Forum Mersin AVM'yi inşa eden Taca'nın patronu Tayyar Akkurt, iş hızıyla anılıyor!
Tayyar Akkurt, inşaat piyasasında hızıyla nam saldı. Bu özelliğini yeni pazarlara ve işlere girerken de sergiliyor
Tayyar Akkurt için geçen yıl işler pek iyi gitmedi. Beş yıldızlı otel, tatil köyü, AVM, işyeri ve konut gibi lüks inşaatta uzmanlaşmış Taca İnşaat’ın patronu, Libya’daki iç savaş nedeniyle 1.2 milyar dolarlık dev bir kontratı kaybetti, Irak’ta inşa edilecek bir AVM projesine verdiği teklif ise reddedildi. Fakat 56 yaşındaki Akkurt, şirketinin piyasadaki “hızlı iş yapma” ününü (İstanbul Kongre Merkezi’ni bir yılda ve Bodrum Rixos’u 4.5 ayda bitirdiler) karar alırken de sergilemeyi biliyor. "Rotamızı hemen Kuzey’e çevirdik” diyor, “Ocak ayında hem Türkmenistan hem Rusya’da şubeler açtık” diye de ekliyor.
Bu girişimler artık sonuç vermeye başlamış durumda... Rusya’da 100 milyon dolarlık rezidans ve 140 milyon dolarlık AVM projesi için bu ay sözleşme imzalayacaklar. Türkmenistan’nın Avala bölgesinde yapılacak altı turistik tesis için verdikleri tekliflerin üçü ise son aşamaya gelmiş. Akkurt ülkedeki seçim nedeniyle yeni hükümetin kurulmasının zaman aldığını ama 200 milyon dolarlık projenin son onayı beklediğini anlatıyor. Ama Akkurt’u bu iki haberden daha fazla sevindiren Gana üzerinden Afrika pazarına girmiş olmaları. Ülkede 200 milyon dolarlık otel ve konut projesi almışlar. “2013’te ‘Dünyanın En Büyük 225 Müteahhit Firması’ (Engineering News Record) listesine başvuracağız” diyor Akkurt, “Beklentimiz yıllık ortalama 200 ila 250 milyon dolar arasında seyreden ciromuzun 300 milyon doların üzerine çıkacağı yönünde.”
Bu planda grubun turizm ve tarım işine girmesinin de etkisi olacak. Akkurt, İstanbul’da dört, Antalya - Alanya arasında da beş yıldızlı otel inşa etmek istiyor. Bu iş için 100 milyon euro kaynak ayırmışlar ama henüz arsa ve işletmeci arayışları sürüyor. Tarım işinde ise iki farklı projeleri var. Bunlardan biri teknolojik tarım. Antalya havzasında, Toroslar’ın güneyinde topraksız tarımla sebze üretecekler. Diğer proje ise yine Antalya’da ama bu kez Toroslar’ın kuzeyinde dağlık yörede. Burada da ceviz yetiştirecek. Akkurt, bu iki proje için 50 milyon euro yatırım yapacaklarını söylüyor.
Taca İnşaat’ın kurucusu Tayyar Akkurt ama şirketin temeli babası Necip Akkurt’un 1953’te başlattığı Akkurt İnşaat’a dayanıyor. İkinci Dünya Savaşı sırasında eğitimini İngiltere’de yapan dok-toralı inşaat mühendisi Necip Akkurt’un ülkeye döndükten sonra kurduğu şirket ağırlıklı olarak kamu ihalelerinde boy göstermiş. 1974’te ise Suudi Arabistan’a açılmış. Yabancı ortaklarla birlikte Mekke-Muna’da dört tünel, Al-Haram Oteli, Zuhair Fayes Association Merkez Binası, Taifte Prenses Cevheri Sarayı, Cidde’de Ghamdi AVM, askeri kamplar yol, köprü, arıtma tesisi gibi çok sayıda projeyi hayata geçirmiş. Türkiye’de inşaat mühendisliği okuyan Tayyar Akkurt da tatillerde Suudi Arabistan’a babasının işlerinde çalışırmış. “İyi plan, hızlı uygulama, kaliteli üretim, zamanında (hatta önce) iş teslimini babamdan ve yabancı ortaklardan öğrendim. Kendi işimi kurunca da bu yolu izledim. O nedenle özellikle turizm tesisi gibi ölü sezonda hızlı bitirilmesi gereken işlerde aranan bir firma olduk” diyor.
