23 / 12 / 2024

Kültürel Kalkınma Eylem Planı'nda AKM için müjde var mı?

Kültürel Kalkınma Eylem Planı'nda AKM için müjde var mı?

Başbakan Ahmet Davutoğlu tarafından önceki gün açıklanan “Kültür Eylem Planı”na ilk tepki eski Kültür ve Turizm Bakanı Ertuğrul Günay’dan geldi. Günay, “Ancak Eylem Planı’nda esas itibarıyla yeni bir adım ve atılım yok” dedi.



Başbakan Ahmet Davutoğlu tarafından önceki gün açıklanan “Kültür Eylem Planı”na ilk tepki eski Kültür ve Turizm Bakanı Ertuğrul Günay’dan geldi. “Kültür konularının Başbakan düzeyinde sahiplenilmesinin sevindirici olduğunu” belirten Günay, “Ancak Eylem Planı’nda esas itibarıyla yeni bir adım ve atılım yok” dedi.


Günay, Başbakan Davutoğlu’nun açıkladığı Kültür Eylem Planı’na ilişkin Cumhuriyet’e yaptığı açıklamada, planda yeni bir adım ve atılım olmadığını belirterek, pakette sözü edilen konuların, kendisinin bakan olduğu dönemde, 2008 yılı başından 2012 yılı sonuna dek başlanılan ve sürdürülen bazı girişim ve uygulamaların tekrarı olduğunu dile getirdi.


‘Müzeler için gelişme yok’


Örneğin,  Ankara  Büyükşehir Belediye Başkanlığı ile Ankara’daki Atatürk Kültür Merkezi alanına Türkiye’nin en büyük müze ve kültür kompleksini yapmak konusunda Ocak 2012’de bir protokol imzaladıklarını anımsatan Günay, şunları kaydetti:


“Bu konunun yeniden gündeme gelmesine sevindim. Umarım proje, Cumhuriyetimizin başkentine yakışır bir kültür ve uygarlık eseri olarak gerçekleşir. 2016 yılında yeni müzeler açılacağı haberine de özel olarak sevindim. Çünkü görev dönemimde başladığımız, projelendirdiğimiz, inşasını sürdürdüğümüz Afyonkarahisar, Uşak, Çanakkale Troya, Van, Diyarbakır İçkale, Antalya Likya müzelerinin ne zaman açılacağını, sponsorluk anlaşmalarını yaptığımız Manisa, Denizli, Fethiye müzelerinin gelişimini doğrusu çok merak ediyorum. Yine, görevden ayrılmadan hemen önce Bakanlar Kurulu gündemine sunduğumuz Sinema ve Fikir/ Sanat Eserleri yasalarının yeniden gündeme gelmesini de -gecikmiş de olsa- olumlu buldum. Çünkü bu konular, meslek örgütleri ile bakanlık uzmanlarının yoğun emek verdiği hazırlıklardı ve uzun zamandır -bilmediğimiz nedenle -bekliyordu.”


'AKM ile ilgili neden müjde yok?'


Günay, ayrıca, “Başbakan’ın İstanbul AKM ile bir müjde vermesini dilerdim. Çünkü İstanbul’un bu özgün kültür merkezi 2013 Haziranı’ndan bu yana, kaynağı ayrılmış ve restorasyon uygulaması başlamışken yasadışı bir kararla çürümeye terk edildi. Müjde niye yok” dedi.


Devlet Tiyatroları


Devlet Tiyatroları (DT) sahnelerine ilişkin pakette yer alan düzenlemelere de değinen Günay, “DT sahnelerinin Anadolu’ya yaygınlaşmasının kendisinin çok önem verdiği bir konu olduğunu” belirterek, tiyatronun yaygınlaşması, özel tiyatrolara desteğin artması, sinema yardımlarının çeşitlendirilmesi gibi konuların “kendilerinin başladığı kültür eylemlerinin sürdürülebilmesi anlamını taşıdığını” vurguladı.


