Kovid-19'la ofis dünyası değişti!
Kovid-19 salgını birçok alanı ve sektörü etkilediği gibi ofisleri de etkiliyor. Ofislerde, kısa vadede yatırım maliyeti olmadan değişen ihtiyaçlara karşılık verebilen, esnek çalışma modelini destekleyici ve verimliliği artırdığı kanıtlanmış ‘esnek ofis çözümleri’ne geçiliyor.
Kovid-19 salgını birçok alanı ve sektörü etkilediği gibi ofisleri de etkiliyor. Ofislerde, kısa vadede yatırım maliyeti olmadan değişen ihtiyaçlara karşılık verebilen, esnek çalışma modelini destekleyici ve verimliliği artırdığı kanıtlanmış ‘esnek ofis çözümleri’ne geçiliyor. Bu yapıda da uzun vadeli kira sözleşmeleri yerini kısa vadeli sözleşmelere bırakacak, kira yükümlülükleri aşağıya çekilecek.
Dünya Gazetesi köşe yazarı Didem Eryar Ünlü, bugünkü köşesinde Kovid-19 salgını ile birlikte ofislerde yaşanan değişimleri kaleme aldı. Didem Eryar Ünlü, Kolektif House Kurucu Ortağı ve CEO’su Ahmet Onur ile konuştu.
İşte Didem Eryar Ünlü'nün 'Ofisin 'şart' değil, 'tercih' olması büyük bir verimlilik yaratacak' başlıklı yazısı...
Kolektif House Kurucu Ortağı ve CEO’su Ahmet Onur, yeni dönemde ofislerinin esneklik ve çevikliği destekleyeceğini söylerken, bu modelin çalışanlar tarafında inanılmaz bir mutluluk seviyesine, şirketler tarafında da görülmemiş bir verimliliğe yol açacağını ifade ediyor.
COVID-19 salgını hayatımızı tehdit etmeye devam ediyor. Fakat aynı zamanda, bu salgının yeni bir dünyanın kapılarını açtığı gerçeğini de kabul etmemiz gerekiyor.
Eğitimden iş hayatına, alışık olmadığımız bir süreci yönetmeye çalışıyoruz. Çocuklar okullarına gidemezken, bizler de, bir zamanlar “lüks” olarak gördüğümüz uzaktan çalışmanın nasıl bir anda mecburiyete dönüştüğünü deneyimliyoruz.
Yeni nesil ofis çözümleri üreten Kolektif House Kurucu Ortağı ve CEO’su Ahmet Onur, zorlanarak alışmaya çalıştığımız sürecin çok olumlu yanları olabileceğine dikkat çekiyor: “Önümüzdeki dönemde; kısa vadede yatırım maliyeti olmadan değişen ihtiyaçlara karşılık verebilen, esnek çalışma modelini destekleyici ve verimliliği artırdığı kanıtlanmış ‘esnek ofis çözümleri’ öne çıkacak. Bu ofisler maliyetleri aşağıya çekerken, çalışan bağlılığını ve memnuniyetini de üst seviyeye taşıyacak. Kriz dönemi arkada kaldığında, herkes özgürce bu öğretileri kendi çalışanları ve şirketlerine göre kurguladığında, çalışanlar tarafında inanılmaz bir mutluluk seviyesine, şirketler tarafında da görülmemiş bir verimliliğe ulaşacağımızı öngörüyorum.”
Ahmet Onur’un ofis hayatındaki dönüşüme yönelik değerlendirmeleri şöyle:
Sosyal mesafe ofislerin DNA’sının bir parçası oldu
“Uzaktan çalışma büyük ölçekte bir alışkanlık haline geldi. Sosyal mesafe artık ofislerin DNA’sının bir parçası haline geldi. Ofisleri steril tutmak ve virüslerin yayılmasını önlemek adına aynı anda içeride bulunmasına izin verilen insan sayısı sınırlanırken, tüm çalışanların bir arada dört duvar arasına sıkıştığı dönem de geride kalıyor demek yanlış olmaz. Yıllar içinde 1 metrenin altına gerileyen ofis masaları arasındaki mesafe yeni ofis tasarımlarında sosyal mesafe kuralı gözetilerek tekrar aralanıyor. Ayrıca ofiste bir yüzeye dokunma ihtiyacını minimuma çeken temassız teknolojilere/ses teknolojilerine ilgi giderek artıyor.
