Mustafa Süzer, Dominik ve Meksika'ya yatırım yapacak!
ABD'de gayrimenkul, Hırvatistan'da finans, Arnavutluk'ta da enerji yatırımı yapan Süzer'in yeni rotaları Dominik ve Meksika olacak. Grubun dikkati ağırlıkla yurtdışı projelerde.
ABD'de gayrimenkul, Hırvatistan'da finans, Arnavutluk'ta da enerji yatırımı yapan Süzer'in yeni rotaları Dominik ve Meksika olacak.
Kentbank'a el konulmasından sonra, yargıda davayı kazanmasına karşın yatırımlarını yurtdışına kaydıran Süzer Grubu, Dominik ve Meksika yolcusu. Halen ABD'de iki gayrimenkul projesi gerçekleştiren grup Hırvatistan'daki bankası KentBank'ı büyütüyor, Arnavutluk'ta HES inşa ediyor. Grubun dikkati ağırlıkla yurtdışı projelerde. Sırada Meksika ve Dominik var. Süzer Grubu Onursal Başkanı Mustafa Süzer, "Turizm sektöründe derin bir tecrübeye sahibiz ve bunu değerlendirmek istiyoruz. Yurtdışındaki yatırımlarımızı da genişletme arzusundayız. Son dönemde Dominik'le ilgileniyoruz. Dominik'te 100 milyon euro tutarındabir resort otel yatırımı hedefliyoruz ve burada Club Med ile birlikte ilerleyebiliriz. Arazi arıyoruz. Yanı sıra Meksika'da Tulum ile Cancun arasındaki coğrafyada da yatırım için arayışlarımız sürüyor" dedi.
Grup CEO'su Sami Çakır ve Ritz Carlton Genel Müdürü Can Göktaş ile birlikte bir basın toplantısı düzenleyen Mustafa Süzer, yeni proj eler ve yatırımlarla ilgili bilgi verdi.
ABD'de otel ve rezidans yapıyor
Süzer'in ABD'deki birinci projesi için, Miami'de 4 bm metrekare arazi üzerinde bulunan ve Atlantik Okyjmusü'na sıfır Ş ljath bina ile ayrıca aynı bölgede 600 metrekare arazi satın alındı. Mevcut binaların yıkımından sonra okyanus kıyısındaki araziye 12 katlı ve yaklaşık 14 bin metrekare kullanım alanlı lüks otel ve rezidans inşa edilecek. Projedeki 50-80 arası odalı high-end otel ile 8-10 arası lüks rezidans olacak.
Proje için, Bvlgari otellerinin tasarımcısı Antonio Citterio'nun firması Antonio Citterio Patricia Viel & Partners ile anlaşma yapıldı. Bu projelere yeni alınan 8 bin metrekarelik arsa üzerine yapüacak otelle birlikte 200 milyon dolar yatırım yapılacak.
İkinci proje (NY Rezidans Projesi) için de New York'ta 1800'lü yıllarda inşa edilmiş 5 katlı bina satın alındı. Bina yıkılacak; yerine 10 katlı ve toplamda 3 bin 700 metrekare kullanım alanlı lüks rezidans inşa edilecek. 41 milyon dolar yatırım yapüacak bu proje için de Amerikalı BKSK firması ile anlaşma yapıldı.
Bu projelerin başında oğlu, grubun Yönetim Kurulu Başkanvekili Baran Süzer bulunuyor. Mustafa Süzer, "ABD'de inşaat pahalı. Burada bin, orada 6 bin dolar. Arsa çok pahalı. Projeyi henüz satışa çıkarmadık. En üst gelir grubunu hedefliyoruz. Türkler'den de talep geliyor" dedi.
Arnavutluk'a 270 MW'lık HES
Süzer, enerjide ilk yatırımını ABD'de kayagazına yapacaktı.
ABD'li ortakla projeye başladı ancak, sonradan vazgeçildi. Mustfa Süzer, "Hem fiyatlar çok düştü, hem de Amerikalüar bu projelerin yabancüara verilmesine karşı çıktı.
Biz de bıraktık" dedi. Ancak enerjiden vazgeçilmiş değil. Arnavutluk'ta enerjiyatırımıyapüıyor. Debre ilinde ve Drini nehri üzerinde Süzer - Nurol ortaklığıyla inşa edilecek Katundi barajı 57 MW kurulu güce, Skavica barajı ise 165 MW kurulu güce sahip olacak. Bunlara Arrasi barajının ilave edilmesiyle kurulu güç 270 MW'a kadar çıkacak. 3 ay içerisinde başlanacak bu projelere toplamda 450 milyon dolar yatırım olacak. Grup ayrıca yine Arnavutluk'ta bin 350 MW kurulu güce sahip Fierza, Komani ve Vau dejes barajlarının özelleştirilmesi ile de ilgileniyor. Mustafa Süzer, enerji alanında yine Türkiye dışmda yatırım yapabileceklerini söyledi.
