YHT setinde yüzde 53 yerlilik şartı!
Ulaştırma, Denizcilik ve Haberleşme Bakanı Feridun Bilgin, önümüzdeki günlerde ihalesine çıkacakları 80 adet Yüksek Hızlı Tren seti alımı işinde asgari yüzde 53 yerlilik şartı arayacaklarını belirtti.
Ulaştırma, Denizcilik ve Haberleşme Bakanı Feridun Bilgin, önümüzdeki günlerde ihalesine çıkacakları 80 adet Yüksek Hızlı Tren seti alımı işinde asgari yüzde 53 yerlilik şartı arayacaklarını belirterek, "Yabancı firmalara asgari yüzde 25 yerli ortak alma zorunluluğu ve bu ihale sonunda satın aldığımız trenlerin değer hakkını isteyeceğiz” dedi.
Eskişehir Ticaret Odası (ETO) Avrupa Birliği (AB) Bilgi Merkezi ve Avrupa Birliği Türkiye Delegasyonu işbirliğinde bir otelde düzenlenen ‘AB Perspektifinden Eskişehir Havacılık ve Raylı Sistemler Vizyon’ toplantıda konuşan Bakan Bilgin, Eskişehir’in havacılık ve demiryolu sanayisinde Türkiye’nin önemli illerinden biri olduğunu söyledi. Bakan Bilgin, "Eskişehir, genç Cumhuriyetimizin kurulduğu ilk günden bugüne kadar tüm heyecanını, çabalarını ve başarılarını bünyesinde bulunduran bir şehrimiz. Eskişehir, sanayisiyle, üniversiteleriyle, yetişmiş insan gücüyle, sosyal ve ekonomik gelişmişlik seviye göstergeleriyle bugün itibariyle bir çekim merkezi. Buna paralel olarak Bakanlığımızca yapılan çalışmalar çerçevesinde son 12 yıllık süreçte bile Eskişehir’e yaklaşık 4 milyar TL yatırım gerçekleştirdik. Kavşak noktası olan Eskişehirimize karayollarında 304 kilometre bölünmüş yolar yapmış olmakla beraber hızlı demir yolunu 13 Mart 2009 tarihinde ilk Eskişehir’de buluşturduk. Böylelikle Eskişehir ilk aşamada başkentin komşusu haline geldi" dedi.
"MİLLİ SİNYAL SİSTEMİMİZİN MARKALA HALİNE GELMESİNİ AMAÇLIYORUZ"
Dünyada demiryolu endüstrisi pazarının kısa ve orta vadede 1 trilyon doların üzerinde bir potansiyele sahip olduğunu kaydeden Bakan Bilgin, "Demiryolu sanayisinin gelişmesi için belirlediğimiz hedefler doğrultusunda çalışmalarımıza devam ediyoruz. Son yıllarda geliştirilen milli sinyal sistemimizin yaygınlaştırılarak bir marka haline getirilmesini amaçlıyoruz. Yine her demiryolu aracının ülkemizde üretilmesini amaçlıyoruz. Milli tren, milli yüksek hızlı tren, milli metro araçları gibi bu sisteme yönelik tüm araçların ülkemizde üretilmesine yönelik önemli politikaları hayata geçirmek için büyük gayret sarf ediyoruz. Bu parada Türkiye’nin tüketici değil üretici olarak, satın alan değil önemli bir ihracat ülkesi haline getirilmesi için gerekli çalışmaları süratle yürütüyoruz" ifadelerini kullandı.