Suudi Arabistan’da yatırımlar azalınca babası 1984’te yeniden Ankara’ya dönmüş ve 1988’de vefat etmiş. Babası ölünce Tayyar Akkurt aileyle anlaşamayıp kardeşi Can Akkurt ile kendi isimlerinden türettikleri Taca İnşaat’ı kurmuşlar. Bir yıl sonra Can Akkurt fınans sektörüne geçince Tayyar Akkurt yoluna tek başına devam etmiş.
Taca ilk otel projesini 1988’de Alanya’da Hamdullah Paşa tesisi ile aldı. “Burayı 12 yerine 11 ayda teslim edince dikkat çektik” diye hatırlıyor Akkurt. Şirket bugüne kadar Ege ve Akdeniz’de beş yıldızlı 13 otel ve tatil köyü yapmış beşi Rixos’a ait. Akkurt, “Ekim ayında turizm sezonu bitince otel inşaatına başlıyoruz. Beş ila altı ayda -hatta Rixos Bodrum’da 4.5 ayda- bitirip yeni sezon açılmadan teslim ediyoruz. Böylece yatırımcı sezonunu ve gelirini kazanıyor. Aksi halde 12 ayı kaybeder. O nedenle turizmciler bizi tercih ediyor” diyor.
Zaten Akkurt ‘zamanı’ şirketinin rakiplerinden farklılaşmasının ana unsurlarından biri olarak konumlandırıyor. Taca ekibine zaman ile kar arasındaki bağı şu örnekle verdiğini anlatıyor: “Beş yılda kazanılan bir yılda kazanılırsa çok fazla bir şey ifade etmez; bir ayda olursa iyi para, bir günde kazanılırsa inanılmaz para, bir saatte süper para. Demek ki zaman çok önemli.”
Bu hızı, Sembol İnşaat’la birlikte yaptıkları 330 milyon liralık İstanbul Kongre Merkezi’nin inşaatında da gösterdiler. Temeli 28 Eylül 2008’de atılan İstanbul Kongre Merkezi 354 gün sonra 17 Eylül 2009’da açıldı, 6 Ekim 2009’da başlayan, 20 bin kişinin katıldığı Dünya Bankası ve Uluslararası Para Fonu yıllık toplantısına ev sahipliği yaptı. Bu, Kongre Vadisi’nde diğer yapılarla da bağlantısı olan, yedisi yerin altında 12 katlı, çok karmaşık sistemler içeren bir proje. Projeye çok önem veren Başbakan Erdoğan ile Dünya Bankası inşaatı bir kaç kez denetlemişti. Akkurt, Dünya Bankası’ndan bir yetkilinin ‘projenin yetişemeyeceğini üç ayrı zamanda yönetime bildirdim. Ama şimdi çok mahcubum. Beni yalancı çıkardınız’ dediğini hatırlıyor.
Art arda turizm projesi almaya başlayınca 2000 yılında şirketinin merkezini Ankara’dan Antalya’ya taşıyan Akkurt, bu kez İstanbul’a geldi. Bu göçün şimdiki nedenini, yoğunlaşan dış temaslar olarak açıklıyor. Aklımda hala Libya’ya geri dönmek var. Başkent Trablus yakınındaki Sabrata’da üç bin 500 dönüm arazide AVM, eğlence parkı ve otel projesi almışlardı. “Libya Merkez Bankası avansımızı ödedi. 250 milyon dolarlık ilk proje olan AVM inşaatına başladık. Zamanla tamamlayacağımız bu büyük projenin tutarı 1.2 milyar dolardı. Ama savaş buna elvermedi” diyor.
