22 / 11 / 2024
fuzul

Özak Gayrimenkul'den Beşiktaş ve Göktürk'e iki yeni proje!

Özak Gayrimenkul'den Beşiktaş ve Göktürk'e iki yeni proje!

Özak Global Holding Yönetim Kurulu Başkanı Ahmet Akbalık, Capital dergisine verdiği röportajda "Beşiktaş, Göktürk ve Antalya’daki projelerimizi hayata geçireceğiz. Beşiktaş’ta otel projesi olacak, Göktürk’de de konut projesi yapacağız" dedi.




Global Holding'in temelleri 32 yıl önce tekstil sektöründe atıldı. Zaman içinde tekstili inşaat, turizm, tesis yönetimi ve gayrimenkul yatırımları izledi. Son 10 yılda gayrimenkulde yaşanan hızlı büyüme grubun gelirlerinde de kendini gösterdi. İlk işi tekstil olan Özak, bugün gelirlerinin yüzde 45’ini gayrimenkul işlerinden elde ediyor.


Aynı zamanda Türkiye ekonomisinin lokomotif sektörlerinde faaliyet gösteren Özak’ın büyüme performansı da aslında ekonominin genel gidişatına dair önemli sinyaller veriyor. Geçtiğimiz yılı yüzde 20’lik bir küçülmeyle 720 milyon TL konsolide ciroyla kapattıklarını belirten Özak Global Holding Yönetim Kurulu Başkanı Ahmet Akbalık, bu küçülmenin büyük oranda turizm ve tekstilden kaynaklandığını söylüyor.


Özak, bu yıla ise yüzde 38’lik büyüme hedefiyle girdi. Turizmde ciddi bir toparlanma yaşadıklarını, ihracat odaklı tekstilde işlerin yolunda gittiğim ifade  eden Ahmet Akbalık, gayrimenkenkulde de tahminleri doğrultusunda bir büyüme yaşadıklarını söylüyor. Yılın devamında 1 milyar TL’lik ciroya ulaşacaklarına inanıyor. Özak Global Holding Yönetim Kurulu Başkanı Ahmet Akbalık ile grubun son dönem performansını ve yeni dönem planlarını konuştuk:


Özak Global Holding’den bahseder misiniz? Kaç sektör, kaç şirketle faaliyet gösteriyorsunuz? Kaç kişilik istihdam yaratıyorsunuz?


¦İnşaat, gayrimenkul, tekstil, turizm ve bina yönetimi sektörlerinde 9 şirketimiz var. 5 binin üzerinde kişiye istihdam sağlıyoruz. Geçen yılı 720 milyon TL konsolide ciro yaparak kapattık.


Gelirlerinizin bu 5 sektöre dağılımı nedir?


¦Gelirlerimizin yüzde 45’i gayrimenkul ve inşaattan, yüzde 35’i tekstilden, yüzde 15’i turizmden ve yüzde 5’i tesis yönetiminden geliyor.


Geçtiğimiz yıl grup açısından nasıl geçti? Ne kadarlık bir cirosal büyüme yakaladınız?


¦2016 aslında hem uçak krizinin etkileri hem darbe girişimi nedeniyle ciddi sıkıntıların olduğu bir yıldı. Bütün sektörlerde çok ciddi kan kaybettik. İnsanların Türkiye’de olan bitenleri al-gılayamaması tekstilde sipariş kayıplarına neden oldu. Turizmde yüzde 70, toplamda ise yüzde 20’lik bir kaybımız oldu.


Bu yıla hangi hedeflerle girdiniz?


¦Bu yıl yüzde 38’lik ciro artışı planlıyoruz. Hedefimiz 1 milyar TL’lik ciroya ulaşmak.


Bu büyümeyi nasıl yakalayacaksınız?


¦Tekstil ve turizm faaliyetlerimiz stabil gidiyor. Bu nedenle büyüme ağırlıklı gayrimenkul ve bina yönetimi işletmesi tarafında olacak. Gay-rimenkulde 7 yıldır planladığımız projeler vardı. Büyükyalı projemizi başlattık. Yeni projeler için de hazırlıklarımızı sürdürüyoruz.


Yılın ilk 8 ayını geride bıraktık. Şu ana kadar büyüme beklediğiniz oranda gerçekleşti mi? Yıl sonunda hedeflerinize ulaşır mısınız?