Yeni dünyada ofis, esneklik ve çevikliği destekleyecek
“Teknoloji sayesinde mobilite son yıllarda hiç olmadığı kadar arttı. Bu aynı zamanda değişimi ve şirketlerin büyümesini çok hızlandırdı. Robotik teknolojiler ve yazılımlar çok gelişirken, bir yandan da çok daha özgür ruhlu, yaratıcı yeni jenerasyon iş gücüne dahil olmaya başladı. Tüm bu mega trendler ofise ve mekâna da yansıdı. Çalışma ve ofis kültüründe uzaktan çalışma, evden çalışma, paylaşımlı ve esnek ofisler gibi kavramlar hayatımıza girerken, içinde bulunduğumuz COVID-19 süreci bir süredir kapımızda olan bu değişimi çok daha fazla hızlandırdı. Dolayısıyla artık ofis bir şart olmaktan çıkıp bir tercih haline geliyor. Yeni dünyada “ofis”, daha çok esnekliği ve çevikliği destekleyecek biçimde şekil buluyor. Tüm bunlara ek olarak dijital erişimin de çok yüksek bir seviyeye ulaştığını göz önünde bulundurursak, şirketler artık daha küçük merkez ofisler, uydu ofisler ve uzaktan çalışmanın harmanından oluşan; kendilerine özel çalışma sistematikleri geliştirecekler. Böylesi bir yapıda uzun vadeli kira sözleşmeleri yerini kısa vadeli sözleşmelere bırakırken, kira yükümlülükleri aşağıya çekilecek.”
Alternatif ofis modelleri
Kolektif House iki alternatif ofis modeli geliştirmiş: Kolektif Enterprise, istenilen adreste kurumun ihtiyaç duyduğu büyüklükteki ofisi bulup, kurumun tercihleri doğrultusunda tasarlayıp, tüm operasyonel süreçlerini verimli bir şekilde yönetiyor. Kolektif Suites ise, 100-300 metrekare arası alanda 5-35 kişi kapasiteli olarak daire ofis tercih edenler için tasarlanmış. Ahmet Onur, “Bunlara ek olarak hazır ofis alanlarımızı enterprise modeliyle birleştirdiğimiz hibrit bir modelimiz mevcut. Bu, büyük ve tek genel merkezi Avrupa veya Anadolu yakasında farklı lokasyonlara bölerek daha küçük ofisler yarattığımız bir model. Böylece azaltılmış giderler ve artan verimlilikle şirketlerin büyümesine katkı sağlıyoruz” diyor.
Tamamen evden çalışma değil esnek ofis çözümleri gerekli
Ahmet Onur, esnek-evden çalışmanın iş hayatı üzerindeki etkilerine dair açıklanan raporların ortak sonuçlarını şöyle anlatıyor: “Mercer’ın yaklaşık 800 kişinin katılımıyla yaptığı bir ankete göre, işverenlerin yüzde 67’si uzaktan çalışma sürecinde verimliliğin salgın öncesi ile aynı olduğu ifade ederken, yüzde 27’si ise verimliliğin pandemi öncesinden daha yüksek olduğu dile getiriyor. Değişim esnasında çalışan bağlılığını ve motivasyonunu yüksek tutmak çok kolay değil. Tamamen evden çalışma yeterli bir çözüm değil. Ev, ofis ve arada esnek ofis çözümleri ile çalışanların verimliliğini destekleyecek çözümler üretilmeli. Mekânsal ve yapısal değişiklik çalışma hayatı ile sosyal hayatımız arasındaki duvarı büyük ölçüde yıkmış oldu. Günümüzde bu iki dünya arasındaki ilişkinin tekrar kodlandığını görüyoruz.”
