TOKİ küçük ve orta gelirli ailelerin kumbarası oldu!
Adahan İnşaat Yönetim Kurulu Başkanı Selim Demirtaş yaptığı açıklamada TOKİ’nin inşa ettiği konutların küçük ve orta gelirli vatandaşlar için büyük öneme sahip olduğunu belirterek “Eskiden çocuklar kumbaralarında para biriktirirlerdi. TOKİ de küçük ve orta gelirli ailelerin kumbarası oldu” dedi.
Adahan İnşaat Yönetim Kurulu Başkanı Selim Demirtaş yaptığı açıklamada TOKİ’nin inşa ettiği konutların küçük ve orta gelirli vatandaşlar için büyük öneme sahip olduğunu söyledi. Yeni Akit'ten Mehmet Safa Canat ve Hasan Canat'ın haberine göre, 2007'den bu yana TOKİ’nin birçok projesini inşa ettiklerini söyleyerek sözlerine başlayan Selim Demirtaş, “İstanbul, Konya, Bartın, Kırıkkale, Manisa, Ordu, Aksaray, Burdur Trabzon, Giresun ve Adapazarı’nda konut ve sosyal donatı projeleri inşa ettik. TOKİ, Türkiye’nin her yerinde konut yapmaktadır. En son konut inşa ettiğimiz yer Bartın’ın Ulus ilçesiydi. Nüfusu 3 bin 200 olan Ulus ilçesinde 320 konutluk bir proje inşa ettik. Yani nüfusun yüzde 10’una tekabül eden bir konut projesi inşa etmişiz. Mesela köylerde yaşayan vatandaşlarımız ilçe ve beldelerden ev alıp ‘çocuklarımız daha iyi okullarda okusun’ diye TOKİ’nin inşa ettiği konutlara büyük rağbet gösteriyorlar. Anadolu’da özellikle kasabalarda TOKİ’nin inşa ettiği konutların yüzde 25’ini köylerde yaşayan vatandaşlarımız alıyor. Kalan diğer konutları da o bölgede görev yapan memur, esnaf ve özellikle emeklilerimiz tercih ediyor. Köylüler, ‘ailemiz kasabada yaşasın, biz köyde çiftçilik yapalım’ diyorlar. Memurlar da ‘atamamız çıkana kadar taksitle ev sahibi olalım, atamamız çıkınca da yaşadığımız konutu satarız, atandığımız yerden ev alırız, zaten biz başka türlü ev sahibi olamayız’ diyorlar. Dolayısıyla TOKİ’nin inşa ettiği konutlar küçük ve orta gelirli olan vatandaşlarımız için büyük öneme sahiptir. Sosyal açıdan düşündüğümüzde bunun geleceğe yönelik çok büyük bir adım olduğunu söyleyebiliriz. Eskiden her çocuğun bir kumbarası olurdu. Çocuklar büyük küçük demeden kumbaralarında para biriktirirlerdi. TOKİ de küçük ve orta gelirli ailelerin kumbarası oldu. Peşin para ile ev alamayacak olan esnaflar, işçiler, memurlar ve çiftçiler TOKİ’nin inşa ettiği konutlar sayesinde taksitle ev sahibi olabiliyor” diye konuştu.
“Beton ekonomisi” algısını kırmalıyız
TOKİ’nin hayata geçirdiği konutlarda depreme yönelik yapılan çalışmalara değinen Demirtaş, “TOKİ’nin inşa ettiği bütün konutlarda tünel kalıp sistemi uygulanmaktadır. Bu sistemde bütün duvarlar betonarmedir. Konut deprem anında adeta devrilse bile asla üst üste yıkılmaz. İlk yapılan konutlarda kapılar, pencereler ve diğer ince işçilikler biraz kalitesiz olmuştur ancak binaların iskeleti sağlamdır. Yıllardır TOKİ ve onun iştiraki Emlak Konut’un inşa ettiği konutları beton ekonomisi diyerek eleştiriyorlar. 1999 yılındaki büyük depremde biz ‘beton ekonomisi’ ihtiyacını gördük. İnşaat sektörünü durdurmak veya yavaşlatmak için uydurulan beton ekonomisi algısını kırmalıyız ve inşaat sektörünü yeniden canlandırmalıyız. Türkiye’yi besleyen ana lokomotif sektörlerden biri inşaat sektörüdür. TOKİ’nin kentsel dönüşüm projeleri için de daha küçük birimlerde konutlar inşa edilebilir. Hükümet konaklarında 50 ila 150 konutluk projeler için (ada bazında kat karşılığı anlaşmalar için) alt birimler oluşturulabilir” dedi.