"80 YÜKSEK HIZLI TREN ALIMINDA YÜZDE 53 YERLİLİK ŞARTI ARACAĞIZ"
"Milli Tren Projesini Eskişehirli firmalarımız, üniversitelerimiz ve Bakanlığa bağlı kurumlar ile birlikte başlattık" diyen Bakan Bilgin, şöyle devam etti:
"Bu çerçevede yerli bir firmamız milli Yüksek Hızlı Tren setinin konsept çalışmasını gerçekleştirdi. Endüstriyel ve mühendislik detay tasarımına yönelik hizmet alım ihalesini de halen devam ettiriyoruz. Önümüzdeki günlerde ihalesine çıkacağımız 80 adet yüksek hızlı tren seti alımı işinde asgari yüzde 53 yerlilik şartı arayacağız. Yabancı firmalara asgari yüzde 25 yerli ortak alma zorunluluğu ve bu ihale sonunda satın aldığımız trenlerin değer hakkını isteyeceğiz. Bu ihale sonunda biz artık Türkiye’de hızlı tren setlerine yönelik olarak dışarıdan alacağımız son alım olması hedefliyoruz. Bundan sonraki tüm ihtiyaçlarımızı yurt içindeki üretim ile karşılamayı hedefliyoruz. Yeni nesil Milli Elektrikli Dizel Tren setinde konsept tasarımını yaptık. Endüstriyel ve mühendislik detay tasarım çalışmalarına da başlamış bulunuyoruz. Orta vadede Milli Dizel setlerimiz, Milli Hızlı Trenimiz ve Milli Yük Vagonumuzu mutlaka bu ülkede hizmete sunmayı planlıyoruz."
DEMİRYOLU ULAŞTIRMASININ SERBESTLEŞMESİ
Demiryolları sektörünün yeninden yapılanması gerektiğini dile getiren Bakan Bilgin, "Sektörün önünü açacak bazı yasal düzenlemeleri gerçekleştirdik ama eksik olan kısımlarımızı da süratle gidermek için çalışmalarımızı yürütüyoruz. Bu kapsamda yapılan en önemli yasal düzenlemelerden birisi, demiryolu ulaştırmasının serbestleşmesine yönelik yapılacak düzenlemelerdir. Bu kanunla ilgili ikinci mevzuat hazırlama çalışmalarımız da son aşamaya gelmiş bulunmakta" diye konuştu. "Havacılık sektörünün dinamizmi genel anlamda ülke potansiyelimizin de önemli belirleyicilerinden biri olacaktır" ifadelerini kullanan Bakan Bilgin, "Geleceğin Türkiye’sinin de en önemli göstergelerinden biri olacaktır. Bu noktada sivil havacılığımızın tüm potansiyelini harekete geçirerek ülkemizin güçlü geleceğini hazırlama çabası içindeyiz. Türk havacılığımızın havayolu ve hizmet sektörü kısmını başarı ile gerçekleştirdik ama bunun sanayi ve üretim tarafını da en üst seviyeye götürerek sektöre ilişkin gelişmelerimizi taçlandırmak istiyoruz. Eskişehir’de kurulan TUSAŞ ve Alp Havacılık’ın ve onlara bağlı yan sanayinin geleceğe yönelik olarak bizim çalışmalarımızda çok önemli roller üstleneceğinin farkındayız. Bugüne kadar gerçekleştirilmiş olan ANKA, HÜRKUŞ, ATAK gibi projelerimizde Eskişehir’deki havacılık firmalarının çok önemli katkıları oldu ve geleceğe yönelik çalışmalarımızda da katkıları olacak. Önümüzdeki dönemde havacılık alanındaki en büyük atılımımız, milli bölgesel uçağımızın yapımının Türkiye’de gerçekleştirilmesidir. Tüm bu başarılı projelere imza atan Eskişehir’deki havacılık sektörüne ait firmalarımızın bizim geleceğe yönelik projelerimize de çok önemli rolleri olacağının farkında ve bilincindeyiz" şeklinde konuştu.
Bakan Bilgin’in ardından Vali Güngör Azim Tuna, Almanya Ekonomi Konseyi Türkiye Sorumlusu Selim Kuzu ve Eskişehir Ticaret Odası (ETO) Başkanı Metin Güler de birer konuşma yaptılar. Program, Başkan Güler’in moderatörlüğündeki panelle devam etti.
Milliyet