Kısa ve orta vadeli ev kiralamaları yapan Missafir, sahaya da iniyor!
Doğan Selçuk, Emlakkulisi.com okurları için kısa ve orta vadeli ev kiralamaları yapan Missafir kurucusu ve CEO'su Mehmet Yüksel ile Missafir’in kuruluş aşamasını ve iş modelini masaya yatırdı.
Doğan Selçuk, Emlakkulisi.com okurları için kısa ve orta vadeli ev kiralamaları yapan Missafir kurucusu ve CEO'su Mehmet Yüksel ile Missafir’in kuruluş aşamasını ve iş modelini masaya yatırdı.
İş modelinizi hangi ihtiyaç üzerine kurdunuz? Hem ev sahiplerine hem de misafirlere sağladığınız avantajlar nelerdir?
Missafir, kısa/orta vadeli ev kiralamaları yapan, 15’in üzerinde platformda profil yönetimi, ilan optimizasyonu, dinamik fiyatlandırma ve teknoloji destekli operasyonel destek hizmeti sunan, ev sahipleri ve misafirler için süreci uçtan uca yöneten bir proptech startup.
Ev sahiplerinin hiçbir sıkıntıya ve strese girmeden evlerini kiraladığı, evin kiralanma süreci ile ilgili her şeyin Missafir tarafından yönetildiği bir dünya düşünebilirsiniz. Ev sahibine özel oluşturduğumuz panel üzerinden, evine gelen misafirleri, kazancını ve gerekli tüm bilgiye ulaşabildiği dijital, şeffaf ve esnek bir ortam sunuyoruz. Gelen misafirler için ise 7/24 iletişim desteği, dijital ev kullanım kılavuzu ve lokal deneyimler için önerilere kadar kaliteli ve güvenilir bir konaklama tecrübesi yaşaması için birçok hizmet sunuyoruz. Böylelikle, evinin potansiyelini stressiz bir şekilde hayata geçiren ev sahipleri ve kaliteli/güvenilir hizmet alan misafirler yaratıyoruz.
COVID-19 turizm faaliyetlerini doğrudan ve derinden etkiledi. Müşterilerinizin büyük bir kısmını yabancı turistler oluşturuyor. Bu durumun olumsuz etkilerini en aza indirmek için neler yaptınız? Covid-19 süreci ile hedef kitlenizde farklılaşmalar gerçekleşti mi?
Mart ayı ortalarında başlayan mobilitenin zayıflığı tabii ki bizleri de çok olumsuz etkiledi. Mart-Haziran döneminde büyümekten ziyade, elimizdeki portföyü tutmak için çabaladık. Bu süreçte kısa dönem yerine orta vadeli kiralamaya odaklanma, evleri sağlık çalışanlarına açma ve ev sahibini mutlu edebilmek için ‘0 TL’ servis ücreti gibi stratejik kararlar bu dönemden başarıyla çıkmamızı sağladı ve ortalama %70 doluluk oranı ile büyük bir başarı yakaladık. 2019 yılında yabancı misafirlerimizin oranı %85 iken Mart-Haziran aylarında %20’ye kadar düştü.
Haziran ayı başı itibariyle Göcek ve Fethiye, sonrasında Bodrum bölgelerine açıldık. Haziran ayı henüz insanların yeniden yavaş yavaş hareket etmeye başladığı bir dönemdi, bu yüzden biz sadece ev sayımızı büyütmek için çalıştık ve başarılı olduk. Temmuz ve Ağustos aylarında ise portföyümüze kattığımız bu yazlık evleri misafirlerle doldurmaya çalıştık ve insanların yazlık bölgelere olan hareketinin artmasıyla birlikte bu süreci de güzel geçirdik. Eylül ayı itibarıyla İstanbul’a döndük ve şu anda İstanbul, Sapanca ve Antalya bölgelerinde büyümeye odaklanıyoruz.
Bu dönemin insanları daha fazla ev konaklamalarına yakınlaştırması, doğaya yakın ve bahçeli/havuzlu evlerin öne çıkması bizim için uzun vadede büyük bir avantaja döndü. Ayrıca, bizim halkımızda bu değişime çok hızlı bir şekilde adapte oldu ve her geçen gün evlerde konaklamak isteyen insan sayısı artış gösteriyor.
Şu an için hizmet verdiğiniz bölgeler nereler? Ayrıca gelecekte hizmet vermek istediğiniz veya iyi bir pazar olarak gördüğünüz bölgeler (yurt içi / yurt dışı) var mı?
Şu an için 7 farklı şehirde hizmet veriyoruz: İstanbul (her bölgesinde), Muğla (Bodrum, Fethiye, Göcek), Kocaeli (Gebze), Sakarya (Sapanca), Antalya, Bursa ve Ankara. Bu bölgelerde 153 tam yönetimini yaptığımız, 185 de profil yönetimini yaptığımız toplam 338 evimiz bulunmakta. Bugüne kadar toplam 7 bin civarında misafir ağırladık, 30 bin konuk gece konaklaması yaptırdık.
