Türkiye'de güvenli şehirler kurulacak!
Çevre ve Şehircilik Bakanı Mehmet Özhaseki, ''Ülkemizdeki 7.5 milyon bağımsız birimin dönüşümünü tamamlayacağız, sağlıklı ve güvenli şehirler kuracağız” diye konuştu.
Para Dergisi'nden Hülya Genç Sertkaya'nın haberine göre; Türkiye, çevreyi koruyarak kalkınmayı sürdürecek. Sağlıksız yapılaşmanın önüne geçilecek. Kentsel dönüşümle 7.5 milyon bağımsız birimin dönüşümü tamamlanacak. Türk şehirleri, dünya şehirleriyle yarışacak…
Çevre ve Şehircilik Bakanı Mehmet Özhaseki, geleceğe yönelik stratejilerinin hazır olduğunu, ekonomik kalkınmadan ödün vermeden çalışmalara devam edeceklerini vurguladı. “Şehirlerimizi dünyanın şehirleriyle ve hatta ülkeleriyle bile yarışır kıvama ve potansiyele ulaştıracağız” diyen Özhaseki, bürokratik, mevzuatlara dayalı ve içinde insan barındırmayan tüm iş ve işlemleri yeniden gözden geçireceklerini, hızı, faydayı ve hakkaniyetli olanı hızlıca gerçekleştireceklerini kaydetti. Kalkınmada sürdürülebilirlik ilkesini asla terk etmeyeceklerini belirten Özhaseki, “Çevreyi koruyarak kalkınmak neyi gerektiriyorsa ondan ödün vermeyecek, insanımızın geleceğini olduğu gibi havamızın, suyumuzun, enerjimizin ve toprağımızın da istikbalini müdafaa edeceğiz” dedi.
“BU BİR BAŞARI HİKAYESİ”
Çevre ve Şehircilik Bakanı Özhaseki, 2050 yılında Türkiye’yi nerede görmeyi hayal ettiğine ve Türkiye’nin sahip olduğu potansiyelin nasıl bir geleceğe işaret ettiğine ilişkin değerlendirmelerde bulundu. “Hayal ve potansiyelin” oldukça önemli kavramlar olduğunu ifade eden Özhaseki, “Peygamberimiz başarının sırrım anlattığı veciz ifadesinde ‘Sana faydalı olan şeyi gerçekleştirmekte ısrarlı ol, acizlik gösterme!’ buyuruyorlar. Faydalı olanda ısrarcı olmanın bendenizdeki izdüşümü, hayalinden ve ona yönelik gayretten asla vazgeçmemektir. Dünya’nın yükselen gücü olan Türkiye Cumhuriyeti’ne yönelik olan tarafı şudur: Bizim bir hedefimiz var: ülkemizin küresel ekonomi sıralamasında ilk 10 ülke arasındaki yerini sağlamak.
Bu hedef kendi içinde hayallerimizi barındırmakla birlikte, akılcı, sürdürülebilir, iktisadi ve siyasi bir planlamayı, fizibiliteyi ve dahası küresel bir projeyi içermektedir. Hayalimizin, objektif kriterler ışığında ispatlanan ilk adımı gerçekleşti. Ülkemizin 15 yılda geldiği aşama, siyasi istikrar ve güven ortamı, bankacılıktan ihracata, sağlıktan eğitime, yollarımızdan mega projelerimize, milli hâsıla büyüklüğümüzden dünyanın 16. büyük ekonomisi olmamıza kadar çok geniş bir skalada hayata geçmiş ve tüm canlı örnekleriyle önümüzde durmaktadır. Bu bir başarı hikâyesi… Fakat bunun yanında, geleceğin Türkiye’sine ve gelişme trendine dair de ipuçlarını önümüze sermektedir. Beklentiler içeride bizim beklentilerimiz ile dışarıda kimi kredi derecelendirme kuruluşlarının, bazı manipülasyon odaklarının ve bir takım ülkelerin de beklentisinin üzerindeydi. Bu üç grubun beklentisi ve notları hep negatifti, olumsuzdu. Hamdolsun Türkiye objektif olduğu iddiasında olup manipülasyon üreten bu grupların da belini kırdı, fikirlerini inkıtaya uğrattı. Daha da uğratacak” diye konuştu.
Türkiye’nin büyüme ve doğru bildiği yolda yürüme iradesinin bütün dünyanın malumu olduğunu vurgulayan Özhaseki, “Kaldı ki bunca spesifik, özel amaçlı ve ergonomik iç ve dış düşmanla, terör örgütleriyle aynı anda mücadele etmiş ve halen eden bir ülkenin bu potansiyeli ortaya koyabilmesi mümkün gözükmüyordu. En azından modern iktisat ve siyaset biliminin belirli kriterlerine uymuyor. Ancak bu işi başardık, daha nice başarılara imza atacağız. Hayalimiz de, ispatlarımız da, potansiyelimiz de var. Bunu hep birlikte görüyoruz, daha da göreceğiz” dedi.