Hırvatistan'da bankayı büyütüyor
Süzer Grubu, finans sektöründe yurtiçinde Kent Faktoring, yurtdışında ise KentBank ile faaliyet gösteriyor. Bu banka, 2011'de Hırvatistan'da Banka Brod'un satın alınması ile kuruldu. Halen 14 şubesiyle faaliyetlerini sürdürüyor. Türk girişimcilere de kredi veriyor. Mustafa Süzer, şu ana kadar Türk girişimcilere 15 milyon euro kredi kullandırdıklarını söyledi. Süzer, "KentBank kısa vadede Hırvatistan içinde yeni açacağı şubeler aracılığıyla büyümeyi sürdürecek. Orta vadede ülke sınırlarını aşan bir yaklaşımla iştirak ve şubeleri aracılığıyla bölgesel bir bankaya dönüşecek. O bölgede yeni bir banka daha düşünebiliriz" dedi.
Büyük projelere imza attı
Süzer Grubu daha önce "Türkiye'nin en büyük konut projesi" olarak gösterilen Bahçeşehir Projesi'ni gerçekleştirdi. 20 bin 500 konut ve sosyal, teknik ve ticari tesisler şeklinde gerçekleştirüen bu proje BM Habitat İnsan ve Yerleşimleri Konferansı "Dünyanın En İyi Kurumsal Şehircüik Ödülü" üe Amerikan Mimarlar Birliği'nin "En İyi Kentsel Düzenleme Ödülü"nü aldı.
Grubun diğer yatırımı Süzer Plaza'da, The Ritz-Carlton İstanbul Oteli, rezidanslar ve ofislerin yanı sıra bir de sanat galerisi yer alıyor.
Otelin Genel Müdürü Can Göktaş, "2015, turizm için iyi değildi. Otel arzı talebi geçti. 5 yıldızlı otellerde bu yü yüzde 15 büyüme bekleniyor. Biz yüzde 70 dolulukla bitirdik. 2016'da turizmi iç açıcı görmesek de İstanbul'un potansiyeline güveniyoruz" dedi. Türkiye'de yeni otel yatırımı düşünmediklerini, arz fazlası nedeniyle Ritz Carlton'da da fiyatların 200 - 250 dolar seviyelerine düştüğünü belirten Mustafa Süzer de, "Birkaç yü içinde birçok satılık otel göreceğiz" dedi.
Mustafa Süzer, Riva'da girdikleri tekne üretim işinden çıkacaklarını, Süzer Vakfı'nın şimdiye kadar 7 okul yaptırdığını, 450 üniversite öğrencisine burs verdiklerini de belirtti.
'İçeride ekmeğe, dışarıda huzura ihtiyaç var"
Mustafa Süzer, son günlerde artan siyasi, bölgesel tansiyonla ilgili de şu açıklamalarda bulundu: "Ülkemizin potansiyeli çok yüksek. Büyük atak oldu. Hepimiz çok yararlandık, gelirlerimiz arttı. Güzel bir dönem geçirdik. Rahmetli Özal ihracatı 40 m ilyar dolara çıkardı, sonra teşvikleri kısmaya başladı. Bir yeter duygusu var. Bu hükümette de görüyoruz, iyi gidiyorken biraz fazla siyasi mi olduk? Türkiye'ye gelmek için çok istek vardı. Parlayan yıldızdı. Şimdi soruyorlar, 'İçerde savaş mı var?' Bunu istemiyoruz, hükümet eski yoluna devam etmeli. İşadamı olarak fikrim bu. Belki maddiyatçı düşünüyoruz. Devlet adamlan daha geniş pencereden bakıyor olabilir. Egoistlik denilebilir. Bazen şu yanlış dediğimizde doğru olduğunu görebiliyoruz. Daha önce de Turgut Özal'a, Mesut Yılmaz'a, Tansu Çiller'e yakındım. Onlann da bakışları farklılaştı, içeride ekmeğe, dışarıda huzura ihtiyaç var. Ortadoğu karışık bir yer, karışmasak daha iyi olur. Başkanlık sistemi etkin olabilir. Gelişmekte olan ülkelerin en başarılı olanları başkanlıkla yönetiliyor. Kuvvetler ayrılığı ilkesine, hukukun üstünlüğüne dayandığında başarılı olabiliyor."
Dünya