¦İlk 6 ayda öngördüğümüz bütçe ve gerçekleşen ciroları karşılaştırdığımızda turizm ve tekstilde yakın gidiyoruz. Gayrimenkulde de hedeflediklerimizle gerçekleşen arasında bariz bir fark yok. Fakat sıkıntıyı para kazanmakta yaşıyoruz. Yapmış olduğumuz ciroda eskiden belli bir kâr marjımız varken şimdi bu marj ciddi anlamda kaybolmuş durumda.


Kârlılıkta ne kadar düşüş oldu?


¦Sektörlere göre çok farklı ve değişken oranlar var. Geçmiş yıllardaki kârlılıklarımız yok artık. Bu yıl için hedef cirolar yakalanır ama kârlılıklar geçmiş yıllardaki gibi olmaz.


Sizin ilk sektörünüz tekstil... Tekstilde işleriniz nasıl gidiyor?


denim üretiyoruz. Bu üretimimizle Türkiye’nin denim ihracatının yüzde 5’ini, nitelikli denim ihracatının ise yüzde 30’unu gerçekleştiriyoruz. Tekstilde tamamen ihracatçıyız.


100 milyon Euro’luk ihracatımız var. 2 bin 200 kişiyi istihdam ediyoruz. Üretimimizi de İstanbul, Malatya ve Urfa’daki fabrikalarımızda yapıyoruz.


Kaç müşteriniz var?


¦Şu anda 40 civarında müşterimiz var. 11 ülkeye satış yapıyoruz.


Son yıllarda müşteri sayısında değişiklik oldu mu?


¦Değişiyor tabii bazen azalıyor bazen çoğalıyor. Bizim çok müşteri arayışımız yok. Oturmuş bir müşteri profilimiz var.


Hangi markalar için üretim yapıyorsunuz?


¦Zara, Massimo Dutti, H&M ve Armani üretim yaptığımız markalar arasında yer alıyor. Bizimle çalışan şirketlerin birçoğu için biz tedarik önceliklerinde birinci ya da İkinciyiz. Onlar için koleksiyon hazırlıyor, bir kapasite ayırıyoruz.


Bu son gelişmeler sizin 11 ülkeye ihracatınızı nasıl etkiledi?


¦20l6’da tekstilde talepte yüzde 20 civarında bir düşme oldu. Ama bu yıl neredeyse onu toparladık. Sektörün yılı yüzde 10-15 büyümeyle kapatacağını düşünüyoruz. Sektörde adetler artıyor ama fiyatlar geriliyor. Euro-dolar paritesi de önemli bir etken. Örneğin adetler yüzde 20 artarken büyüme yüzde 10-15 seviyesinde gerçekleşiyor.


Rakipleriniz yurt dışında da üretim yapıyor, siz düşünmüyor musunuz?


¦Yok düşünmüyoruz.


Malatya ve Urfa’da üretim yapıyorsunuz... Bu bölgelerde üretmek size nasıl bir rekabet avantajı sağlıyor?


¦Ne kadar maliyet avantajı sağladığımız konusu biraz göreceli. İstanbul daha verimli çalışıyor. Bir rakam vermek gerekirse orası yüzde 15 daha ucuz. Ama gelecekte daha da avantajlı hale gelecek.


Bölgede yeni yatırım planlıyor musunuz?


¦Tabii ki... Şu anda tam kapasite çalışıyoruz. Yeni tesis yatırımıyla ilgili bir süre veremiyorum. Öncelikle konjonktürü görmemiz gerekiyor.


İnşaat ve gayrimenkulde nasıl bir geçmişiniz var?


¦İnşaatta 1995 yılından itibaren varız. Gayrimenkul şirketimiz 2011 yılında kuruldu. Özak GYO’nun portföy büyüklüğü 1 milyar 780 milyon TL. Net aktif değeri 1,1 milyar TL. Biz bunu 5 yıl içinde 3 milyar TL’ye çıkarmayı düşünüyoruz.


Bu büyüme nasıl olacak?


¦Mevcut projelerin yanı sıra yeni gelecek projeler de var. Gayrimenkulde Beşiktaş, Göktürk ve Antalya’daki projelerimizi hayata geçireceğiz. Henüz bunların üzerinde çalışıyoruz. Beşiktaş’ta otel projesi olacak, Göktürk’de de konut projesi yapacağız. Halihazırda Büyükyalı projemiz var. 4,5 milyar TL’lik bu projede hakim ortak konumundayız.