“2050 BUGÜNDÜR”
Bakan Özhaseki, Türkiye’nin potansiyelini harekete geçirecek, Türkiye’yi 10 büyük ekonomi arasına taşıyacak stratejilerini anlattı. “Halihazırda bir stratejimiz var ve 15 yıldır kesintisiz olarak ilerliyor” diyen Özhaseki, bu stratejiyi “Siyasi istikrar, iktisadi güven ortamı, millet-devlet kaynaşması, spekülasyona gelmeyen bir medya, kimi aksaklıklarına rağmen hafifletilmiş bir bürokrasi anlayışı ve dünya ile aksamadan ilerleyen bir entegrasyon süreci…” olarak ifade etti. Bu altı sacayağını bir devletin, devletler muvazenesinde yer alırken garanti etmesi gereken olmazsa olmaz ana kaideler olarak dile getiren Özhaseki, “Bizim anlayışımızda gelecek bugündür. Bizim medeniyetimizde ‘ibnül vakt olmak’ kavramı vardır. Bununla, bir vakitte yapılması en uygun olan işi gerçekleştiren ve belli bir zamanda kendisinden isteneni yapmakla meşgul olan kişi kastedilmektedir. Bizler, küresel boyuttaki işlerimizi her güne bölümlendirerek çalışan, yıllara dönük projelerini günlere hatta saatlere bölümlendi-ren bir kadroyuz. Önce bu konuyu açıklığa kavuşturmamız gerekiyor. Öyle ki 2050, bugündür” şeklinde konuştu.
SÜREKLİ ÜRETEN TOPLUM…
Ekonomik kalkınmadan ödün vermeyeceklerini belirten Bakan Özhaseki, “Şehirlerimizi dünyanın şehirleriyle ve dahi ülkeleriyle bile yarışır kıvama ve potansiyele ulaştıracağız. Bürokratik, mevzuatlara dayalı ve içinde insan barındırmayan tüm iş ve işlemleri yeniden gözden geçirecek, hızı, faydayı ve hakkaniyetli olanı hızlıca gerçekleştireceğiz. Sağlıklı bir toplum yapısını koruyacak, varsa arızalan gidereceğiz. İstihdam seferberliği meselesi mühim. Gerek kamu gerek özel sektör bazında, istihdamı arttıracak, çalışmayı, orijinalliği ve aşırı tüketen değil sürekli üreten bir toplum yapısını inşa edeceğiz” ifadelerini kullandı.
Farabi’nin “Bir şehrin ve devletin en büyük problemi israftır” sözlerine atıfta bulunan Bakan Özhaseki, “Sıfır Atık Projesi” ile israfı tamamen ortadan kaldıracaklarım, buradan ekonomi ve istihdam üreteceklerini söyledi. İklim değişikliğiyle mücadele konusunda Türkiye’nin izleyen değil, mihmandar ülke olacağını dile getiren Özhaseki, ulusal veya uluslararası tüm platformlarda en etkin ülke olacaklarının altını çizdi. Kalkınma mevzuunda sürdürülebilirlik ilkesini asla terk etmeyeceklerini belirten Özhaseki, “Çevreyi koruyarak kalkınmak neyi gerektiriyorsa ondan ödün vermeyecek, insanımızın geleceğini olduğu gibi havamızın, suyumu-zun, enerjimizin ve toprağımızın da istikbalini müdafaa edeceğiz. ‘Şehir 2023’ projemizle yeni şehirler kuracak, kadim özelliklerimizi yansıtmanın yanında akıllı, estetik ve yeşil bir şehrin nasıl kurulacağına dair örnek ve öncü olacağız” diye konuştu.
“Güvenli şehirler kuracağız”
Çevre ve Şehircilik Bakanı Özhaseki, bugün dünya nüfusunun yüzde 50’sinden fazlasının şehirlerde yaşadığını belirterek, bu nüfusun büyük bir kısmının da genel olarak altyapı ve çevre olanaklarından yoksun, çarpık kentleşme ürünü sağlıksız bir ortamda hayatını sürdürdüğünün herkesin malumu olduğunu dile getirdi. Bütün dünyada olduğu gibi Türkiye’de de köyden kente göç hızı ve tahminlerin üzerindeki nüfus artışının çarpık kentleşmeye davetiye çıkardığını vurgulayan Özhaseki, “Aynı zamanda yetişmiş personel ve mali kaynak eksikliği, yapı bazında hatalı teknoloji, eksik ve yanlış malzeme kullanımı gibi nedenler, sağlıksız yapılaşmanın da oluşumuna zemin hazırlamıştır. Bakanlığımız, tüm bu olumsuzlukların bertaraf edilerek çevreye duyarlı, mekân ve yaşam kalitesi yüksek, sürdürülebilir yapılaşmanın sağlanmasına yönelik ilke ve stratejilerin belirlenmesi ve uygulanmasını sağlamak üzere teşkilatlanmıştır. Bu kapsamda konuya yönelik imar, yapı malzemeleri, yapı denetim ve benzeri mevzuatlarda değişikliğe gittik. Kentsel dönüşümün önündeki, hukuki, mevzuat ve finansal problemleri çözmek üzere taslak çalışmamızı hazırladık. Ülkemizdeki 7.5 milyon bağımsız birimin dönüşümünü tamamlayacağız, sağlıklı ve güvenli şehirler kuracağız” diye konuştu.