Topkapı’da Türk Silahlı Kuvvetleri’nden alınan tarihi depoların sergi mekânı haline getirilmesi konusunun da geciktiğine vurgu yapan Günay, Sultanahmet’te boşaltılan adliye binası alanında, eski İbrahim Paşa Sarayı’nın yıkılan bölümlerinin restore edilerek, Türk İslam Eserleri Müzesi’nin dünyanın en büyük müzelerinden biri olmasının da mümkün olduğunu kaydetti. “Bu konuları eylem planında göremedim” diyen Günay, “Bu girişim, bir anlamda Kültür ve Turizm Bakanlığı’nın 2013 başından bu yana yaşadığı duraklamayı gidermek amacına yönelik görünüyor.


‘Artık çok geç’


Şehirlerin tarihsel ve kültürel dokusunun ve geleneksel mimarinin korunması konularında söylenenler için ise sadece ‘Artık çok geç’ diyebilirim” dedi.




Selda GÜNEYSU/Cumhuriyet






Haber Yarına Bakış Gazetesi'nde şu şekilde yer aldı....




Kültürel Kalkınma Eylem Planı’nın açıklanmasının ardından muhalefet ve iktidar çevresinden farklı görüş ve değerlendirmeler geliyor. Sanat dünyası da plan hazırlanırken kendileriyle konuşulmamasına tepkili. En önemlisi de planda yarım kalan bazı projelere yer verilmezken bazılarının topluma yeni gibi sunulması.


Kültürel Kalkınma Eylem Planı bügünlerde gündemimizde. Bu planla kültür-sanat alanında yapılacak yatırım ve reformlar açıklanıyor. Geçtiğimiz hafta Başbakan Ahmet Davutoğlu’nun 64. Hükümet “Kültürel Kalkınma Eylem Planı”nı açıklamasıyla birlikte bu konu tartışmaların odağı haline geldi. Planda kültürel değerlerin gençlere kazandırılmasından vatandaşların kültüre erişim ve katılımının artırılmasına; kentlerde kültür-sanat üreten merkezlerin yaygınlaştırılmasından sanatçıların sosyal güvenlik kapsamında korunmasına kadar farklı başlıklar yer alıyor.


Muhalefet ve iktidar çevresinden eylem planıyla ilgili farklı değerlendirmeler geliyor. Bir kesim, iktidarın sanat dünyasının gerçek sorunlarını görmezden geldiğini iddia ederken diğer taraf kültürel gelişmelerin Anadolu’ya da yayılacağını söylüyor.


Eski Kültür ve Turizm Bakanı Ertuğrul Günay’a göre bu plan Kültür ve Turizm Bakanlığı’nın 2013 yılından sonra yaşadığı duraklamayı gidermeye yönelik. Ancak Günay, bu çaba için çok geç kalındığını hatırlatıyor.


Eleştiriler sadece siyasilerden gelmiyor. Sanat dünyası da plan hazırlanırken kendileriyle konuşulmamasını olumsuz değerlendiriyor. İstanbul Büyükşehir Belediyesi (İBB) Şehir Tiyatroları Eski Genel Sanat Yönetmeni Erhan Yazıcıoğlu,  siyasi iktidarın “eleştirilerinize her zaman açığız” sözlerinin arkasında durmadığı görüşünde. Ona göre bu hazırlık aşamasında siyasi tercihler belirleyici bir rol oynuyor. Yazıcıoğlu’na göre herkes aynı fikirde olmak zorunda değil ve yeni fikirler ancak farklı görüşlerin ifade imkanı bulduğu bir ortamda gelişir.


Bir taraftan bu çifte standart tartışılırken diğer yandan da sanatın doğru bir şekilde anlaşılamadığını dile getirenler var. Haliyle tartışma eylem planının da ötesinde Türkiye’de kangrene dönüşmüş bir sanat algısını da ortaya çıkarıyor. Devlet Tiyatroları Opera ve Balesi Çalışanları Vakfı (TOBAV) Genel Başkanı Tamer Levent de bu noktaya işaret ediyor: “Sanat Türkiye’de bir kültür haline gelemedi. Bu sebeple sanat kavramının dinamiğini oluşturan etik, estetik ve adalet gibi ilkeler yaşamımıza yansıyamıyor. Bunların uygulanmaması sanata sahip çıkamamak demek.”


