Konutta satışlar artıyor mu?

Konut piyasasını canlandırmak için kredi faizlerinin yüzde Tin altına indirilmesi özel sektörü de harekete geçirdi. Bankaların “faiz indirim” kararını duyurmasından sonra bir hamle de gayrimenkul sektörünün çatı örgütlerinden geldi. Gayrimenkul Yatırım Ortaklığı Derneği, İstanbul İnşaatçılar Derneği (İNDER) ve Konut Geliştiricileri ve Yatırımcıları Derneği (KONUTDER), 15 Mayıs itibarıyla konut fiyatlarının yüzde 20 düşürüldüğünü açıkladı. Söz konusu indirim, 15 Haziran’a kadar geçerli olacak. Peki atılan bu adımlar beklenen ivmeyi getirecek mi? Tüketicinin ilgisi nasıl? Capital’den Yasemin Erdoğan, merak edilenleri, DAP Holding Yönetim Kurulu Başkanı ZİYA YILMAZ’a sordu. Ziya Yılmaz, gerek kamu gerekse sektör oyuncuları tarafından atılan adımları olumlu buluyor. Teşvikler ve kampanyalar sayesinde 2018 yılının 1,5 milyon adetlik satışla kapanabileceğini söyleyen Yılmaz, “Tüketiciler, sağlanan kolaylıklardan faydalanmayı tercih ediyor. Bu hareketlenme de her ay satış rakamlarına olumlu biçimde yansıyor” diyor.

Konut pazarına dair son büyüme verileri nedir? 2018 sektörünüz açısından nasıl geçiyor?
Türkiye’de konut satışları, her ay TÜİK tarafından açıklanıyor. Son verilere göre Mart ayında 110 bin 905 adet konut satışı gerçekleştirildi. İlk üç aydaki satışlara baktığımızda ve Gayrimenkul Yatırım Ortaklığı Demeği (GYODER), İstanbul İnşaatçılar Derneği (İNDER), Konut Geliştiricileri ve Yatırımcıları Demeği (KONUTDER) tarafından başlatılan kampanyayı da göz önüne alırsak, sektörümüzün yılın ilk yarısını geçen yıla oranla daha iyi kapatacağına inanıyorum.

Yıl sonunda pazarın toplam büyüklüğü ne olur?
Geçtiğimiz yıl toplam 1,4 milyon adet konut satışı gerçekleşti. Bu yıl, hükümetimizin sektöre yönelik teşvikleri, sivil toplum kuruluşlarının attığı adımlar ve sektör oyuncularının da taşın altına ellerini koymalarıyla yıl sonunda 1,5 milyon adetlik satış oranına ulaşabiliriz.

Son dönemde markalı konut pazarında indirim kampanyaları başladı. İstenen canlılık sağlandı mı?
Sektör olarak ülke ekonomisine katma değer sağlamak amacıyla dönem dönem kampanyalar gerçekleştiriliyor. Tüketiciler, sağlanan kolaylıklardan faydalanmayı tercih ediyor. Bu hareketlenme de her ay, satış rakamlarına yansıyor.

Markalı konut pazarının müşteri profili nasıl?
Artık tüketici, nerede ve nasıl bir projede oturmak istediğini bilen yapıya sahip. Oturumcu olarak tabir ettiğimiz tüketiciler, ince eleyip sık dokuduktan sonra satın alacağı projeye karar veriyor. Bu kesim için projenizin hem fiyat avantajı hem sosyal hayata olan yakınlığı ve projenizin kalitesi öne çıkıyor. Yatırımcılar ise daha farklı bir bakış açısına sahip. Onlar gelişen veya gelişime açık bölgeleri tercih ediyor. Gayrimenkul, dünyada her dönem değeri artan ve kazandıran bir finans aracı olmuştur. Dolayısıyla ister oturumcu ister yatırımcı olsun, her zaman için kazanan tüketicidir.

2017'de konutların yüzde kaçı yabancıya satıldı? 2018'de yabancıya satışlar nasıl?
Geçtiğimiz yıl, 2016 yılma göre yüzde 22,2 artışla yabancılara 22 bin 234 adet konut satıldı. Bu satışın en büyük payı 3 bin 805 adetle Iraklılara ait. Iraklıları Suudiler, Kuveytliler ve Ruslar takip etti. Bu yılın ilk çeyreğinde yabancılara toplam 5 bin 298 adet konut satışı gerçekleştirildi.

Yıllar itibarıyla yabancıya satış nasıl bir ivme gösterdi?
Burada önemli olan Türkiye’nin yurt dışındaki tanıtımı ve yabancılara sağlanan imkanlar. Her iki konuda da son iki yılda ciddi adımlar atıldığını söyleyebiliriz. Dolayısıyla gerek KDV indirimi gerekse Türkiye Cumhuriyeti vatandaşı olma yolundaki adımlar, yabancılara olan satışı artıracaktır.

Pazarda büyüme fırsatları nerede?
Öncelikle İstanbul’da on binlerce bina, kentsel dönüşümü bekliyor.İstanbul’a güveniyorum. İstanbul, ucu bucağı olmayan bir pazar. Ancak Ankara, İzmir, Antalya gibi ülkemizin önde gelen ve üst yapısının değişim ihtiyacı duyan şehirleri de bu pazarın önemli bir parçası. Dolayısıyla doğru zamanda doğru yerde talebe uygun projeler, mevcut pazarı her zaman için büyütecektir.

8 Dövizdeki artış konut üretimini nasıl etkiliyor? Maliyetler ne kadar arttı?
Üretimdeki en önemli maliyet, arsa fiyatları. Arsa fiyatlarının ardından dövizle ithal edilen ürünler geliyor. Döviz bir yana, ülkemizde arsa maliyetlerindeki artış düzenlenmeli. Yoksa dönemsel olarak yaşanan fiyat artışları kaçınılmaz olacaktır.

Dövizdeki artış, konut fiyatlarına nasıl yansıyor? Satışlara etkisi ne oldu?
Döviz fiyatları artarken diğer taraftan da hem hükümet hem sektör oyuncuları tarafından adımlar atılarak tüketicilerin ev sahibi olması yolunda fırsatlar sunuluyor. Burada önemli olan tüketicilerin yatırım yapmasını sağlayabilecek bir denge noktasını bulabilmek. Satışlara bakıldığında da dengeyi sağladığımızı görüyorum.

Son yıllarda oluşan konuttaki stok durumunu nasıl yorumluyorsunuz?
Arz - talep dengesine bakıldığında stok olması, kaçınılmaz bir durum. Ancak önemli olan mevcut stoku eritebilecek ve tüketiciyi ev sahibi yapabilecek adımların atılmasıdır. Bu çerçevede 15 Temmuz sonrasında ülke ekonomisi adına ciddi kazanımlar sağlayan hem bürokratik hem de sektörel adımlar atıldı. Biz de DAP Holding olarak bu adımları atan markalar arasındaki yerimizi aldık ve son iki yılda 4 bin 600 konutun teslimini gerçekleştirip 2017 yılını 1 milyar 100 milyon TL ciroyla kapattık. Ülkemize güveniyor, sahip olduğumuz güçlü finansmanla yatırımlarımıza devam etmek istiyoruz. Şirket olarak stok sayımızın oldukça az olduğunu söyleyebilirim.

Çünkü hızlı bir satış grafiğimiz bulunuyor. Genellikle ön talep döneminde ve ilk kampanya sürecinde projelerimizin yüzde 70-80 kadarını alıcıyla buluşturmayı başarıyoruz.