28 / 04 / 2024

1981 yılında evden çıkaramayınca kiracısı ile oturmaya başlamış!

1981 yılında evden çıkaramayınca kiracısı ile oturmaya başlamış!

1981 yılında Mehmet Kurt isminde bir ev sahibi, evinden çıkarak işine daha yakında bir evde oturmak istemiş. Kiralık ev bulamayınca, kiracısı da ev bulamayınca aynı evde beraber oturmaya başlamışlar.



1981 yılında evden çıkaramayınca kiracısı ile oturmaya başlamış!


Böylesi de görülmedi


Evden çıkaramayınca kiracısı ile oturmaya başladı


  Üsküdar Çiçekçi Barış Apartmanı'nın ikinci katının sahibi Mehmet Kurt dairesini Süha Senir'e kiraladı. Ve oturduğu evden çıkıp ev aramaya başladı. Kiracısı Süha Senir de kiralık ev bulamadı. Sonunda çareyi birlikte oturmakta buldular.


  BÖYLESİ de var...

  Ev sahibi-kiracı ilişkileri günümüzde soğuk savaştan sık sık sıcak savaşa dönüşüyor. Kavga edip, karakola düşen, adliye koridorlarına sürüklenen ev sahipleri ile kiracılara sık rastlıyoruz. Ev sahibi-kiracı kavgalarının, cinayetle sonuçlananları bile var.

  ''Evden çık'', ''Çıkmam'' ''Kirayı artır'' ''Artırmam'' sözcüklerinin ardından başlayan kavgalar yerine, bu kez görülmemiş bir dostluk ile 60 metrekarelik daire, ev sahibi ile kiracı arasında paylaşıldı. Ev sahibi çıkmak için ev arayıp çaresiz kalan kiracısı ile 60 metrekarelik dairede şimdi, kardeşçe yaşıyor.


1981 yılında evden çıkaramayınca kiracısı ile oturmaya başlamış!


Üsküdar, Çiçekçi Hamam Sokak Barış Apartmanı'nın ikinci katının sahibi olan Mehmet Kurt, temmuz ayında dairesini 8 bin liraya kiraya verdi. Daireyi kiralayan grafiker ressam Süha Senir kiraladığı daireyi bir güzel boyattı, imkanları elverdiğince de eksiklerini tamamladı. Ancak bu arada ev sahibi Mehmet Kurt, kiralık oturduğu evden çıktı ve işine daha yakın bir yerde ev aramaya başladı. Ama evdeki hesap çarşıya uymadı. Kiralık ev bulamayan Mehmet Kurt, kiracısının kısa sürede evinden taşınacağına söz vermesine güvenerek çareyi, çalıştığı kuruluşun kampına yerleşmekte buldu. Kamp süresi içinde ''Nasıl olsa ev bulurum'' diyen Mehmet Kurt kendi evindeki kiracıyı da rahatsız, huzursuz etmeyi düşünmedi. Ama yine evdeki hesap çarşıya uymadı. Semt semt dolaşan, işine yakın semtlerden de vazgeçen Mehmet Kurt tüm çabasına rağmen kendisine uygun kiralık ev bulamadı ve sonunda kiracısına evden çıkması için ricada bulunmaya gitti.

  İki çocuk babası Mehmet Kurt sıkıla sıkıla gittiği kiracısı Süha Senir'e tüm açıklığı ile durumu anlattı.

  ''Özür dilerim'' dedi. ''izi rahatsız etmek istemezdim'' dedi. Ama sonunda gerçeği söyleyip temmuz ayında kiraya verdiği evini Süha Senir’den boşaltmasını istedi.

  Süha Senir ev sahibinin zor durumunu büyük bir iyi niyet ve anlayışla karşıladı. Süha Senir, ''Madem sokakta kaldınız. Siz eşyalarınızı getirin. Ben ev arayayım. Bulduğum zaman da çıkarım'' dedi. Ev sahibi Mehmet Kurt eşi

Semra, oğlu Umut ve kızı Elif'le birlikte eşyaları taşıdılar. Kolları sıvayan Süha Senir de gece gündüz tüm aramalarına rağmen kiralık bir ev bulamadı. Bu arada eşyaları kiracısının oturduğu daireye bırakıp kendileri akraba ve arkadaşlarının yanında konaklayan Mehmet Kurt ile eşi ve çocukları sonunda Süha Senir'e ''Artık kimsenin yanında idare edecek halimiz kalmadı'' dediler. Bunun üzerine iyi niyetli kiracı Süha Senir, ev sahibi

ile eşi ve çocuklarının aynı daireyi kendisi ile paylaşmalarını teklif etti. Bunun üzerine Mehmet Kurt eşi ve çocukları ile bekar olan Süha Senir aynı dairede oturmaya başladılar.

  Şimdi Mehmet Kurt'un eşi Semra Kurt geceleri misafir odasındaki koltukta yer yapıyor. Karı-koca ve çocuklar aynı odada kalıyorlar. Bu arada Süha Senir bir başka odada çalışıyor. Ev sahibi Mehmet Kurt çağımızda pek rastlanmayan dostlukla ilgili olarak ''Karşılıklı anlayışla çaresizliğe çözüm getirdik'' diyor. Kiracı Süha Senir, ''Çaresizlik bizi birbirimize yaklaştırdı'' diyor. Evin hanımı ve çocuklar da durumdan memnun görünüyor.


(1981 yılında Reşat Altın 12.094 liraya satılıyormuş.)


Hürriyet Gazetesi 30 Kasım 1981



Abdullah Kutalmış MIZRAK/Emlakkulisi.com




Geri Dön