Tayyar Akkurt’un Libya’dan alacağı yok ama diğer müteahhitler öyle değil. Türkiye Müteahhitler Birliği’nin verdiği bilgiye göre Türk firmalarının Libya’daki müteahhitiik ve yatırım projelerinin toplam bedeli 19.1 milyar dolar, bekleyen hakediş alacaklarının tutarı 1 milyar dolar, iç karışıklıktaki makine, ekipman, şantiye ve malzemelerde hasıl olan toplam zarar ise 1.4 milyar dolar. Geçen sonbaharda bu ülkeyi ziyaret eden Dışişleri Bakanı Davutoğlu ile görüşen Libya Ulusal Geçiş Konseyi Üyesi Haşan Alkari, Libya’nın dünya bankalarında bloke edilen 174 milyar doları serbest bırakılırsa tüm borçlarını ödeyeceklerini söylemişti. Libya Odalar ve Borsalar Birliği Başkanı İdris Abdalhadi de ocak ayında görüştüğü Ekonomi Bakanı Zafer Çağlayan’a 100 milyar dolarlık altyapı ve konut projelerinde Türk firmalarına öncelik tanıyacaklarını açıklamıştı. Zaten Akkurt’u Libya’ya geri dönmeyi konusunda umutlandıran da bu gelişmelere paralel olarak yeni Libya yönetiminden projeyi yeniden görüşmek için davet almaları...
Akkurt’un bölgenin geneli için de aklında yeni fikirler var. Küresel kriz ve Arap Baharı’ndan sonra dünya genelinde orta gelirlilerin konut talebinin arttığını düşünüyor ve bu kesime hitap eden prefabrik yapılar üretmeyi planlıyor. Hedef pazarları ise Kuzey ve Sahraaltı Afrika ile Rusya’nın doğusu. “Çünkü buralarda malzeme tedariki sorunu var ve iklim koşulları nedeniyle de beton imalatı zor. 25 milyon dolar yatırımla prefabrik tesisi kuracağız” diyor.
Şirketini büyütmeye yönelik bu hamlelerin yoğunluğu içinde kendi emeklilik planını da hazırlamaya başlamış. Taca İnşaat’ın yönetimini gelecek beş yılda her ikisi de ABD’de okuyan mimar kızı ile inşaat mühendisi oğluna devretmeyi planlıyor. Kendisi de yeni yatırımlarla ilgilenecek, Uluslararası Antalya Üniversitesi girişimcilik dersleri verecek ve kendi diktiği ceviz ağacının altında bol bol kitap okuma fırsatı bulacak.
Taca’nm inşa ettiği beş AVM’den biri olan Forum Mersin, 2009'da Uluslararası Alışveriş Merkezleri Birliği'nden 'Avrupa'nın En İyisi' ödülünü aldı.
Daha Kaliteli Mühendislik Eğitimi İçin
Tayyar Akkurt, mühendis yetiştirmede eksiklik görüyor. Bir mühendisin, mesleğinin yanı sıra hukuk, yönetim, finans, sözleşme tekniği, pazarlama bilmesi gerektiğini anlatıyor. Bunların meslekte tamamlayıcı olduğunu tecrübesiyle görmüş. Bir uçak yolculuğu sırasında arkadaşı ve Rixos zincirinin sahibi Fettah Tamince’ye ‘düz mühendis’ yetiştirilmesinden yakınmış. Sözünü ettiği disiplinlerle donanımlı mühendislik eğitimi için inşaat fakültesi açmayı bile hayal ettiğini söylemiş. Bunun üzerine Tamince “Biz zaten Uluslararası Antalya Üniversitesi’nin kuruyoruz. Bize katıl, orada istediği uygula” demiş. Bu teklifi kabul eden Akkurt, “Mütevelli heyetindeyim. Bugüne kadar UAÜ için 40 milyon dolarlık yatırım yaptık. Yeni yatırımlarımızla kampüs giderek büyücek. 2012 - 2013 eğitim yılında öğrenci alacağız” diyor.
Sabit Yürürdurmaz / FORBES