Mahalle kültürü yatay mimaridedir
Kentsel dönüşüm projelerinde mahalleleri yeniden inşa ederken mahalle kültürünün korunmasına yönelik düşüncelerine de değinen Demirtaş, “Mahalle kültürü yatay mimaridedir. Ancak bunu büyük kentlere yansıtmak da her zaman mümkün olmuyor. Mahalle kültürünü yaşatmak için bir mahalleyi, hem sosyal hem de ekonomik açıdan düşünmek gerekiyor. Mesela büyük kentlerde ev fiyatları 300 bin TL civarında olan bir mahallenin ortasına yüksek katlı 800 bin TL değerinde evler inşa edince mahallenin sosyal dokusu zedeleniyor... Devlet, depreme dayanıklı sosyal ve ucuz konutlar inşa etmelidir” dedi.
Projeler nasıl hızlı ilerler?
Aynı mahallede yaşayan insanların mahallelerinin kentsel dönüşüm kapsamında yenilenmesi için nasıl hareket etmeleri gerektiğine dair önemli tavsiyeler veren Demirtaş, “Hükümet konaklarında kentsel dönüşüm projelerinin daha hızlı ilerlemesi için bir birim kurulabilir. Mesela ilçeden sorumlu bir harita mühendisi, bir inşaat mühendisi veya mimar, bir elektrik mühendisi ve bir jeoloji mühendisi görevlendirilebilir. Bu mühendisler aynı zamanda TOKİ’ye bağlı olarak görev yapabilir. Aynı zamanda böyle bir birim kurulmasının istihdama da faydası olur” dedi.
TOKİ, sosyal devletin aynasıdır
Kentsel dönüşüm çalışmalarına yönelik oluşan olumsuz algıların düzeltilmesi gerektiğini dile getiren Demirtaş, “Yerel seçimlerde belli başlı büyükşehirlerin yönetimi değişince algılarda da değişiklik oldu. TOKİ başarılı oldukça merkezi hükümet takdir edildiği için bundan rahatsızlık duyanlar olmaktadır. Birçok kasabada vatandaşların yoğun taleplerine göre projeler inşa ediliyor. Çünkü bazı yerel yönetimler (özellikle muhalif anlayış) TOKİ’nin başarılı olmasını istemiyor. Bartın’ın 3 bin 200 nüfuslu Ulus ilçesinde biz 320 adet konut inşa ederken kiralar 700-900 lira civarındaydı. Hatta 1.000 liraya kadar yükselmişti. Biz projemizi bitirdikten sonra ev kiraları 500 liraya kadar düştü. Gördüğünüz üzere emlak piyasasına da yön veren TOKİ konutları vatandaşların ev ekonomisine doğrudan katkı sağlıyor. TOKİ, sosyal devletin aynasıdır. Sosyal devlet demek zengini değil, özellikle dar gelirli vatandaşı koruyan devlet anlayışıdır. Ancak bunun önemini halen anlatamıyoruz. Medyaya da bu anlamda büyük görevler düşüyor. Büyük kentlerle küçük kentlerin sorunları aynı değil. Küçük kentlerde ve kasabalarda nüfus az olmasına rağmen konut stoku açısından düşünürsek nitelikli konut ihtiyacı var” diye konuştu.
