23 / 12 / 2024

Kentsel dönüşüm SED zorunluluğu kanun teklifi!

Kentsel dönüşüm SED zorunluluğu kanun teklifi!

Kentsel dönüşümde sosyal etki değerlendirme (SED) raporlarını zorunlu kılan kanun teklifi Türkiye Büyük Millet Meclisi'ne verildi..



Kentsel dönüşümde sosyal etki değerlendirme (SED) raporlarını zorunlu kılan Büyükşehir Belediyesi Kanunu, Belediye Kanunu ve Afet Riski Altındaki Alanların Dönüştürülmesi Hakkında Kanunda Değişiklik Yapılmasına İlişkin Kanun Teklifi verildi.

Teklif ile, kentsel dönüşüm projeleri gerçekleştirilirken sosyal etki değerlendirme raporları hazırlanmasının zorunluluk haline getirilmesi amaçlanıyor.

GENEL GEREKÇE


Son yıllarda Kentsel Dönüşüm ile ilgili çıkarılan ve yürürlükte olan;

-    4 Mart 2004 tarihli, 5İ04 sayılı, Kuzey  Ankara  Girişi Kentsel Dönüşüm Kanunu

-    16 Mayıs 2005 tarihli, 5366 sayılı, Yıpranan Tarihi ve Kültürel Taşınmaz Varlıkların Yenilenerek Korunması ve Yaşatılarak Kullanılması Hakkındaki Kanun

-    3 Temmuz 2005 tarihli, 5393 sayılı, Belediye Kanunu, Madde 73, Kentsel Dönüşüm ve Gelişim Alanı

-    16 Mayıs 2012 tarihli, 6306 sayılı, Afet Riski Altındaki Alanların Dönüştürülmesi Hakkındaki Kanun


Kentlerimizi hızlı bir dönüşüm sürecine sokmuştur. Yürürlükte olan yasaların ortak amacı; afet riski, yıpranmış yapılar ve dokular, sağlıksız yapı stoku vb gibi gerekçelerle merkezî yönetim odaklı, piyasa koşullarında büyük ölçekli kentsel dönüşüm projelerini gerçekleştirmektir.

Kentsel dönüşüm ile ilgili yasa ve uygulama yönetmelikleri ile yapılan uygulamalar; katılımcı ve eşitlikçi süreçleri dikkate almamakta, özellikle projelerden etkilenen insanlann sosyal ve ekonomik durumlarını gözetmemektedir.

Kentsel dönüşüm projelerindeki yaşam ve mekâna olan olumsuz etkinin azaltılması, taraflar arasında uzlaşma mekanizmalarının geliştirilmesi için Sosyal Etki Değerlendirme (SED) raporları hazırlanmalıdır. SED raporları; özellikle projeden olumsuz etkilenen varlıklar (PEV) ile projeden etkilenen insanlar (PEİ) için olumsuz etkilerin azaltılması yönünde öneriler geliştirmelidir.

SED Raporları; etkileyen ve etkilenen arasındaki etkileşim mekanizmalarını ortaya koymalı, etkinin azaltılması için somut çözüm önerileri sunmalıdır.

9 Ağustos 1983 tarihli, 2872 sayılı Çevre Kanunu Çevresel Etki Değerlendirilmesi (ÇED) Raporu hazırlama sorumluluğunu getirmektedir.

Çevresel etki değerlendirilmesi:

Madde 10 - (Değişik: 26/4/2006 - 5491/7 md.)
Gerçekleştirmeyi plânladıkları faaliyetleri sonucu çevre sorunlarına yol açabilecek kurum, kuruluş ve işletmeler, Çevresel Etki Değerlendirmesi Raporu veya proje tanıtım dosyası hazırlamakla yükümlüdürler.
Çevresel Etki Değerlendirmesi Olumlu Kararı veya Çevresel Etki Değerlendirmesi Gerekli Değildir Kararı alınmadıkça bu projelerle ilgili onay, izin, teşvik, yapı ve kullanım ruhsatı verilemez; proje için yatırıma boşlanamaz ve ihale edilemez.

Ancak, ÇED raporları, sosyal ve ekonomik boyutları içermemektedir.


Bu kanun teklifinin amacı;

Büyükşehir Belediyesi Kanunu, Belediye Kanunu Ve Afet Riski Altındaki Alanların Dönüştürülmesi Hakkında Kanunda değişiklik yapılarak, imar planları hazırlanması sürecinde ve kentsel dönüşüm projelerinde ‘Sosyal Etki Değerlendirme’ (SED) raporları hazırlanma zorunluluğu getirilmesidir.


BÜYÜKŞEHİR BELEDİYESİ KANUNU, BELEDİYE KANUNU VE AFET RİSKİ ALTINDAKİ ALANLARIN DÖNÜŞTÜRÜLMESİ HAKKINDA KANUNDA DEĞİŞİKLİK YAPILMASINA İLİŞKİN KANUN TEKLİFİ

MADDE 1- 10/7/2004 tarihli ve 5216 sayılı Büyükşehir Belediyesi Kanununa 11 inci maddesinden sonra gelmek üzere aşağıdaki 11/A maddesi eklenmiştir.