Büyükyalı’nın performansı nasıl gidiyor?


¦Büyükyalı, Türkiye’de yürütülen en büyük gayrimenkul projesi. Orada yeni etapları hazırladık. Eylül ayında onları satışa çıkaracağız. Yeni etaplarla beraber çok daha büyük bir ivme bekliyoruz. Şu anda hem projenin ilerleyişinden hem talepten memnunuz. Ağırlıklı oturmak için gelenler buradan ev alıyor.


Sizin Avrupa’da da proje yapma planınız vardı. Orada son durum nedir?


¦Arkadaşlarımız orada da görüşmelerini sürdürüyor. Avrupa’da şu anda bu konuda fırsatların olduğunu düşünüyorum. Hem Doğu Avrupa’yı hem Güney Avrupa’yı ülkeler bazında inceliyoruz. Konut, AVM, otel ya da ofis yapabiliriz ama şu anda ağırlıklı baktığımız alan konut.


Bu gidişle gayrimenkulün portföyünüzdeki payı artar mı?


¦Tabii ki artacak. Sektörlerin kendi içindeki hızına bakarsak en hızlı olan gayrimenkul. Yanlış anlaşılmasın diğerlerinde küçülmüyoruz. Gayrimenkulde daha fazla büyümemizin nedeni buradaki iş olanakları.


Turizmde yatak kapasiteniz nedir?


¦1 otelimiz var. Onun 550 odası ve 1.200 yatak kapasitesi var.


Turizm yatırımınızdan memnun musunuz?


¦Memnunuz. Antalya Belek bölgesindeki Ela Quality turizmdeki ilk otelimiz. Şimdi Beşiktaş’ta yeni bir turizm yatırımı hayata geçireceğiz. Resort alanında da büyümeyi düşünüyoruz. Didim ve Demre’de arazilerimiz var. Orada proje geliştiriyoruz. Farklı bir şeyler yapma peşindeyiz.


Turizmde işler nasıl gidiyor?


¦Şu anda gayet iyi... Bütün Belek bölgesi için ağustos ayı iyi geçiyor. Yılı da 2015’e yakın 20l6’nın da çok üstünde kapatacağımızı tahmin ediyorum. Ama asıl hedef 2014 rakamlarını geçmek. Son yaşanan olaylar olmasaydı Türkiye’de turizm patlaması yaşanabilirdi.


Bu tempoda büyürken gelecek 5 yılda grubunuzu nereye taşımayı planlıyorsunuz?


¦ Bizim tekstille ilgili geçmiş yıllardaki büyümemiz neyse gelecekte de o olacak. Gayrimenkul tarafında özellikle GYO tarafında tek konut üretmiyoruz, ofis, AVM, lojistik depoları ve oteller yapabiliyoruz.


Bunları birleştirdiğinizde bölgesel ihtiyaçlar neyse talepler doğrultusunda çok rahat bir şekilde hareket edebiliyoruz. Ama konutta azalma söz konusu olursa, belki ofis ya da alternatif diğer gayrimenkullerde bir açılım yapabiliriz. GYO tarafında hacmimizi 3 milyar TL’ye çıkaracağız. Gelecekte resort turizminde büyüyeceğiz.


KONUTBANK KURULMASI GEREKİYOR


EN BÜYÜK PROBLEM 

Konut tarafında faizlerin ortaya koyduğu sıkıntılar bana göre en büyük problem. Mevduat faizinin yüzde 15 olduğu bir noktada gayrimenkulde iş yapmak gerçekten çok zor. Almanya’da bir mortgage kredisi için yıllık ödeyeceğiniz faiz oranı en fazla yüzde


1,5. Bizde ise yüzde 15 yani 10 katı. Eskiden tasarruflarını mevduatlarda değerlendiren insanlar vardı. Bu insanlar son 5-6 hatta 8 yıldır gayrimenkul alarak buralardan para kazandı. Şimdi tekrar bankacılık sistemi mevduat oranlarını yükselttiği için tasarrufu olanlar tekrar bankacılık sistemine geri döndü. Bu da satışları ister istemez düşürüyor.