Önceliğimiz Türkiye’nin turistik lokasyonlarında ve şehir merkezlerinde büyümek. Hedefimiz 2021 yılında Türkiye’de 15 şehirde hizmet vermek ve 4. çeyrekte yurt dışına açılmak. İlk olarak Balkanlar, Doğu Avrupa ve Körfez ülkelerine açılarak önce bölgesel bir güç, ardından da batıya açılarak Türkiye’den çıkmış global bir proptech markası olmayı hedefliyoruz.
Yatırım süreciniz nasıl ilerliyor?
İlk olarak tohum öncesi yatırımımızı Nisan ayında Koç Üniversitesi (KWORKS-UNVEST) önderliğinde ve sekiz ayrı melek yatırımcının katılımıyla tamamladık. Aldığımız bu yatırımla yeni pazarlara açıldık ve çok hızlı büyüdük. Ardından Ekim ayında tohum yatırım turuna çıktık. Tohum yatırım turunu da yine çok sayıda melek yatırımcı ve Türkiye’de ilk proptech VC’si olan Next PropTech’in katılımıyla tamamladık. Bu yatırımımızı da yeni pazarlara açılmak, ürünümüzü geliştirmek ve takımımızı büyütmek için kullanacağız. 2021 yılında her şey yolunda giderse çok hızlı büyüyebileceğimiz bir planımız mevcut. Hızlı bir şekilde yurt dışına açılmak istiyoruz.
Missafir’in kuruluş aşamasına geri dönme şansınız olsa neyi değiştirmek isterdiniz? O süreçte aldığınız en büyük ders neydi?
Öncelikle startup dünyasında, daha az plan yapılması ve daha çok aksiyon alınması gerektiğini öğrendim. Planlama dünyasından gelen bir profesyonel olarak, çok fazla plan yapıyordum ve bu planları katı bir şekilde gerçekleştirmek için çok büyük zaman ve efor sarf ediyorduk. Bunun yerine daha esnek planlar yaparak, daha fazla pazarın/ev sahiplerinin bize ne anlattığını dinleyerek daha fazla aksiyon alıp daha hızlı büyüyebilirdik.
Bir evi Missafir ağına katmak için o evde ve ev sahiplerinde ne gibi özellikler arıyorsunuz? Şartlarınız nelerdir?
Missafir evi olmak için en önemli kriterlerden biri lokasyon, evin merkezi ve tercih ediliyor olması gerekiyor. Diğer önemli kriter ise misafirlerimizin evdeki konforu ve kaliteli bir zaman geçirmesi, bunun için evin lüks olması gerekmiyor ancak minimumum koşulları sağlaması için birkaç kriterimiz var.
Ev sahipleri için ise kendilerine özel bir panel hazırlıyoruz. Ev sahibi, evinden ne kadar kazandığı, misafirin kim olduğu gibi birçok bilgiye ulaşabiliyor. Ayrıca, takvimi kapatarak istediği zaman kendi evinde kalabiliyor. Bu ev sahibi için hem şeffaflık hem de esneklik sağlıyor. Ev sahipleriyle minimum 6 aylık bir sözleşme yapıyoruz ve ev sahibi memnun oldukça sözleşme otomatik olarak uzuyor.
Dünyadaki diğer dijital kiralama platformlarıyla kıyasladığınızda kendinizi hangi noktada görüyorsunuz? Missafir’i farklı kılan noktalar neler?
Biz diğer dijital platformlar gibi sadece online hizmet vermiyoruz, ayrıca sahaya da inip tüm operasyonel süreci de uçtan uca yönetiyoruz, bu bakımdan diğer platformlardan pozitif ayrışıyoruz.
İnsanların konaklama alışkanlıklarının değiştiği, ev konaklamalarının çok daha hızlı artacağı, insanların artık daha mobil bir şekilde çalışacağı, kendilerine ait bir ev olmasından ziyade dünyanın herhangi bir yerinde ev kiralayıp çalışabileceği, konaklama sürelerinin daha uzun ve lokal bölgelerin daha popüler olacağı bir döneme giriyoruz. Missafir, dünyadaki bu değişim trendini çok yakından izleyerek, sürekli kendini güncelleyerek, çok daha hızlı büyüyecek ve hem konaklama hem gayrimenkul teknolojisi alanında Türkiye’den dünyaya açılacak gurur duyacağı bir marka yaratacaktır.
Kiracılar için depositosuz, düşük komisyonlu online kiralama deneyimi!
Toplu yaşam alanı yönetimlerinin dönüşümü!
Coğrafya şirketlerin kaderidir!
İnşaat sektöründe yapay zeka kullanımı!
Türkiye'nin ilk online B2B depo platformu yurt dışına açıldı!
'En iyi kiracınız' Blueground, unicorn olmayı hedefliyor!
Türkiye’nin proptech'e odaklanan ilk girişim sermayesi fonu kuruldu!
Türkiye’de verinin ulaşılabilir olması için çalışıyoruz!