23 / 12 / 2024

Su yalıtımı yapılmayan binalar depremin yıkıcı etkilerine davetiye çıkarıyor!

Su yalıtımı yapılmayan binalar depremin yıkıcı etkilerine davetiye çıkarıyor!

Yapı kimyasalları sektörünün öncü kuruluşu Kalekim, depremde meydana gelen büyük yıkımların en önemli nedeninin korozyon olduğuna dikkat çekiyor.



17 Ağustos 1999 Marmara Depreminin yıldönümü yaklaşırken su yalıtımı ile deprem ilişkisini anlatan bir açıklama yapan Kalekim Genel Müdürü Altuğ Akbaş, binalarda korozyona neden olan sorunların en başında su yalıtımının geldiğini vurguladı. Su yalıtımı yapılmış binaların hem korozyona karşı senelerce direndiğine, hem de depremin yıkıcı etkilerine karşı korunduğuna dikkat çeken Altuğ Akbaş, “Marmara Depremi’nden sonra yapılan kontrollerde, korozyon tehlikesi somut olarak ortaya çıktı. Çünkü binaların büyük oranda korozyona uğradığı için çöktüğü tespit edildi” diye konuştu. 


Depremin yıkıcı etkilerine davetiye çıkaran korozyonun olumsuz etkilerinin, hem vatandaşa hem de ülkemize her açıdan önemli kayıplar yaşattığını belirten Altuğ Akbaş, şunları söyledi: “Depreme dayanıklı binalar için su yalıtımı şart ve bunun her binada uygulanmasının hızlandırılması için öncelikle ‘Su Yalıtımı Mevzuatı’nın çıkarılması gerekiyor. Kentsel dönüşümün gündemde olduğu günümüzde hayata geçirilecek mevzuatla birlikte, su yalıtımının zorunlu tutulduğu yapılarda kullanılan malzemelerin denetlenmesi de sağlanmış olacak.” 


Ayrıca su yalıtımı yapılırken, malzeme ve uygulamaların standartlara uygunluğunun da sıkı bir şekilde denetlenmesi gerektiğini ifade eden Altuğ Akbaş, ”Binalara sızan su, korozyonun yanı sıra, insan sağlığına zararlı küf, mantar ve benzeri organik maddelerin oluşumuna sebep oluyor. Gerek yapı güvenliği, gerekse sağlık ve konfor şartları açısından binalarda mutlaka standartlara uygun malzemelerle su yalıtımı uygulanmalı” dedi. 



Geri Dön