Planda eski projeler yeni gibi sunuluyor


En önemli tartışmalardan biri ise yeni olarak lanse edilen bazı projelerin aslında 2008-2012 yılları arasında başlamış olması. Günay döneminde Ankara ve İstanbul’da büyük müze ve kültür kompleksi yapımı için Ocak 2012’de imzalanmış bir protokol olmasına rağmen Davutoğlu bunu yeni bir planmış gibi açıklıyor.


Diğer yandan Günay’ın planda desteklediği projeler de var. Ona göre Devlet Tiyatroları sahnelerinin Anadolu’da yaygınlaştırılma düşüncesi çok değerli. Günay, “ Özel tiyatrolara desteğin artması, sinema yardımının çeşitlendirilmesi” gibi kültür eylemlerinin devam edecek olması sebebiyle planı desteklediklerini söylüyor.


Tamer Levent, “sanatın özgürleşmesi ve emeklilik hakkının verileceği” gibi vaatleri olumlu bulurken hükumetin geçmiş dönemde TÜSAK kanun tasarısında yaptığı yanlışlara dikkat çekiyor: “Türkiye’de özel ya da ödenekli tiyatroda çalışanların mesleği ‘tiyatrocu’ olarak tanımlanmıyor.” Levent’in endişesi benzer hataların tekrar yapılması.


Sanatçının olmadığı “kültürel kalkınma eylem planı”!


Eylem planı hazırlanırken kurulan heyet de eleştilerin odağında. Tamer Levent bu planların bir âkil heyetle yapılması gerektiğini savunuyor. Levent’e göre plan kapsamında açıklanan “Kentlerin kadim dokularının değiştirilmesi, düzenlenmesi ya da varolanın yeniden yapılandırılması” meselesinde aslolan kent sanat konseyinin kurulması ve bu konseyin de atölye çalışmaları yapması.


AKM çürümeye terk edildi


Restorasyonu yılan hikayesine dönen Atatürk Kültür Merkezi’nin (AKM) durumu eylem planında yer almıyor. O dönemde yerine alışveriş merkezi yapılacağı konuşulan AKM şu an gündemde değil. Oysa bir dönem Gezi Parkı protestolarının en önemli sebeplerinden biriydi. Erhan Yazıcıoğlu, dün tartışmaların odağındaki AKM’nin bugün İstanbul Taksim Meydanı’nda çürümeye terk edildiğine dikkat çekiyor: “İstanbul AKM farelere terkedildi. Yeni kültür merkezleri açılacağına halihazırdaki AKM kurtarılabilir.”


‘Yarım kalmış’ projeler planda yok


Eylem planından beklenen yeni projelerin hayata geçirilmesinin yanı sıra yarım kalanların da tamamlanması. Çünkü yarım kalan planlara harcanan emek ve paranın da israf edilmesi söz konusu. Eski Kültür ve Turizm Bakanı Ertuğrul Günay da bu noktaya işaret ediyor: “Topkapı’da TSK’dan aldığımız tarihi depoların sergi mekanı haline getirilmesi geciktiriliyor. Sultanahmet’te boşaltılan Adliye Binası alanında, eski İbrahim Paşa Sarayı’nın yıkılan bölümlerinin ihya edilerek Türk İslam Eserleri Müzesi’de yer alması bu planda yok. ” Ayrıca Günay’ın bakanlığı döneminde projelendirilen ve inşası devam eden Afyonkarahisar, Uşak, Çanakkale-Troya, Van, Diyarbakır-İçkale, Antalya-Likya Müzeleri’nin ne zaman açılacağı ve sponsorluk anlaşmaları yapılan Manisa, Denizli, Fethiye Müzeleri’nin durumu da merak konusu.



Suat ÖZÇELİK/Yarına Bakış


Geri Dön