“MORTGAGE YENİDEN TANIMLANMALI” 

Bana göre hükümet, acil olarak mortgage yapısını yeniden tanımlayıp, düzenlemeli. Amerika’da mortgage kredisi kullanacaksanız bunun parametreleri belli... Bunu bildiğimiz bankalar yapmıyor, işi sadece konut kredisi vermek olan bankalar var. Bunlar o kadar gelişmiş yapılar ki gelişmesini istediği yerlerdeki evler için yıllık yüzde 1 faizle kredi verirken, gelişmesini istemediği bölgedeki evlere yüzde 1,5 faizle kredi verebiliyor. Amerika’da her 5 kredinin 3’ü normal şirket kredisiyken 2 tanesi mortgage kredisi. Özetle bir konutbank kurulması gerekiyor.



“KAPASİTE ARTIRIMINA GİTMEK İSTİYORUZ”

Şu anda ilgimizi çeken yeni bir sektör yok. Elimizdeki sektörlerde büyümek ve daha çok kapasite artırımına gitmek istiyoruz. Bizde sürü psikolojisi yok, “Herkes şunu yapıyor bunu yapalım” demiyoruz.


AİEE TURİZMİ KAVRAMINI BİZ OTURTTUK” 

Turizmde aile turizmi kavramını ilk biz oturttuk. Ataşehir’deki Bulvar 216 tamamen bölgenin ihtiyaçları analiz edilerek, o doğrultuda kurgulanmış ve yapılmış bir proje. Büyükyalı’da da sadece konut değil bir yaşam biçimi satmayı vadediyoruz.


“TASARIMA DAYALI ÜRETİMİ İLK BİZ YAPTIK” 

Tekstilde 15-20 yıldır tasarıma dayalı üretim yapıyoruz. Belki de tasarıma dayalı üretimi yapan ilk şirket biziz. Yoksa birçok üretici gibi biz de kaybolurduk. Tekstilde 150 kişilik tasarımcı ve Ar-Ge ekibimiz var. Bu 5 sektör içinde çıkmayı düşündüğümüz sektör yok. Planımız her sektörü daha iyi ve verimli hale taşımak.


DEĞİSMESEYDİK YASAMA ŞANSIMIZ OLMAZDI"


“HAKLI ÇIKTIK”

Hazır giyim sektöründe başkanlık da yaptım. Biz İstanbul’u t moda merkezi Anadolu’yu da üretim üssü olarak konumlandırmak istedik. Özak olarak bu nedenle ilk olarak Malatya’daki fabrikamızı hayata geçirdik. Şimdi Malatya’da ikinci fabrikayı da açtık. Ardından Urfa’ya gittik. Amacımız fiyat rekabetini kırmaktı. Biz de Mısır, Uzakdoğu ve Kuzey Afrika’da üretim yapabilirdik ama bunu seçmedik. İçeride yapacağımız verimlilik çalışmaları ve lojistik avantajımızı kullanarak dışarıda üretim yapmanın yaratacağı rekabet avantajını yenebileceğimizi düşündük. Haklı da çıktık.


“SİPARİŞLER KÜÇÜLÜYOR”
Moda o kadar değişken ki sizin o hıza ayak uydurabilmeniz şart. Değişken moda akımlarının içinde sipariş adetleri küçülürken model sayısı artıyor. Eskiden 10 modelden model başı 20-30 bin siparişle toplam 200-300 bin sipariş gelirdi. Şimdi ise 30 model için 2-5 bin adet yaparak aynı adette sipariş alıyoruz. Yurt dışında üretim yapıyor olmak bu hızı düşürebilir. Bir de Avrupa’daki müşteri temel (basic) ürünleri daha çok Uzakdoğu’ya götürüyor, nitelikli ürünlerde aynı zamanda hızlı iş yapacağı için yakın coğrafyadaki Akdeniz çanağındaki ülkeleri tercih ediyor. Biz 2004-2005 yılında stratejimizi değiştirerek temel ürünlerden çıktık. Tasarıma yöneldik. Hızlı ve verimli üretimin yanında üretimimizi fiyat olarak aşağı çekecek argümanları kullandık ve sürdürülebilirliği yakaladık. Eğer zamanında bu değişimi yapmamış olsaydık yaşama şansımız olmazdı.



Capital 


Geri Dön