“Sosyal Etki Değerlendirmesi

MADDE ,11/A- Büyükşehir içindeki alt yapı, ulaştırma, kent planlaması ve imar hizmetlerinin yürütülmesinde ve bu alanlara ilişkin proje düzenlemelerinde, bunların toplumsal etkilerini ölçmek üzere Sosyal Etki Değerlendirmesi yapılması zorunludur. Sosyal Etki Değerlendirmesi raporları, hemşehrilerin ve kentsel mekânların proje ve hizmetlerden olası etkilenme düzeyini, olumlu ve olumsuz etkileri birlikte gözetecek biçimde içerir. Raporların hazırlanmasında, i sivil toplum kuruluşları, demokratik kitle örgütleri, kamu kurumu niteliğindeki meslek kuruluşları, üniversiteler ve hemşehri örgütlenmelerinin katılımı esastır. Sosyal Etki Değerlendirmesi raporlarını hazırlamak üzere kurulacak raporlama kurullarının üyeleri, kent konseyleri tarafından belirlenir.

Sosyal Etki Değerlendirmesi raporları, kamuya açık olup büyükşehir belediyesince basım-yayım yoluyla hemşehrilerin bilgisine sunulur. Bilgiye sunma tarihini izleyen iki ay içinde raporlar, büyükşehir belediye meclisinde okunur ve rapor üzerinde görüşme açılır.

Bu maddenin uygulanmasına ilişkin usul ve esaslar, bu maddenin yayımı tarihini izleyen altı ay içinde İçişleri Bakanlığı ile Çevre ve Şehircilik Bakanlığınca birlikte çıkarılacak yönetmelikle düzenlenir.”
MADDE 2- 3/7/2005 tarihli ve 5393 sayılı Belediye Kanununa 14 üncü maddesinden sonra gelmek üzere aşağıdaki 14/A maddesi eklenmiştir.

“Sosyal Etki Değerlendirmesi

MADDE 14/A- Belediye sınırları içindeki alt yapı, ulaştırma, kent planlaması ve imar hizmetlerinin yürütülmesinde ve bu alanlara ilişkin proje düzenlemelerinde, bunların toplumsal etkilerini ölçmek üzere Sosyal Etki Değerlendirmesi yapılması zorunludur. Sosyal Etki Değerlendirmesi,: bu Kanunun 13 üncü maddesinde düzenlenen hemşehri hukuku ilkelerine uygun biçimde uygulanır.

Sosyal Etki Değerlendirmesi raporları, hemşehrilerin ve kentsel mekânların proje ve hizmetlerden olası etkilenme düzeyini, olumlu ve olumsuz etkileri birlikte gözetecek biçimde içerir. Raporların hazırlanmasında, sivil toplum kuruluşları, demokratik kitle örgütleri, kamu kurumu niteliğindeki meslek kuruluşları, üniversiteler ve hemşehri örgütlenmelerinin katılımı esastır. Sosyal Etki Değerlendirmesi raporlarım hazırlamak üzere kurulacak raporlama kurullarının üyeleri, belediye meclisi tarafından belirlenir.

Sosyal Etki Değerlendirmesi raporları, kamuya açık olup belediye başkanlığınca basın-yaym yoluyla hemşehrilerin bilgisine sunulur. Bilgiye sunma tarihini izleyen iki ay içinde raporlar, belediye meclisinde okunur ve rapor üzerinde görüşme açılır.

Bu maddenin uygulanmasına ilişkin usul ve esaslar, bu maddenin yayımından altı ay içinde İçişleri Bakanlığı ile Çevre ve Şehircilik Bakanlığınca birincri yönetmelikle düzenlenir.”


MADDE 3- 16/5/2012 tarihli ve 6306 sayılı ‘Afet Riski' Altındaki Alanların Dönüştürülmesi Hakkında Kanunun 8 inci maddesine aşağıdaki fıkra eklenmiştir.

“(10) Bu Kanun kapsamında yapılacak uygulamalar, Sosyal Etki Değerlendirmesi esas alınarak yürütülür. Sosyal Etki Değerlendirmesi raporlarının, başta yapı mâlikleri olmak üzere hemşehrilerin ve kentsel mekânların kentsel dönüşüm uygulamalarından olası etkilenme düzeyini, olumlu ve olumsuz etkileri birlikte gözetecek biçimde içerir. Sosyal Etki Değerlendirmesi Raporlarının hazırlanmasında, yapı mâlikleri ile sivil toplum kuruluşları, demokratik kitle örgütleri, kamu kurumu niteliğindeki meslek kuruluşları, üniversiteler ve hemşehri örgütlenmelerinin katılımı esastır. Sosyal Etki Değerlendirmesi raporlarını hazırlamak üzere kurulacak raporlama kurullarının üyeleri, ilgili belediye meclisleri tarafından belirlenir. Sosyal Etki Değerlendirmesi raporları, kamuya açık olup Bakanlığa sunulur. Bakanlık, kentsel dönüşüm uygulamasına başlamadan önce Sosyal Etki Değerlendirmesi raporunda belirlenen risk unsurlarına ilişkin olarak alınacak önlemleri içeren bir rapor hazırlar ve bu raporu kentsel dönüşüm uygulamasından etkilenecek vatandaşlara duyurur. Bu fıkra hükümlerinin uygulanmasına ilişkin usul ve esaslar, bu fıkranın yayımı tarihini izleyen altı ay içinde Çevre ve Şehircilik Bakanlığınca çıkarılacak yönetmelikle düzenlenir.”

MADDE 4- Bu Kanun yayımı tarihinde yürürlüğe girer.

MADDE 5- Bu Kanun hükümlerini Bakanlar Kurulu yürütür.
 


Geri Dön