraya bile satamaz. Onun için biz geleceğimizi düşünmek zorundayız. Geleceği düşünmeden günü kurtarmak için çalışırlarsa, bu evleri daha iyi fiyatlara satabilirler ama çabuk biterler. 'Yılda 6 ay çalışıp 10 ev yapacağımıza. 12 ay çalışırız 20 ev yaparız, daha çok para kazanırız' derlerse yanılırlar. Onun için gerekli özen ve gerekli teknolojik ortam sağlandıktan sonra ben de onlardan yanayım. Gitsinler gelişmiş ülkelerde nasıl inşaat yapılıyor görsünler." Turistler rahatsız Eğer Bodrum'da inşaat teknolojisi gelişirse, çevredeki işletmelere ve turizme zarar verilmeyecekse inşaat yasağının kalkabileceğini ifade eden Özyurt. "Ama ben bunun olabileceğine inanıyorum. Şimdi inşaat sektöründeki arkadaşlar eğer bunları başarabilirse o dedikleri doğru, yasak kelimesini kaldırsınlar. 

Ama bu sene sezon başında çok büyük sıkıntı yaşadık. Haziranın 15'ine kadar tesislerin dibinde inşaatlar devam etti. Bırakın otel sahiplerini, bunları şikayet eden otel sahipleri değil, gelen misafirler. Belediyeye, valiliğe, kaymakamlığa çok yazılar yazdılar ve bazı otellerden çıktılar. Turgutreis'te örnekleri var bunların. Biz bütün bu şikayetleri, belgeleriyle beraber belediyeye, kaymakamlığa ve valiliğe teslim ettik. O yüzden inşaat sektörü, 'Biz dünyanın gelişmiş kentlerindeki gibi gerekli önlemleri alırız' diyebiliyorsa, belediye de bunu bir zorunluluk olarak koyabiliyorsa inşaat yasağı anlamsız olabilir. Ancak tekrar söylüyorum ben bunun olacağına ihtimal vermiyorum. Bu ortam sağlanmadan da inşaat yasağının kalkmasından yana değilim" dedi.